• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Bursa 8 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 11 °C

'Tapuyu gaptırmayın!'

'Tapuyu gaptırmayın!'
Deniz Baykal, anayasa değişikliğini değerlendirdi
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, 16 Nisan'daki referandum ile ilgili değerlendirmsinde, merhum 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in üslubu ile "Tapuyu gaptırmayın". dedi.
 
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, partisinin Uşak'ta Çağrı Düğün Salonu'nda düzenlediği referandum değerlendirme toplantısında halka seslendi.
 
Türkiye'nin tarihi bir yol ayrımının eşiğinde olduğuna dikkat çeken Baykal, "Siyasetin de bir zamanı vardır. Siyaseti bir yana bırakıp devlet ve millet için ne gerekiyorsa onu yapmanın zamanı var. Şimdi siyasetin ötesinde devlet ve millet için yapılması gerekeni konuşmamız gerekiyor. Zaman bu zamandır. Allah aşkına bu anayasa tartışması nereden çıktı? Milletin, toplumun ve halkın 'Bu devlet sistemi artık bıktırdı. Bundan vazgeçelim. Yeni başkanlık rejimine geçelim' diye bir talebi, arayışı mı oldu? Bu aşağıdan yükselen bir talep midir? Toplumdan kaynaklanan bir ihtiyaç mıdır? O güzelim Türkiye Cumhuriyeti kimlere battı ki 'Onu bir yana bırakalım da bir başkanlık rejimi arayışı yapalım' diyor. Anlamak mümkün değil. Böyle bir anlayış ve talep yok. Birinin bir hayali özlemi vardı, o özlemin geçerliliğinin kalmadığını kavramıştı ki birden bire muhalefet partisi olduğunu söyleyen bir siyasi parti getir ben senle işbirliği yapacağım bu başkanlık rejimini uygulayalım dediği anda birden bire Türkiye'nin meselesi haline geldi." dedi.
 
"BİR ÜLKENİN KADERİ RASTLANTILARA BIRAKILAMAZ"
 
Türkiye'nin önünde bir başkanlık rejimi tartışması olduğunu ifade eden Baykal, başka ülkelerin başkanlık sistemi uygulamaları olduğunu dile getirerek, "Bu getirilen sistemin onunla bir ilgisi var mı? Meclisimiz dünyada bir tane. Meclisimiz devletten öncedir. Devlet kurulur, devletin içinde meclis kurulur öyle bir şey yok. Bizde siyasetin temelinde felsefe, zihniyet anlayışı var. Bu ülkeyi bugüne kadar bu millet yönetti. Bundan sonra da millet yönetecek. Bu 80 milyonun devletidir. Türkiye Cumhuriyeti'ni ayakta tutan temel direk, ana sütun Türk milleti adına seçilip görev yapan TBMM'dir. O meclisin içinden kilit taşlarını alalım, ondan yeni bir başkanlık inşa edelim yok öyle şey kardeşim, yok öyle yağma. Bir ülkenin kaderi rastlantılara bırakılamaz." diye konuştu.
 
"YÜZDE 51, YÜZDE 100'E ÜSTÜNLÜK TASLAYAMAZ"
 
Devletin temelinde milli egemenlik anlayışı olduğunu belirten Baykal, TBMM'nin milletin yüzde 100'ü tarafından seçildiğini, Cumhurbaşkanı seçilmek için yüzde 51 oy gerektiğini kaydederek şöyle konuştu:
 
"Yüzde 51, yüzde 100'ü fesh edemez. Yüzde 51, yüzde 100'e üstünlük taslayamaz. Herkes haddini bilecek. Üstün irade millettir. Millet taşeron kullanmıyor, 'Gel bana 5 yıllığına yetkiyi devret, senin egemenliğin bende olsun, ben yöneteyim' olmaz. 5 yıl değil, 5 dakika bile vermeyiz. Egemenlik devredilemez, egemenliğin sahibi millettir. Hiç kendimizi yormayalım, adını koyalım, bu bir tek adam anayasasıdır. Bu anayasa ile içimizden bir kişiye tüm yetkileri vereceğiz. Niye verelim kardeşim. O tek adamsa biz neyiz? illet ne? Demokraside ve çağdaş hukuk devletinde tek adamlık diye bir olay yoktur, olmamalıdır. Beşer şaşar, insanoğlu hata yapar. Tek adama bir devlet kaderini neden emanet etsin? Kim olursa olsun. 15 yıldır hata üstüne hata yapan birisine devlet kaderini emanet edebilir mi?"
 
"15 YILDIR YAPMADIĞI HATA KALMADI"
 
Baykal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 15 yıldan bu yana yapmadığı hata kalmadığını ileri sürerken, "Türkiye'nin Suriye savaşına sürüklenmesi hata değil mi? Bu birilerinin bilgi bakımından yetersiz, teşhis bakımında geçersiz, politika bakımından tutarsız olduğunun bir işareti değil mi? Ne Suriye'yi tanıyorsun, ne kendini biliyorsun. Böyle laflar ve hamasetlerle ülke yönetilir mi?" diye sordu. Deniz Baykal, bu politika sonunda 4 milyon mültecinin ekonomisi, sosyal sorunları ve terör konusundaki etkileri ile Türkiye'nin üzerine yığıldığını ifade ederken, "Allah muhafaza, durduk yerde neden bunu sırtlanmış duruma geldik. Suriye politikası halen bir dış bağımlılıktır ve halen devam ediyor" dedi.
 
