TBMM Genel Kurulunda, kamuoyunda "torba kanun teklifi" olarak anılan, Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edildi.
Kanuna göre, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından kullandırılan ve 31 Aralık 2016 tarihi itibarıyla takip hesaplarında izlenen tarımsal kredi alacakları, kanun yürürlüğe girdiği tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar banka/kooperatife başvuruda bulunulması kaydıyla yeniden yapılandırılacak.
Borçlara uygulanan faiz yüzde 11 ile sınırlandırılacak. Bunun yüzde 6'sı Hazine, yüzde 5'i çiftçi tarafından karşılanacak.
Yapılandırmaya esas tutarın defaten ödenmesi veya taksitlendirilmesi halinde ilk taksidi, 2017 yılının ekim ayı sonuna kadar, izleyen taksitleri 2018 yılının ekim ayından başlamak üzere her yıl tekabül ettiği ayda toplam beş taksitte ödenecek.
Bu düzenlemeden önce borçlarını yapılandıran ve ödemeleri devam eden borçlular, talep etmeleri halinde, bu düzenlemenin taksitlendirmeye ilişkin hükümlerinden kalan borç tutarı esas alınarak yararlandırılacak. Bu düzenlemeden yararlanılması için dava açılmaması veya açılmış davalardan vazgeçilmesi şartı aranacak.
Yapılandırılan alacakların taksitlerinden herhangi birisinin vadesinde ödenmemesi halinde, ödenmeyen tutarın 90 gün içinde faizi ile birlikte ödenmesi şartıyla düzenlemeden yararlanılmaya devam edilecek. Ancak taksitlerin bu sürede de ödenmemesi durumunda, yeniden yapılandırma iptal edilerek, banka veya Tarım Kredi Kooperatifleri mevzuatı doğrultusunda borcun tamamı muaccel hale gelecek.
Hazine Müsteşarlığınca ödenecek
Bu düzenlemeye göre yapılandırma ve taksitlendirme nedeniyle oluşacak gelir kayıpları, borçlunun ödemeyi yaptığı tarihi takip eden ayda yapılan talep üzerine, Hazine Müsteşarlığı tarafından banka veya kooperatife aktarılmak üzere Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğine, Hazine Müsteşarlığı bütçesinde yer alan ilgili harcama tertiplerinden gider kaydedilerek ödenecek.
Yapılandırmaya esas tutarın borçlu tarafından defaten ödenmesi halinde, hesaplanan tutarın tamamı Hazine Müsteşarlığınca, banka veya kooperatife aktarılmak üzere Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğine defaten ödenecek.
Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketinin (TEDAŞ) elektrik tüketiminden kaynaklanan alacaklarından, vadesi 15 Şubat 2017 tarihi itibarıyla geldiği halde düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ödenmemiş olan borçlar yeniden yapılandırılacak.
TEDAŞ'ın tarımsal sulamada kullanılan elektrik tüketiminden kaynaklanan alacaklarından, vadesi 15 şubat 2017 tarihi itibarıyla geldiği halde ödenmemiş olan borçlar da yeniden yapılandırılacak. Borçlu, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar, elektrik dağıtım şirketine iletilmek üzere TEDAŞ'a yazılı başvuruda bulunacak ve ilk taksidi 2017 yılının ekim ayının sonuna kadar ödeyecek.
TEDAŞ'a ait olup tahsilatı özelleştirilen elektrik dağıtım/perakende satış şirketlerince sürdürülen alacaklar da bu hükümlerden yararlanacak.
Hesaplanan tutarın ilk taksit ödeme süresi içinde tamamen ödenmesi halinde, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için faiz uygulanmayacak; Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar üzerinden ayrıca yüzde 50 indirim yapılacak.
Borçlu; 6, 9, 12 veya 18 eşit taksit ödeme seçeneklerinden birisini seçecek.
İlk 2 taksidi ödemeyen hakkını kaybedecek
İlk iki taksidin süresinde tam ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi halinde, bu düzenlemeden yararlanma hakkı kaybedilecek.
Ödenecek alacaklarla ilgili olarak, tatbik edilen hacizler yapılan ödemeler nispetinde kaldırılacak. Bu düzenlemeden yararlanmak için borçluların dava açmamaları veya açılan davalardan vazgeçmeleri şart olacak.
