Türkiye'de gelecekte otomasyon ve ileri robot teknolojilerine yön verecek uzmanların yetiştirilmesi amacıyla eğitime destek projesi yürüten Mitsubishi Electric, üniversitelerin mühendislik fakültelerine endüstriyel robot hibe ederek robot eğitim merkezleri kurulmasına öncülük ediyor. Sanayi 4.0, dijital fabrikalar ve robotlar konusunda öğrencileri bilinçlendirmek için bugüne kadar pek çok organizasyona katkıda bulunan Mitsubishi Electric, yine üç önemli üniversite etkinliğinde öğrencilerle bir araya geldi.
Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri OEM İş Geliştirme Kıdemli Müdürü Tolga Bizel, Karabük Üniversitesi Bilişim Günleri 19, Erciyes Üniversitesi Tecrübe Paylaşım Konferansı ve Arel Üniversitesi Pazarlama ve İnovasyon etkinliklerinde; Sanayi 4.0 vizyonu, geleceğin fabrika otomasyonu, IoT, yapay zeka ve robot teknolojileri konularına ışık tuttu.
"Türkiye Dördüncü Sanayi Devrimi'ni gençlerle yakalayacak"
"Mitsubishi Electric olarak Türkiye'nin Dördüncü Sanayi Devrimi'ni gençlerle birlikte yakalayacağını düşünüyoruz" diyen Tolga Bizel, "Türk sanayisinin bu devrime oldukça açık olduğunu görebiliyoruz. Bu noktada Sanayi 4.0'a yanıtımız olan e-F@ctory konseptimizle Türk sanayisine ileri robot teknolojisiyle donatılmış geleceğin dijital fabrikalarını şimdiden sunabiliyoruz. Bu süreçte robotlar arası veri transferi de giderek hızlanıyor ve birbirleriyle konuşabilen ileri robot teknolojileri sayesinde robotlar artık kendi kendilerini daha detaylı ve koordineli olarak kontrol edebiliyor. Bugün e-F@ctory altyapısı sayesinde robotlar üretim hattındaki diğer ürünlerle de haberleşebiliyorlar ve bilgileri insan kontrolünden bağımsız olarak hem kendi aralarında hem de fabrikayı kontrol eden ana sistemle paylaşıp verimliliği artırmak için hazır durumdalar. Çünkü e-F@ctory konseptinde fabrika otomasyonunda yer alan tüm ürünler birbirleriyle entegre ve açık bir mimari ile çalışıyor. Mitsubishi Electric'in e-F@ctory konsepti ile bir fabrikayı yeni endüstri evresindeki tüm ihtiyaçları karşılayacak şekilde kurmak ve kurulumdan önce de sanal bir fabrika oluşturmak mümkün. Bu sanal fabrika sayesinde öncelikle ihtiyaç ve verimlilik analizi yapma, ardından bu analiz sonuçlarına göre yatırımları şekillendirme imkanı sunuyoruz. Yönetimden üretim katına kadar tüm fabrika katmanlarını optimize etmek için ileri teknolojileri kullanan ve üretimde çok ciddi maliyet tasarrufu sağlayan e-F@ctory konsepti, küresel rekabette bir adım önde olmayı sağlıyor" şeklinde konuştu.
Üretim sistemleri gibi ürünler de sürekli internete bağlı olacak
Dijital ve akıllı üretim çağında üretilen her bir ürünün, günümüzün modern sistemlerinden farklı olarak ayrı bir seri numaralı kimliğe sahip olması ve belleklerinde sadece bazı temel bilgileri değil kendi geçmişlerini de tutmasının planlandığını anlatan Bizel, şu açıklamalarda bulundu; "Bu ürünler tıpkı üretildikleri makineler gibi sürekli internete bağlı olacak ve dolayısıyla konumları ve durumları her an kolaylıkla belirlenebilecek. Alıcıları sayesinde bulundukları çevreyi inceleyip gerektiğinde yine kendi yetenekleri ölçüsünde fiziksel tepki verebilecekler ve bunu yaparken de internete bağlı diğer cihazlarla gerçek zamanlı olarak bilgi alışverişinde bulunabilecekler. Kişiselleştirilmiş ihtiyaçlara göre hazırlanan bir ürün fabrikada üretilirken değiştirilebilecek ve bunun kontrol altına alınacağı sistem yapısı sağlanacak."
Sanayi 4.0'ın beraberinde getirdiği dijital dönüşüm ve akıllı üretim sistemlerinin, toplumları ve dünya dengelerini değiştirecek kavramlar olduğunu söyleyen Bizel, sözlerine şöyle devam etti; "Birbirine bağlı üretim makineleri ve insan etkileşimiyle birlikte yeni bir üretim anlayışının oluşacağı önümüzdeki dönemde; sanayiciler, şehirler, devletler ve araştırmacıların sürekli gelişecek ve değişecek olan rekabet ortamına uyum sağlayabilmek amacıyla pek çok farklı alanda çalışmalara imza atacakları öngörülüyor. Sanayicilerin üretim aşamalarında, hükümetlerin ülke ve iletişim altyapılarında, yerel yönetimlerin şehir altyapılarında ve araştırmacıların Ar-Ge çalışmalarında öncelikleri Sanayi 4.0'ın gerekliliklerine yanıt verebilmek olacak. Bilişim ve teknoloji çağı olarak adlandırabileceğimiz bu dönemde akıllı şehirler, akıllı binalar ve akıllı fabrikaların sayısının hızla artması bekleniyor. Mobil iletişim, giyilebilir cihazlar, akıllı araçlar, akıllı evler ve Nesnelerin İnterneti (IoT) gibi teknolojiler çok daha geniş çapta ve daha güncel kişisel verinin şirketlerin kullanımına açılmasına imkan tanıyacak. Bu noktada, kişisel veriye ulaşımın kolaylaşması ve yapay zeka uygulamalarının artması ile geleneksel iş modellerinin değişmesi bekleniyor. Bu değişim sürecinde dijital dönüşümün işletmelerin olmazsa olmazı haline geleceğini söylemek mümkün."
Yeni robotlar tasarlayabilecek mühendisler yetişmeli
Temel bilimler ışığı ile başlayan endüstrileşme çalışmaları sonucunda farklı sektörlerde pek çok yeni iş disiplininin oluştuğunu bildiren Bizel, öğrencilere Sanayi 4.0 evresine hazırlıklı olmaları için şu tavsiyelerde bulundu; "Genç neslin hızla dijitalleşen dünyadaki yeni disiplinleri iyi anlayıp yorumlamaları ve gerekli hazırlıkları yapmaları çok önemli. Bu süreçte sağladıkları hız ve kolaylıklar sayesinde robotların hayatımızdaki rolü de her geçen gün artıyor. Dolayısıyla ağırlıklı olarak sanayi, bilim ve sağlık alanlarında kullanılan endüstriyel robotları programlayabilecek, üretim hatlarına entegrasyonunu sağlayabilecek ve yeni robotlar tasarlayabilecek mühendislerin yetiştirilmesi önem kazanıyor. Bu noktada Mitsubishi Electric Türkiye olarak 6 eksenli endüstriyel robotumuzu üniversitelerin mühendislik fakültelerine hibe ederek robot eğitim merkezleri kurulmasına katkı sağlıyoruz. Gençlerin eğitimine katkıda bulunmak için hayata geçirdiğimiz çalışmaları önümüzdeki dönemde de sürdürmeyi hedefliyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.