• BIST 9771.16
  • Altın 2725
  • Dolar 33.9708
  • Euro 37.6168
  • Bursa 19 °C
  • İstanbul 21 °C
  • Ankara 16 °C

Sıcak hava kalbe iyi gelmiyor

Sıcak hava kalbe iyi gelmiyor
Yaz mevsimi, kalp sağlığını en çok etkileyen faktörlerden biri...

Yaz mevsimi, kalp sağlığını en çok etkileyen faktörlerden biri. Kalp hastalarının sıcak havalarda daha dikkatli olması gerektiğini belirten Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nevrez Koylan, “Hiç şüphesiz sıcak havalar kalbimize iyi gelmiyor, en çok da kalp hastalıkları olan kişilere. Ancak sağlıklı bir yaz için bazı basit önlemlerle kalbimizi serin tutmanın pek çok yolu var” açıklamasında bulundu.

Yaza yavaş yavaş merhaba derken sıcak havalar kendini göstermeye başladı. Havadaki yüksek sıcaklık yüzünden vücudun kendi iç ısısını korumak için daha fazla uğraştığını ve bunun sonucunda kalp, akciğerler ve böbrekler üzerine daha çok yük bindiğini söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nevrez Koylan, “Kuşkusuz yaz deyince pek çoğumuzun kendini her daim dışarı atası olsa da günün belirli saatlerinde dikkatli olmakta fayda var” dedi.

Prof. Dr. Nevrez Koylan; koroner kalp hastalığı, kalp yetersizliği, hipertansiyon ve ritim bozukluğu olan kalp hastalarına yaz mevsimini rahat atlatabilmeleri için önerilerde bulundu:

Koroner kalp hastalığı

Eğer koroner kalp hastalığı nedeniyle nitrat spreyi veya nitrat tipi bir ilaç kullanılıyorsa, dikkatli olmakta fayda var. Nitratlar damarları hızla genişlettikleri için tansiyon düşürücü bir etkiye sahipler. Bu durum sıcakta sıvı kaybıyla birlikte bayılmaya bile yol açabiliyor. Ayrıca yine sıcak ortam ve sıvı kaybı, kanın yoğunlaşması sonucunda kalp krizlerinin artmasının önemli bir nedeni.

Kalp yetersizliği

Kalp yetersizliği olan kişiler mutlaka serin yerlerde bulunmalı. Ağır kalp yetersizliğinde hastanın aldığı sıvıyı da kısıtlı tutmak gerekebiliyor. İdrar sökücü ilaç kullananlarda halsizlik ve ayağa kalkarken baş dönmesi gibi vücutta sıvı azalmasına yönelik belirtiler gözlemlenirse ilaçlar doktor tarafından yeniden düzenlenebilir. 

Hipertansiyon

Hipertansiyonlu hastalarda sıcak ortamların ve sıvı kaybının iki yönlü etkisi var. Öncelikle, sıvı kaybının ortaya çıkması ve idrar sökücü tansiyon ilaçlarının da bu durumu hızlandırmasıyla birlikte vücut sıvı kaybını engellemek için, damarları büzen ve tansiyonu yükselten mekanizmaları devreye alıyor. Bunun sonucunda tansiyon yükseliyor ve özellikle ayağa kalkarken ani tansiyon düşmeleri ve sersemlikler ortaya çıkabiliyor. Tansiyon belirgin şekilde dalgalanıyor ki bu da kalp krizi ile inme riskini ciddi oranda artırıyor. 

 Ritim bozuklukları

Yaz ve kalp hastalıkları hakkında dikkat edilmesi gereken konulardan biri de ritim bozuklukları. Terlemeyle birlikte vücuttan potasyum ve magnezyum gibi minerallerin atılması bu minerallerin vücutta azalmasına neden oluyor. Bu durum da özellikle kalp hastalarında çarpıntıyı ve hayatı tehdit eden ritim bozukluklarını tetikliyor. Sağlıklı bireylerde de yaz aylarında çarpıntı şikayetlerinde artış gözleniyor. Uzun süren ve sık tekrarlayan bu çarpıntılar günlük yaşamı da etkiliyor. Eğer çarpıntıyla birlikte tansiyon düşmesi ve bayılma gibi şikayetler de olursa mutlaka doktora başvurulmalı.

Serin kalmak için 10 öneri

Bol sıvı alın. Sıvı almanın en iyi yolu su içmektir bu yüzden zararlı içeceklerden kaçının. Kahve, çay ve enerji içecekleri gibi kafeinli içeceklerde ölçülü olmaya çalışın. 

Sıvı alımının kısıtlandığı ağır kalp yetersizliği veya böbrek yetersizliği gibi bir durum varsa, alınacak sıvı miktarı açısından doktorunuzun görüşünü alın. 

Kan basıncını artırabileceği ve kalp yetersizliği bulgularını kötüleştirebileceği bilinen soda ve maden sularını ölçülü tüketin.

Salata ve zeytinyağlı sebzeler gibi soğuk yemekleri tercih edin. Hem sıvı içerikleri fazladır hem de iyi birer vitamin ve mineral kaynağıdır.

Evinizi serin tutun. Evdeki lambaları ve ısı yaratabilecek diğer elektrikli cihazları da sadece gerektiğinde kullanın.

Oturmak ve özellikle de uyumak için evin en serin bölgesini tercih edin. 

Hafif, bol ve terlemeye engel olmayan doğal kumaşlardan giysiler giyinin. 

Denize sabah 11.00’den önce ve öğlen 15.00’ten sonra, mümkünse aç olarak girin. 

Gölgede olsanız da bir güneş koruyucu kullanın, şapka takın ve su içmeyi sürdürün. 

Aşırı fiziksel egzersizlerden kaçının. 

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Gülmenin ilişkiler üzerindeki etkileri06 Eylül 2024 Cuma 15:29
  • Batı Nil Virüsü yeni tehlike mi?06 Eylül 2024 Cuma 15:15
  • Uzmanından uyku keki uyarısı06 Eylül 2024 Cuma 12:02
  • İlişkilerde bağımlılık nedir?06 Eylül 2024 Cuma 11:58
  • 'Kadınsal sorun' deyip geçmeyin06 Eylül 2024 Cuma 11:07
  • Stres saç beyazlatıyor06 Eylül 2024 Cuma 10:43
  • Gözden kaçan sinsi hastalık: Hidrosefali05 Eylül 2024 Perşembe 11:43
  • Çürük deyip geçmeyin05 Eylül 2024 Perşembe 11:32
  • Diş bakımınızı ihmal etmeyin04 Eylül 2024 Çarşamba 14:36
  • Otizmli çocuklar için okul öncesi öneriler04 Eylül 2024 Çarşamba 12:18
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0224. 408 35 78- Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0224.408 35 78