Trafik Psikoloğu Prof. Dr. Yeşim Yasak: “Trafik ortamdır, davranışlarımız ortama göre uyum sağlar. Beden sağlığımız kadar ruh sağlığımızda önemli. Psikolojik sorunlarımız aracımızı bir silaha dönüştürebilir. Trafikte bir kişinin sorumsuz davranışı bir başka kişinin canını alabilir.” dedi.
“SÜRÜCÜ BELGESİ ALMAK KOLAY OLMAMALI”
Prof. Dr. Yasak toplum olarak sürücü belgesi almaya bakış açımızı değerlendirdi. 18 yaşına gelen herkesin sürücü belgesi alması zorunluymuş gibi davranıldığını söyleyen Trafik Psikoloğu şöyle devam etti:
“Sürücü belgesi alabilmemiz için algımızın, yeteneklerimizin, refleksimizin belli bir düzeyde olması gerekiyor. En önemlisi kendimizi değerlendirebilme olgunluğuna sahip olmamız gerekmekte. Sürücü belgesi, kişiliğinin oturduğunu, bireyin olgun olduğunu ve trafikte gerekli kurallara uyacağını gösterir. Stajyer sürücü uygulaması bu noktada çok önemlidir. Bireyin sürücü belgesini almaya hak kazanmadan önce o belgeyi hak edip hak etmediğini bu dönemde göstermesi gerekiyor. Almanya ve Avusturalya’da stajyer sürücüler kırmızı ışıkta dahi geçtiklerinde hemen bir takım testlere tabi tutuyorlar ve sürücüyü farkındalık eğitimine göndererek kendisini görmesi ve tanımasını sağlıyorlar.”
“TOPLUMU GERMEMEK LAZIM”
Prof. Dr. Yeşim Yasak, sıklıkla tartışılan sürücü belgesi olanları belirli aralıklarla sağlık kontrolleri ve testlerden geçirmenin faydalı olmayacağını da aktardı. Bunun yerine denetimleri düzenli yapmanın önemine vurgu yapan Yasak, “Sürücüleri sürekli sağlık kontrolleri ve testler ile kontrol ederek toplumu germemek gerekir.” dedi ve ekledi:
“Sürücü belgesi alanları her sene ya da belli aralıklarla testlere tabi tutmak bireyleri gerecektir. Çözüm sürücüleri devamlı testlere tabi tutarak değil denetimleri düzenli olarak yaparak olur. Çünkü her yıl milyonlarca kişinin psikolojik ve sağlık testlerinden geçmesi gerçekçi değil. Ülkemizde sağlık muayeneleri sadece belge imzalatmaktan öteye gitmiyor. Sürücü belgesi almadan önce sağlık ve psikolojik testlerin kurallara uygun bir şekilde yapılması gerekiyor. Daha sonra trafikte yapılacak denetimler, sürücünün trafikte aldığı cezalar ve yaptığı hatalar ile değerlendirilmesi gerekir.”
“BEDEN KADAR RUH SAĞLIĞIMIZ DA ÖNEMLİ”
Ayrıca, “Bedenin hasta ise ruhun, ruhun hasta ise bedenin de hastalanır” diyen Trafik Psikoloğu Yasak, sözlerine şöyle devam etti:
“İnsanların, depresif rahatsızlığı olan bireylerden kaçma eğilimi var. Bu nedenle insanlar psikolojik sorunlarının üzerine maalesef gitmiyorlar ve fiziksel rahatsızlıklarına verdikleri önemi psikolojik rahatsızlıklarına vermiyor. Sağlık sorunlarına bir bütün olarak bakmamız gerekiyor. Sadece bedenen değil ruhsal sağlığımız da önemli. Bedenimiz ne kadar sağlıklı olursa olsun ruhumuz hasta ise çabuk öfkelenir ve çevremize tahammülümüz azalıp başkalarına zarar verebiliriz.” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.