Özgür Gündem gazetesinin bir günlük genel yayın yönetmenliğini üstlendikleri tarihte yapılan yayınlarda "terör örgütü propagandası" yaptığı iddia edilen 3 ismin tutuklanmalarına karar verildi.
Dayanışma amacıyla Özgür Gündem gazetesinin bir günlük genel yayın yönetmenliğini üstlendikleri tarihte gazetede çıkan haberlerde "'Terör örgütü PKK'nın propagandasını yaptıkları iddiasıyla haklarında açılan soruşturmada ifade veren gazeteci Erol Önderoğlu, yazar Ahmet Nesin ve doktor Şebnem Korur'un çıkarıldıkları mahkemece "'terör örgütü propagandası'" suçundan tutuklanmalarına karar verildi.
Özgür Gündem gazetesinin 30 Mayıs, 7 Haziran ve 18 Mayıs tarihlerinde yer alan "'Nisebin'de JÖH-PÖH Çatlağı büyüyor'', "'Tank Top Obüs Şirnex'ten geçemiyor'', "'Komutan Ebu Leyla Tıpkı Mehmet Tunç gibi gurur duyulacak bir miras bıraktı seninle gurur duyuyoruz'', "'HPG: Dersim ve Şirnex'te 2 asker öldü'', "'Nisebin düşmanı yerle bir etti'', "'HPG: 40 Asker öldürüldü, 2 tank imha edildi'" ve "'HSD Komutanı Rojda Felat; "Esareti sona erdireceğiz'" başlıklı bazı haberlerin içeriklerinde "'terör örgütü propagandası'" yapıldığı gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından soruşturma başlatıldı.
Soruşturmaya konu olan söz konusu tarihlerde, Özgür Gündem gazetesi ile dayanışmak amacıyla gazetenin bir günlük genel yayın yönetmenliğini üstlenen Türkiye İnsan Hakları Vakıf Başkanı doktor Şebnem Korur, yazar Ahmet Nesin ve gazeteci Erol Önderoğlu ile Cengiz Boysay, Kemal Can, yazar İhsan Eliaçık ve Beyza Üstün soruşturma kapsamında ifadeye çağrıldı. Boysay, Can, Eliaçık ve Üstün'ün savcılıktaki ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Soruşturmanın diğer şüphelileri Korur, Nesin ve Önderoğlu ise "'terör örgütü propagandası'" yapmak suçundan tutuklanma talebiyle Nöbetçi 1. Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi.
3 ŞÜPHELİ HAKKINDA TUTUKLAMA TALEBİ
Savcılık tarafından hazırlanan sevk yazısında, şüphelilerden Şebnem Korur'un ifadesine yer verildi. İfadede, dayanışma maksadıyla bu görevi üstlendiğini, açıkça örgütün ve örgüt mensuplarının övülüp kutsandığı, şiddetin teşvik edildiği haberler ve içeriklerinden bilgi sahibi olduklarını, başkaldırı-şiddete ve silahlı çatışmaya teşvik niteliğindeki haberlerin düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında ele alınması gerektiğini beyan ettiği kaydedildi.
Diğer şüpheli Ahmet Nesin ifadesinde ise, dayanışma maksadıyla bu görevi üstlendiğini, soruşturma konusu haberlerin konuşulduğu, baskıya konulmasında herhangi bir sakınca görmediğini söylediği belirtildi.
Şüpheli Erol Önderoğlu'da, muhalif basın yayın kurumlarının müdahaleye maruz kaldığını bu nedenle bu görevi üstlendiğini, soruşturma konusu haberlerin içeriklerinde bir sakınca bulunmadığını beyan ettiği kaydedildi.
Şüphelilerin ifadelerini göz önünde bulunduran savcılık, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların bulunması, mevcut delil durumu, atılı suçun vasıf ve mahiyetini göz önüne alarak 3 şüphelinin de tutuklanmasını talep etti.
NÖBETÇİ HAKİMLİKTE İFADE VERDİLER
Korur, Nesin ve Önderoğlu, İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliği'nde de ifade verdi. Hakimlik, söz konusu tarihlerde Özgür Gündem gazetesinin eser sahibi belli olmayan imzasız içerikten sorumlu yazı işleri müdürü ile birlikte sorumluluğu bulunan genel yayın yönetmenleri şüphelilerin sorumluluğunun bulunduğu belirtildi.
3 ŞÜPHELİ HAKKINDA TUTUKLAMA KARARI VERİLDİ
Nöbetçi hakimlik, şüpheliler Korur, Nesin ve Önderoğlu'nun söz konusu tarihlerde Özgür Gündem gazetesinde yer alan haber içeriklerinde silahlı terör örgütü KCK ve alt yapılanmalarının propagandasını yaptıkları, şüphelilerin üzerine atılı suçu işlediği yönünde kuvvetli suç şüphesini gösteren delillerin bulunması, adli kontrol tedbirlerinin bu aşamada yetersiz kalacağı, yüklenen suçun yasada öngörülen cezanın üst sınırı, basın yayın yoluyla işlenmiş olması nedeniyle arttırım sebebinin bulunmasını göz önünde bulundurarak, tüm şüphelilerin tutuklanmasına hükmetti.
Tutuklanma kararının ardından, şüphelilere destek vermek amacıyla adliye gelen CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan ile aralarında gazeteci ve akademisyenlerin de bulunduğu bazı kişiler, hakimliğin kararını alkışlayarak protesto etti. Daha sonra adliye dışında basın açıklaması yapan gruptakiler, kararı eleştirdi.
BU KARARI VERENLERİN HUKUKÇU OLDUKLARINA İNANMIYORUM
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu bir hukukçu olarak 25 yıldır böyle bir karar görmediğini belirterek, "Bu kararları verenler de hukukçu. Onların hukukçu olduklarına inanmıyorum. Düşman hukukun da bile bir ahlak vardır burada bu ahlak bile yok. AKP siyaset ve hukuk alanını kısıtılıyor. Biz bu iktidara inat dayanışmayı yükselteceğiz" dedi.
PAYLAN: ORADA BİR MAHKEME YOKTU
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan da, tutuklamaların talimatla yapıldığını ileri sürerek, "Orada bir mahkeme yoktu. Orada hakim savcı yoktu. Talimatla olan tutuklamalardır. Gazetecilik ve dayanışma suç değildir. Dayanışmaya hadlerini bildirmek istiyorlar ancak biz dayanışmayı arttırarak devam ettireceğiz" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.