Bu düzenlemeden önce dava konusu edilen veya icra takibi başlatılan alacaklar için borçlunun bu düzenlemeden yararlanmak için başvuruda bulunması halinde davalar sonlandırılacak, icra ve takip işlemleri durdurulacak.
Geliştirme ve Destekleme Fonundan kullandırılan Irak Programı kredilerinden, Türkiye İhracat Kredi Bankası tarafından takip edilen alacaklar da yapılandırılacak. Bu yapılandırmadan yararlanmak için de borçlunun dava açmaması açılmış davalardan vazgeçmesi şartı aranacak.
Vergisini düzenli ödeyen mükellefe indirim
Gelir Vergisi Kanunu'nun 121. maddesi, "Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi" başlığıyla yeniden düzenleniyor.
Buna göre, ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans ve emeklilik şirketleri ile emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere) belirlenen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin yüzde 5'i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilecek.
Hesaplanan indirim tutarı, her hal ve takdirde 1 milyon liradan fazla olamayacak.
İndirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilecek. Bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarlar ret ve iade edilmeyecek.
Gelir vergisi mükelleflerinin yararlanacağı indirim tutarı ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içerisindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilecek.
Söz konusu indirimden faydalanabilmek için indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmesi ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresinde ödenmesi gerekecek.
Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmayacak. Her bir beyanname itibarıyla 10 liraya kadar yapılan eksik ödemeler bu şartın ihlali sayılmayacak.
İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dahil) bin liranın üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması şartı aranacak.
İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanunu'nun "kaçakçılık suçları ve cezaları" başlığı altındaki sayılan fiilleri işlediği tespit edilenler, bu madde hükümlerinden yararlanamayacak.
Şartları taşımadığı belirlenirse vergiyi ödeyecek
Vergi indiriminden yararlanan mükelleflerin, öngörülen şartları taşımadığının sonradan tespiti halinde ilgili vergilendirme döneminde indirim uygulaması dolayısıyla ödenmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın tarh edilecek.
Bakanlar Kurulu, indirim oranını ve 1 milyon liralık tutarı iki katına kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye, kanuni oran ve tutarına getirmeye yetkili olacak.
Damga vergisine tabi kağıtlar arasında yer alan inşaat sektörüne ilişkin farklı sözleşme türlerinde oranların farklılaştırılmasına ve kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının desteklediği sosyal sorumluluk kapsamındaki projelerin başlangıç maliyetlerinin düşürülmesi amacıyla desteği sağlayanlar ile proje yürütücüleri arasında düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna tutulmasına imkan veriliyor.
Kanuna göre, Bakanlar Kurulu tapu harcı oranını, gayrimenkullerin türleri, gayrimenkul sertifikası karşılığı edinimi, sınıfları, büyüklükleri, bulunduğu yer ve vergi değerleri itibarıyla bir katına kadar artırmaya, onda birine kadar indirmeye yetkili olacak.
Türkiye'ye yerleşmeyen yabancı uyruklu kişiler ile iş merkezi Türkiye'de olmayan iş yeri ya da Türkiye'de kazanç elde etmeyen kurumlar, satış bedelini yurt dışından getirilecek dövizle ödemeleri şartıyla, ilk aldıkları iş yeri ve konutta KDV ödemeyecek.
Çalışma veya oturma izni alarak 6 aydan daha fazla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları da Türkiye'den konut ya da iş yeri almaları durumunda KDV ödemeyecek. Ancak, resmi daire ve müesseseler ile merkezi Türkiye'de bulunan teşekkül ve teşebbüslere bağlı olup, bu daire müessese, teşekkül ve teşebbüslerin işleri dolayısıyla yabancı memlekette oturan Türk vatandaşları bu haktan yararlanamayacak.
Düzenlemede yer alan şartları taşımadığı halde, yaptıkları satışlarda istisna uygulayanlar ile istisna hükmünden yararlananlar, zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden müteselsilen sorumlu olacak.
