İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim vaatleri arasında bulunan “İstanbul Turizm Platformu” tanıtım toplantısında konuştu. İstanbul’un nüfusunun 2-3 katı turist çekecek potansiyele sahip olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Elbette sürece stratejik bakacağız. Elbette global rekabeti doğru anlayacağız. Veriyle analizle karar alacağız. Hiçbir hamasi kararı bu sürecin içine dahil etmeyeceğiz. Sektörün içindeki herkesin sesine kulak vereceğiz. Bu ortak akılla uzun vadeli kararlar alacağız. Yap-boza asla izin vermeyeceğiz. Bu kararları uyguladığımız takdirde çok net; asla bu şehre ihanet edilmesine fırsat vermemiş olacağız” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim vaatleri arasında bulunan “İstanbul Turizm Platformu”nu tanıttı. İstanbul Kongre Merkezi'nde, “İstanbul Senin Turizm Geleceğin” başlığıyla düzenlenen tanıtım toplantısı, İBB üst yönetimi ve sektör temsilcilerini bir araya getirdi. Yaklaşık 600 kişinin katıldığı toplantıda ilk konuşmayı, İmamoğlu tarafından koordinatörlüğe getirilen Kültür ve Turizm Bakanlığı eski Tanıtma Genel Müdürü, emekli vali yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı yaptı. Taşbaşı’nın ardından Özcan Biçer, toplantıyla ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Biçer’den sonra sırasıyla TURYİD Yönetim Kurulu Başkanı Kaya Demirer, İRO Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Bornovalı, TTYD Yönetim Kurulu Başkanı Oya Narin, TÜROB Yönetim Kurulu Başkanı Müberra Eresin, TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya ile İBB Genel Sekreter Yardımcıları Şengül Altan Arslan ve Mehmet Çakılcıoğlu konuştular.
“ŞEHRİ SİZLERİ DE SÜRECE KATARAK YÖNETECEĞİZ”
Daha sonra kürsüye gelen ve Turizm Platformu benzeri oluşumları farklı sektörler için de kurgulayacaklarını belirten İmamoğlu, “Göreceksiniz ileride, birçok hususta yine bir platform oluştuğunu, orada her kesimin kendini bulduğunu, nasıl İBB ile entegre çalışabileceği, hissedebileceği platformlar oluşturacağız. Bunlar bazen, sosyal, ticari ve toplumsal hedeflere dönük olacak. Çünkü biz, en baştan şunu söylemiştik: Ben İBB Başkanıyım, ama bu kenti sizinle bir arada ve birlikte yönetecek kadar da akıllıyım. Tek başına yönetmek, akıl işi değil biliyorsunuz. Sizleri sürece katarak, sizlerin deneyimleri, donanım ve birikimiyle beraber onları koordine ederek, yönetme konusundaki kararlılığımızı belirtmek istiyorum” dedi.
ÖZEL YAŞAMIYLA İLGİLİ İLGİNÇ TESADÜFLERİ PAYLAŞTI
“Bu platformu çok önemsiyorum” diyen İmamoğlu, toplantının düzenlendiği 18 Kasım gününe atıfta bulunarak, özel yaşamıyla ilgili ilginç tesadüfleri paylaştı. İmamoğlu, “Çünkü hayatımın en önemli imzasını da bugün attım. 18 Kasım’da evlenmiştim. Çeyrek yüz yıla doğru gidiyor. 24’ncü yılında. Ben, koordine etmeyi ve bir araya getirmeyi de severim. Çünkü bugün ayrıca eşimin doğum günü. Benden herhalde bu kadarını beklemiyordunuz; ama bir de bugün oğlumun doğum günü. Hani, master plan yapma konusunda bayağı yetenekliyim. Buradan hepsi kutlu olsun kendi adıma” diye konuştu. Toplumun, şehrin, mutlu ve huzurlu olması gerektiğini kaydeden İmamoğlu, şunları söyledi:
“YÜZÜ ASIK BİR ESNAFTAN KİMSE ALIŞVERİŞ YAPMAK İSTEMEZ”
“Bu enerji insanları kendisine çekebilir. Yüzü asık bir esnaftan kimse alışveriş yapmayı sevmez, ürünü ne kadar iyi olursa olsun. Dolayısıyla biz, yüzü gülen bir kent, dünyaya pozitif enerji veren, insanlara o güzel sıcaklığını, misafirperverliğini her zaman sunmakta cömert davranan bir kent olmaya kararlıyız. Bu turizmin en büyük lokomotifi olacaktır. Turizm master planını hazırlamamız şart. Bu bir teknik bir tanım değil. Uygulamaya geçirildiğinde aslında çok stratejik, başarısı yüksek ve aynı zamanda herkesi içine katan, hatalarını kontrol eden düzelten düzenleyen muazzam bir planlamadan bahsediyoruz. Tabi bu tür planlar katılımcılıkla mükemmele varabilir. Deneyimler ile mükemmele varabilir. Yani, kapalı kapılar ardından, sadece akademik bakarak da olmaz. Dolayısıyla bu platformun temel yürüyüşü mutlak ve mutlak katılımcılığı en üst seviyede tutacak ve sizlerin içinde olduğu bir sistemle süreci tamamlayacağız.”