"FETÖ'YÜ BAŞIMIZA KİM SARDI?"
 
Baykal, konuşmasında "FETÖ işini kim başımıza sardı?" Emniyet güçlerini, TSK mensuplarını, savcıları, hakimleri ve öğretmenleri bunlara kim emanet etti?" diye sorduktan sonra şöyle devam etti:
 
"Ne istediniz de vermedik?' diyen bunlar değil mi? Bunca vahim hatayı Türkiye'nin başına dert olarak açan bunlar değil mi? Bu sıkıyönetimde sadece kamuda çalışan 97 bin kişinin işine son verildi. Haksız olarak gidenler de var. Yargıya gidebiliyorlar mı, haklısı- haksızı çözülebiliyor mu? 7 aydır böyle gidiyor. Bir büyük hata, bir büyük olay. PKK olayında Oslo'da ve İmralı'da mutabakatlar sağlayıp anlaşmalar yapıp, önce Habur'dan PKK'lı teröristlerin kendi kıyafetleri ile otobüsler üzerinde davul- zurnalı Türkiye'ye girmelerine izin veren, seyyar mahkemeler kurarak getiren, Cumhuriyet savcılarını onların ayaklarına gönderen, onlardan 'Biz Apo'nun talimatı ile buraya geldik' cevabını alan bunlar değil mi? Güneydoğu'da bunlara dokunmayın talimatını askere veren, cephanenin yerleştirilmesine, köprülerin yapılmasına, evlerin işgal edilmesine, odaların içine tuzakların kurulmasına göz yuman bunlar değil mi? Bunun sonucunda sadece Nusaybin'i geri alabilmek için 74 vatan evladımızı şehit verdik. Nusaybin'i kim verdi de geri almak söz konusudur. Bunları yapanlar bunlar."
 
CHP'li Deniz Baykal, 'Ergenekon Davası'nın tümüyle hata ve hukuk skandalı olduğunu, uydurma delil, gizli şahitlerle açılan böyle bir davanın olamayacağını söylediğini, dönemin başbakanın davayı savunduğunu, Genelkurmay Başkanı'nın, 'Terör örgütünün başkanı' diye tutuklandığını hatırlatırken, bu kadar hata yapan bir insana, "Al sana Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihi, geleceği ve her türlü hukuku ile sana veriyorum al bunu istediğin gibi kullan" denilemeyeceğini belirtti. Baykal, Anayasa'nın Türkiye'nin geleceği ve talebiyle ilgili bir mesele olduğuna dikkat çekerken şunları ekledi:
 
"Anayasa değişikliğinin anayasaya aykırılık konusunda hiçbirimizin şüphesi yok. Böylesi önemli bir konuyu bile anayasa mahkemesinden adil bir karar bekleyerek intikal ettirmek gereği mümkün olmuyor. O güven daha şimdiden kaybolmuşsa başkanlık rejimi geldikten sonra ne olacak? Bunları 1 aydır her yerde söylüyorum. Meclise konu gelmeden defalarca bunu anlattım. Bunlardan 1 tanesinden doyurucu cevap gelmedi. Bunlar 'Güçlü Türkiye anayasasıymış' gibi savunuyor. Sıradan konuşup, temenni edip, dua ediyorsun. Hepimiz güçlü Türkiye için dua ediyoruz. Ama bu anayasanın güçlü Türkiye ile bağı ne onu bir anlatsana. Bunlar 'Güçlü Türkiye istiyorsan, buna uyacaksın' tarzında boş sloganlarla milleti avlayacak. Demirel gibi söyleyeyim, 'Tapuyu gaptırmayın' arkadaşlar. Kendi tapunu da kaptırma. Hak senindir, hakkını kimseye verme. Tapu da devletin tapusunu da sakın ha verme. Devletin tapusu senindir. 'Öyle bir tapum yok' diye sakın düşünme, o cebindeki Türkiye Cumhuriyeti kimliğin tapudur. 80 milyon bu ülkenin hem maliki, hem hakimidir. Bu tapu hepimize atalarımızdan kaldı. Devletin tapusunu kimseye kaptırmayın."
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • TBMM'de gergin anlar20 Kasım 2024 Çarşamba 12:20
  • Nasuh Mahruki tutuklandı20 Kasım 2024 Çarşamba 11:35
  • Devlet Bahçeli: Teğmen hararına saygı duyuyorum19 Kasım 2024 Salı 12:00
  • Yenidoğan Çetesi davası sürüyor19 Kasım 2024 Salı 11:35
  • Sülüklerimizi bile çalıyorlar!19 Kasım 2024 Salı 10:41
  • Zafer Partisi: Kaygı ve üzüntüyle takip ediyoruz19 Kasım 2024 Salı 10:32
  • Bursa dahil 66 ilde FETÖ operasyonu19 Kasım 2024 Salı 09:52
  • Babüroğlu'ndan 'Teğmen' tepkisi!18 Kasım 2024 Pazartesi 19:04
  • Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi'nden Tekin'e sert tepki18 Kasım 2024 Pazartesi 12:34
  • Yerel medyanın sorunlarını tartışılacak18 Kasım 2024 Pazartesi 12:26
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43