Bir yıl içinde satarsa vergileri ödeyecek
KDV istisnasından yararlanarak Türkiye'de konut veya iş yeri satın alanlar bu gayrimenkullerini bir yıl satamayacak, bu konut ve iş yerlerini bir yıl içerisinde satması halinde, zamanında alınmayan vergi tahsil edilecek.
Belediyelerce imara açılıp satılan arazilerden Hazinenin açtığı davalar sonucu Hazine mülkiyetine geçenler, tekrar kişilere bedelsiz olarak devredilecek.
Esnaf Ahilik Sandığı kuruluyor
Kanunla, İşsizlik Sigortası Kanunu'nda düzenlemeye gidilerek; gereken görev ve hizmetler için mali kaynak sağlamak, piyasa şartlarında kaynakları değerlendirmek, kanunun öngördüğü ödemelerde bulunmak üzere, iş yerini kapatan ya da zor durumda kalan esnafa belirli bir süre ödeme yapmak amacıyla Esnaf Ahilik Sandığı kurulacak.
Sandık, Kurum Yönetim Kurulunun kararları çerçevesinde işletilecek ve yönetilecek, fon kaynakları ile aynı usul ve esaslar çerçevesinde değerlendirilecek.
Sayıştay tarafından denetlenecek sandığın gelirleri Esnaf Ahilik Sandığı primlerinden, bu primlerin değerlendirilmesinden elde edilen kazanç ve iratlardan, sandığın açık vermesi durumunda devletçe sağlanacak katkılardan, sigortalılardan alınacak ceza, gecikme zammı ve faizlerden, diğer gelir ve kazançlar ile bağışlardan oluşacak.
Giderleri ise sandık ödenekleri, sigorta primleri, hizmetlere ilişkin giderler, sandığın hizmetlerinin yerine getirilebilmesi için yönetim kurulunun onayı üzerine kurum tarafından yapılan giderler ile hizmet binası kiralanması, hizmet satın alınması, bilgisayar, bilgisayar yazılım ve donanımı alım giderlerinden meydana gelecek.
Gelirlerinden hiçbir şekilde kesinti yapılamayacak
Esnaf Ahilik Sandığı bütçe kapsamı dışında olacak, gelirlerinden vergi kesintileri hariç hiçbir şekilde kesinti yapılamayacak, gelirleri genel bütçeye gelir kaydedilemeyecek.
Esnaf Ahilik Sandığının gelir ve giderleri üçer aylık dönemler halinde Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununca ruhsat almış, denetim yetkisine sahip meslek mensubu yeminli mali müşavirlere denetlemesi yaptırılarak, denetim raporlarının sonuçları ilan edilecek.
Sandığın gelirleri ile bu gelirlerle alınan her türlü taşınır ve taşınmazlar kuruma ait olacak. Sandık, damga vergisi hariç her türlü vergi, resim ve harçtan muaf tutulacak.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında isteğe bağlı sigortalılar, At Yarışları Hakkında Kanun'a tabi jokey ve antrenörler, köy ve mahalle muhtarları ile tarımsal faaliyette bulunanlar hariç olmak üzere; ilgili kanun uyarınca hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar, Esnaf Ahilik Sandığı sigortalısı sayılacak.
Esnaf Ahilik Sandığı sigortası zorunlu olacak
Esnaf Ahilik Sandığı sigortası zorunlu olacak. Düzenleme kapsamına giren ve halen faaliyette olanlar düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte, faaliyetine daha sonra başlayanlar ise başladıkları tarihten itibaren Esnaf Ahilik Sandığı sigortalısı olacak.
Esnaf Ahilik Sandığı sigortasının gerektirdiği ödemeleri, hizmet ve yönetim giderlerini karşılamak üzere, sandık sigortalıları ve devlet, Esnaf Ahilik Sandığı primi ödeyecek.
Sigortalı yüzde 2, devlet yüzde 1 ödeyecek
Sandık primi, sigortalının prime esas günlük kazançlarından, yüzde 2 sigortalı ve yüzde 1 devlet payı olarak ödenecek. Ancak alınacak günlük prim tutarı, prime esas günlük kazanç alt sınırının iki katı üzerinden hesaplanacak tutardan fazla olamayacak.