“KATILIMCI BİR SİSTEM KOORDİNE EDECEĞİZ”
Turizmin katma değeri yüksek bir sektör olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Hiçbir sektöre benzemez. Yani ara ürünü yok. Bu vatandaş üretiyor ve kendini dünyaya tanıtıyor. O bakımdan çok önemli. Bu noktada herkesin kendisine dikkat etmesi gereken de bir sektör. Şirketi, yatırımcısı, rehberi, çalışanı, şoförü taksicisi, minibüsçüsü aklınıza gelen her kurumun her kişinin kendisine dikkat etmesi gerek bir alan. Tabiri caizse her birisi bir temsilci, her birisi bu ülke adına simge olarak önünde duran bir kişilik ya da kimlik. O bakımdan kampanyamız boyunca, bu sektöre verdiğimiz önemi belirtmek adına bazı şeyler söyledik. Her sektörün dertlerine kulak veren bir yönetim olacağız demiştik. Dolayısıyla, turizm sektöründeki herkes birine ulaşmak istiyor, biriyle beraber hareket etmek istiyorsa, İstanbul’da onun tek bir adresi var; o da İstanbul Büyükşehir Belediyesi. Biz, katılımcı bir sistem koordine edeceğiz demiştik. Bir master plan yapacağız demiştik ve bunu ortak akılla yapacağımızı söylemiştik. Bu konuda en üst düzey seviyede moderatörlük görevini yerine getirecek Büyükşehir Belediyesi” şeklinde konuştu.
ARALIK’TA TURİZM ÇALIŞTAYI
Londra ziyaretinde, “London Partners” adlı kurumla yaptıkları görüşmelerden söz eden İmamoğlu, “Gerçekten üst seviyede başarılar elde etmiş bir kuruluş. Deneyim paylaşımı yaptık. Kendileriyle yine bu ay içerisinde İstanbul’da bir çalışma yapacağız. Ardından da inşallah sizlerle organize edecek olduğumuz Turizm Çalıştayı’nın da bir parçası olmalarını istedim. Katılmaktan keyif alacaklarını dile getirdiler. Arkadaşlarımızla konuştuk. Aralık ayının ortasında bir Turizm Çalıştayı’nın yapılması ve 2020’ye orada gerçekten bazı kararların alınmış halde girmemiz gerektiğinin de altını çizdik, karar verdik. Bu konudaki hazırlığınızı da hepinizden talep ediyoruz.Dolayısıyla vaat ettiğimiz her şeyi harekete geçiriyoruz ve turizm sektörüne yönelik vizyonumuzu çok daha üst seviyeye taşımak adına bu parametreleri halletmeden olmayacağının da farkında olan bir yönetimiz” dedi.