Herhangi bir nedenle sigortalılık durumunun sona ermesi halinde, o ana kadar sigortalıdan kesilen primler ile devlet payı iade edilmeyecek. Esnaf Ahilik Sandığına sigortalılarca ödenen primler, kazancın tespitinde gider olarak kabul edilecek.
Esnaf Ahilik Sandığı sigortalıları için sigortalılığının sona ermesinden önceki son 120 gün sürekli çalışmış olanlardan son 3 yıl içinde 600 gün faaliyetini sürdüren ve Esnaf Ahilik Sandığı primi ödemiş olanlara 180 gün, 900 gün faaliyetini sürdüren ve Esnaf Ahilik Sandığı primi ödemiş olanlara 240 gün, bin 80 gün faaliyetini sürdüren ve Esnaf Ahilik Sandığı primi ödemiş olanlara 300 gün süreyle Esnaf Ahilik Sandığı ödeneği verilecek.
Teklif ile Türkiye İş Kurumu Kanunu'na madde eklenerek, proje karşılığında aktarılan hibe niteliğindeki tutarlara ilişkin düzenleme yapılacak.
Buna göre kurum, gerektiğinde faaliyet alanı ile ilgili ihalelere, projelere ve programlara münferiden veya ulusal ya da uluslararası kuruluşlarla iş birliği halinde katılmak suretiyle, yurt içinde veya uluslararası düzeyde kurum ve kuruluşlara eğitim ve danışmanlık hizmeti verebilecek.
Avrupa Birliği ve uluslararası kuruluşların kaynaklarından kuruma proje karşılığı aktarılan hibe niteliğindeki tutarlar hakkında, ilgili kanun doğrultusunda işlem yapılacak.
Sosyal Güvenlik Kurumu Yönetim Kurulu başkan ve başkan yardımcısı dışındaki atama ile gelen yönetim kurulu üyeliklerine, memur olmayanlardan görevlendirme yapılabilecek. Yönetim kurulu üyeliğinde bulunmuş olmak, bu kişilere görev süresinin sonunda memuriyete atanma hakkı vermeyecek.
TBMM Genel Kurulunda, kamuoyunda "torba kanun teklifi" olarak anılan, Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edildi.
Kanuna göre, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından kullandırılan ve 31 Aralık 2016 tarihi itibarıyla takip hesaplarında izlenen tarımsal kredi alacakları, kanun yürürlüğe girdiği tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar banka/kooperatife başvuruda bulunulması kaydıyla yeniden yapılandırılacak.
Borçlara uygulanan faiz yüzde 11 ile sınırlandırılacak. Bunun yüzde 6'sı Hazine, yüzde 5'i çiftçi tarafından karşılanacak.
Yapılandırmaya esas tutarın defaten ödenmesi veya taksitlendirilmesi halinde ilk taksidi, 2017 yılının ekim ayı sonuna kadar, izleyen taksitleri 2018 yılının ekim ayından başlamak üzere her yıl tekabül ettiği ayda toplam beş taksitte ödenecek.
Bu düzenlemeden önce borçlarını yapılandıran ve ödemeleri devam eden borçlular, talep etmeleri halinde, bu düzenlemenin taksitlendirmeye ilişkin hükümlerinden kalan borç tutarı esas alınarak yararlandırılacak. Bu düzenlemeden yararlanılması için dava açılmaması veya açılmış davalardan vazgeçilmesi şartı aranacak.
Yapılandırılan alacakların taksitlerinden herhangi birisinin vadesinde ödenmemesi halinde, ödenmeyen tutarın 90 gün içinde faizi ile birlikte ödenmesi şartıyla düzenlemeden yararlanılmaya devam edilecek. Ancak taksitlerin bu sürede de ödenmemesi durumunda, yeniden yapılandırma iptal edilerek, banka veya Tarım Kredi Kooperatifleri mevzuatı doğrultusunda borcun tamamı muaccel hale gelecek.
Hazine Müsteşarlığınca ödenecek
Bu düzenlemeye göre yapılandırma ve taksitlendirme nedeniyle oluşacak gelir kayıpları, borçlunun ödemeyi yaptığı tarihi takip eden ayda yapılan talep üzerine, Hazine Müsteşarlığı tarafından banka veya kooperatife aktarılmak üzere Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğine, Hazine Müsteşarlığı bütçesinde yer alan ilgili harcama tertiplerinden gider kaydedilerek ödenecek.