“İSTANBUL, ÖNCÜ KENT OLMAYI HAK EDİYOR”
Her sektörde olduğu gibi turizmde de harekete geçme dönemine girilmesi gerektiğini vurgulayan İmamoğlu, İstanbul ölçeğindeki bir kentin, kendi nüfusunun 2-3 katı turist çekmesi gerektiğini ifade etti. İmamoğlu, “Dünyaya baktığınızda, bütün otoriteler kabul ediyor ki; İstanbul, gerçekten bu konuda öncü kent olmayı hak ediyor. Arkadaşlarım ilk 5 hedefi, diyorlar. Gerçekten bu hedef, makul bir hedeftir, koyulmalıdır ama İstanbul birinci olmayı hedeflemelidir” diyerek iddiasını ortaya koydu. İstanbul’un kıymetini anlamak için haritaya bakmanın yeterli olduğunu belirten İmamoğlu, “2050 vizyonu çalışıyoruz. İstanbul vizyonunun zaten bir parçasıdır İstanbul Platformu’nun çalışmaları. Vizyonu, hep beraber belirleyeceğiz. Biz, bu şehrin 2050’ye vardığında dünya çapında hedefler koyması lazım. Değerli dostlar, hak ettiğimiz yere ulaşmak için elbette planlayacağız” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“SÜRECE STRATEJİK BAKACAĞIZ”
“Elbette sürece stratejik bakacağız. Elbette global rekabeti doğru anlayacağız. Veriyle analizle karar alacağız. Hiçbir hamasi kararı bu sürecin içine dahil etmeyeceğiz. Sektörün içindeki herkesin sesine kulak vereceğiz. Bu ortak akılla uzun vadeli kararlar alacağız. Yap-boza asla izin vermeyeceğiz. Hangi hususta olursa olsun. Bugün kentsel tasarımda şikayet ettiğimizi her konunun temel sebebi yap-boz, kişiye göre karar. Kim geldiyse, onun keyfine göre karar ya da kim geldiyse onun siyasi anlayışına göre karar. Bütün bunlar ülkenin ve şehrin stratejik süreçlerini sıkıntıya uğratan konulardır. Asla yap-boza izin vermeyeceğiz. Bu kararları uyguladığımız takdirde çok net; asla bu şehre ihanet edilmesine fırsat vermemiş olacağız.” İmamoğlu, İstanbul’un turistik açıdan değerlendirilecek birçok noktası olduğunu vurgulayarak bunlara Kemerburgaz Kent Ormanı’ndaki Mavlova Kemeri, Avcılar’daki Bathonea Antik Kenti ve Haliç gibi alanları örnek gösterdi.
“HALİÇ’İN KIYISINDA TURİSTE ARITMA TESİSİ Mİ GEZDİRECEĞİZ!”
Haliç’e ayrı bir paragraf açan İmamoğlu, “Haliç'i ayrı bir kıymet. Haliç'e gözümüz gibi bakmalıyız. Onun için ben 130 bin metrekarelik alanda bir gereksiz biyolojik arıtma tesisine karşı çıktım. Yani biz, Haliç'in kıyısında biyolojik arıtma tesisi mi gezdireceğiz insanlara. Biz, biyolojik artırma tesisinin bütün İstanbul'da varlığına inanıyoruz ve en üst seviyede arıtma sistemlerini bu şehide harekete geçireceğinin dönemini hazırlıyoruz. Ama orası değil. İşte bunlar, anlık bir genel müdürün, heyetin alacağı kararla olacak şeyler değil. Şehrin bir master planı vardır. Örneğin bu arıtma tesisi, İstanbul Belediyesi'nin master planında yok. Ben de aradım, bulamadım. Onun için bazı şeylerin olmaması gerekiyor. Bu bakımdan her yer fırsat. Kentin birçok noktası tarihi ve gerçekten bu alanların turizmin değerli birer noktası konusunda iş birliği yapacağız. Bütün belediyeyi çalışanlarıyla eğitimden geçireceğiz. Turizm eğitimi alacaklar. Zabıtası, güvenlikçisi herkes kendisini turizm elçisi olarak görecek, turiste davranışıyla, yaklaşımıyla, nezaketiyle, güler yüzüyle… Bu şehirde seferberlik böyle olur. Hep beraber o eğitimi alacağız. Hızlıca bu süreçleri harekete geçirdiğimizde, turizmin geleceği noktayı benden daha iyi sizler tahmin ediyorsunuz. Bizler, bu platformdan talimat almaya hazır bir İstanbul belediyesiyiz. Güler yüzlü olmak zorunda olan, her koşulda gülen yüzünü eksik etmemek zorunda olan değerli sektör temsilcileri, gerçekten İstanbul, bu muazzam ve kadim şehir, iş potansiyelinizi en az 3 katına çıkartacak potansiyeli olan bir kent” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.