Yapılandırmaya esas tutarın borçlu tarafından defaten ödenmesi halinde, hesaplanan tutarın tamamı Hazine Müsteşarlığınca, banka veya kooperatife aktarılmak üzere Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğine defaten ödenecek.
Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketinin (TEDAŞ) elektrik tüketiminden kaynaklanan alacaklarından, vadesi 15 Şubat 2017 tarihi itibarıyla geldiği halde düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ödenmemiş olan borçlar yeniden yapılandırılacak.
TEDAŞ'ın tarımsal sulamada kullanılan elektrik tüketiminden kaynaklanan alacaklarından, vadesi 15 şubat 2017 tarihi itibarıyla geldiği halde ödenmemiş olan borçlar da yeniden yapılandırılacak. Borçlu, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar, elektrik dağıtım şirketine iletilmek üzere TEDAŞ'a yazılı başvuruda bulunacak ve ilk taksidi 2017 yılının ekim ayının sonuna kadar ödeyecek.
TEDAŞ'a ait olup tahsilatı özelleştirilen elektrik dağıtım/perakende satış şirketlerince sürdürülen alacaklar da bu hükümlerden yararlanacak.
Hesaplanan tutarın ilk taksit ödeme süresi içinde tamamen ödenmesi halinde, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için faiz uygulanmayacak; Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutar üzerinden ayrıca yüzde 50 indirim yapılacak.
Borçlu; 6, 9, 12 veya 18 eşit taksit ödeme seçeneklerinden birisini seçecek.
İlk 2 taksidi ödemeyen hakkını kaybedecek
İlk iki taksidin süresinde tam ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi halinde, bu düzenlemeden yararlanma hakkı kaybedilecek.
Ödenecek alacaklarla ilgili olarak, tatbik edilen hacizler yapılan ödemeler nispetinde kaldırılacak. Bu düzenlemeden yararlanmak için borçluların dava açmamaları veya açılan davalardan vazgeçmeleri şart olacak.
Bu düzenlemeden önce dava konusu edilen veya icra takibi başlatılan alacaklar için borçlunun bu düzenlemeden yararlanmak için başvuruda bulunması halinde davalar sonlandırılacak, icra ve takip işlemleri durdurulacak.
Geliştirme ve Destekleme Fonundan kullandırılan Irak Programı kredilerinden, Türkiye İhracat Kredi Bankası tarafından takip edilen alacaklar da yapılandırılacak. Bu yapılandırmadan yararlanmak için de borçlunun dava açmaması açılmış davalardan vazgeçmesi şartı aranacak.
Vergisini düzenli ödeyen mükellefe indirim
Gelir Vergisi Kanunu'nun 121. maddesi, "Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi" başlığıyla yeniden düzenleniyor.
Buna göre, ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans ve emeklilik şirketleri ile emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere) belirlenen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin yüzde 5'i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilecek.
Hesaplanan indirim tutarı, her hal ve takdirde 1 milyon liradan fazla olamayacak.
İndirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilecek. Bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarlar ret ve iade edilmeyecek.
Gelir vergisi mükelleflerinin yararlanacağı indirim tutarı ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içerisindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilecek.
Söz konusu indirimden faydalanabilmek için indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmesi ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresinde ödenmesi gerekecek.
Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmayacak. Her bir beyanname itibarıyla 10 liraya kadar yapılan eksik ödemeler bu şartın ihlali sayılmayacak.
İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dahil) bin liranın üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması şartı aranacak.
İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanunu'nun "kaçakçılık suçları ve cezaları" başlığı altındaki sayılan fiilleri işlediği tespit edilenler, bu madde hükümlerinden yararlanamayacak.
Şartları taşımadığı belirlenirse vergiyi ödeyecek
Vergi indiriminden yararlanan mükelleflerin, öngörülen şartları taşımadığının sonradan tespiti halinde ilgili vergilendirme döneminde indirim uygulaması dolayısıyla ödenmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın tarh edilecek.
Bakanlar Kurulu, indirim oranını ve 1 milyon liralık tutarı iki katına kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye, kanuni oran ve tutarına getirmeye yetkili olacak.
Damga vergisine tabi kağıtlar arasında yer alan inşaat sektörüne ilişkin farklı sözleşme türlerinde oranların farklılaştırılmasına ve kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının desteklediği sosyal sorumluluk kapsamındaki projelerin başlangıç maliyetlerinin düşürülmesi amacıyla desteği sağlayanlar ile proje yürütücüleri arasında düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna tutulmasına imkan veriliyor.
Kanuna göre, Bakanlar Kurulu tapu harcı oranını, gayrimenkullerin türleri, gayrimenkul sertifikası karşılığı edinimi, sınıfları, büyüklükleri, bulunduğu yer ve vergi değerleri itibarıyla bir katına kadar artırmaya, onda birine kadar indirmeye yetkili olacak.
Türkiye'ye yerleşmeyen yabancı uyruklu kişiler ile iş merkezi Türkiye'de olmayan iş yeri ya da Türkiye'de kazanç elde etmeyen kurumlar, satış bedelini yurt dışından getirilecek dövizle ödemeleri şartıyla, ilk aldıkları iş yeri ve konutta KDV ödemeyecek.
Çalışma veya oturma izni alarak 6 aydan daha fazla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları da Türkiye'den konut ya da iş yeri almaları durumunda KDV ödemeyecek. Ancak, resmi daire ve müesseseler ile merkezi Türkiye'de bulunan teşekkül ve teşebbüslere bağlı olup, bu daire müessese, teşekkül ve teşebbüslerin işleri dolayısıyla yabancı memlekette oturan Türk vatandaşları bu haktan yararlanamayacak.
Düzenlemede yer alan şartları taşımadığı halde, yaptıkları satışlarda istisna uygulayanlar ile istisna hükmünden yararlananlar, zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden müteselsilen sorumlu olacak.
Bir yıl içinde satarsa vergileri ödeyecek
KDV istisnasından yararlanarak Türkiye'de konut veya iş yeri satın alanlar bu gayrimenkullerini bir yıl satamayacak, bu konut ve iş yerlerini bir yıl içerisinde satması halinde, zamanında alınmayan vergi tahsil edilecek.
Belediyelerce imara açılıp satılan arazilerden Hazinenin açtığı davalar sonucu Hazine mülkiyetine geçenler, tekrar kişilere bedelsiz olarak devredilecek.
Esnaf Ahilik Sandığı kuruluyor
Kanunla, İşsizlik Sigortası Kanunu'nda düzenlemeye gidilerek; gereken görev ve hizmetler için mali kaynak sağlamak, piyasa şartlarında kaynakları değerlendirmek, kanunun öngördüğü ödemelerde bulunmak üzere, iş yerini kapatan ya da zor durumda kalan esnafa belirli bir süre ödeme yapmak amacıyla Esnaf Ahilik Sandığı kurulacak.
Sandık, Kurum Yönetim Kurulunun kararları çerçevesinde işletilecek ve yönetilecek, fon kaynakları ile aynı usul ve esaslar çerçevesinde değerlendirilecek.
Sayıştay tarafından denetlenecek sandığın gelirleri Esnaf Ahilik Sandığı primlerinden, bu primlerin değerlendirilmesinden elde edilen kazanç ve iratlardan, sandığın açık vermesi durumunda devletçe sağlanacak katkılardan, sigortalılardan alınacak ceza, gecikme zammı ve faizlerden, diğer gelir ve kazançlar ile bağışlardan oluşacak.
Giderleri ise sandık ödenekleri, sigorta primleri, hizmetlere ilişkin giderler, sandığın hizmetlerinin yerine getirilebilmesi için yönetim kurulunun onayı üzerine kurum tarafından yapılan giderler ile hizmet binası kiralanması, hizmet satın alınması, bilgisayar, bilgisayar yazılım ve donanımı alım giderlerinden meydana gelecek.
Gelirlerinden hiçbir şekilde kesinti yapılamayacak
Esnaf Ahilik Sandığı bütçe kapsamı dışında olacak, gelirlerinden vergi kesintileri hariç hiçbir şekilde kesinti yapılamayacak, gelirleri genel bütçeye gelir kaydedilemeyecek.
Esnaf Ahilik Sandığının gelir ve giderleri üçer aylık dönemler halinde Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununca ruhsat almış, denetim yetkisine sahip meslek mensubu yeminli mali müşavirlere denetlemesi yaptırılarak, denetim raporlarının sonuçları ilan edilecek.
Sandığın gelirleri ile bu gelirlerle alınan her türlü taşınır ve taşınmazlar kuruma ait olacak. Sandık, damga vergisi hariç her türlü vergi, resim ve harçtan muaf tutulacak.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında isteğe bağlı sigortalılar, At Yarışları Hakkında Kanun'a tabi jokey ve antrenörler, köy ve mahalle muhtarları ile tarımsal faaliyette bulunanlar hariç olmak üzere; ilgili kanun uyarınca hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar, Esnaf Ahilik Sandığı sigortalısı sayılacak.
Esnaf Ahilik Sandığı sigortası zorunlu olacak
Esnaf Ahilik Sandığı sigortası zorunlu olacak. Düzenleme kapsamına giren ve halen faaliyette olanlar düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte, faaliyetine daha sonra başlayanlar ise başladıkları tarihten itibaren Esnaf Ahilik Sandığı sigortalısı olacak.
Esnaf Ahilik Sandığı sigortasının gerektirdiği ödemeleri, hizmet ve yönetim giderlerini karşılamak üzere, sandık sigortalıları ve devlet, Esnaf Ahilik Sandığı primi ödeyecek.
Sigortalı yüzde 2, devlet yüzde 1 ödeyecek
Sandık primi, sigortalının prime esas günlük kazançlarından, yüzde 2 sigortalı ve yüzde 1 devlet payı olarak ödenecek. Ancak alınacak günlük prim tutarı, prime esas günlük kazanç alt sınırının iki katı üzerinden hesaplanacak tutardan fazla olamayacak.
Herhangi bir nedenle sigortalılık durumunun sona ermesi halinde, o ana kadar sigortalıdan kesilen primler ile devlet payı iade edilmeyecek. Esnaf Ahilik Sandığına sigortalılarca ödenen primler, kazancın tespitinde gider olarak kabul edilecek.
Esnaf Ahilik Sandığı sigortalıları için sigortalılığının sona ermesinden önceki son 120 gün sürekli çalışmış olanlardan son 3 yıl içinde 600 gün faaliyetini sürdüren ve Esnaf Ahilik Sandığı primi ödemiş olanlara 180 gün, 900 gün faaliyetini sürdüren ve Esnaf Ahilik Sandığı primi ödemiş olanlara 240 gün, bin 80 gün faaliyetini sürdüren ve Esnaf Ahilik Sandığı primi ödemiş olanlara 300 gün süreyle Esnaf Ahilik Sandığı ödeneği verilecek.
Teklif ile Türkiye İş Kurumu Kanunu'na madde eklenerek, proje karşılığında aktarılan hibe niteliğindeki tutarlara ilişkin düzenleme yapılacak.
Buna göre kurum, gerektiğinde faaliyet alanı ile ilgili ihalelere, projelere ve programlara münferiden veya ulusal ya da uluslararası kuruluşlarla iş birliği halinde katılmak suretiyle, yurt içinde veya uluslararası düzeyde kurum ve kuruluşlara eğitim ve danışmanlık hizmeti verebilecek.
Avrupa Birliği ve uluslararası kuruluşların kaynaklarından kuruma proje karşılığı aktarılan hibe niteliğindeki tutarlar hakkında, ilgili kanun doğrultusunda işlem yapılacak.
Sosyal Güvenlik Kurumu Yönetim Kurulu başkan ve başkan yardımcısı dışındaki atama ile gelen yönetim kurulu üyeliklerine, memur olmayanlardan görevlendirme yapılabilecek. Yönetim kurulu üyeliğinde bulunmuş olmak, bu kişilere görev süresinin sonunda memuriyete atanma hakkı vermeyecek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.