CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, IŞİD konusunda hükümetin karnesinin kırık olduğunu söyledi. Türkiye'den 21 Ekim 2015 tarihi itibariyle 70 ilden 1.050 militanın IŞİD'e katıldığını belirten Kılıçdaroğlu, "Eğer bir terör örgütü 70 ilden militan gönderebiliyorsa Suriye'ye, oturup düşünmek lazım. Nasıl oldu da 70 ilde bunlar örgütlendi?" diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) partisinin grup toplantısında konuştu.
Rus savaş gemilerinin Boğaz'dan geçerken, birisinin omzunda füzeler olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Eğer bu füze bilinçli olarak askerin omzuna konulmuşsa, bu Türk halkına yapılmış en büyük saygısızlıktır ve bunu asla kabul etmeyiz. Bunu yapan Rus yöneticilerin de oturup düşünmesi lazım. Biz savaş meydanlarında bu ülkenin bağımsızlığını sağladık. Birileri bize Türkiye Cumhuriyeti'ni altın tepsi içinde ikram etmedi. Görüntüyü bu noktaya taşımak, krizi bu noktaya taşımak, Türk halkını tehdit etmek asla doğru değildir. Rus halkıyla bir sorunumuz yok. Ama yöneticilerin oturup sağduyuyla düşünmesi gerekiyor. Bunu yaptığımız zaman Türkiye bu krizi aşar." diye konuştu.
IŞİD konusunda hükümetin karnesinin kırık olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "21 Ekim 2015 tarihi itibariyle 70 ilden 1050 militan IŞİD'e katıldı Türkiye'den. Eğer bir terör örgütü 70 ilden militan gönderebiliyorsa Suriye'ye, oturup düşünmek lazım. Nasıl oldu da 70 ilde bunlar örgütlendi? Defalarca söyledik. Musul başkonsolosluğumuzu bunlar işgal ettiler. Oradakileri esir aldılar. IŞİD terör örgütü demekten kaçındılar, her seferinde kaçındılar. Bugün Türkiye'nin başına bela oldu. Sadece o mu, bir PKK belası vardı, şimdi bir de bu çıktı. Orada da yanlış yaptılar, yanlış yol izlediler. Onu da söyledik. "Yanlış yapıyorsunuz" dedik. Bu yanlış Türkiye'nin başını belaya sokar dedik. "Siz bilmezsiniz" dediler. "Biz çözeceğiz" dediler. Doğu, Güneydoğu'da terör örgütü bütün şehirleri silah deposu yaparken, bunlar valilere talimat verdi, "Sakın dokunmayın" diye. Şimdi şehitlerimiz geliyor. Kim yönetiyor bu ülkeyi? 13 yıldır kim yönetiyor? Türkiye yanlış, kötü yönetiliyor. Gelen şehitler, gözyaşı döken annelerin sorumluluğu kime ait? Bütün bunları ne diye yapmışlardı? Suriye'de demokrasi yok diye yapmışlardı. Sen önce kendi ülkene bak, senin ülkende demokrasi var mı? Kendi ülkene bak önce."
'SENİN İÇİN NAMUS VE ŞEREF KAVRAMI NE DEMEK? ÇIK ANLAT DA ÖĞRENELİM'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yüzde 51 oyla seçildiğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Cumhurbaşkanı oldu. Bireysel olarak da parti olarak da cumhurbaşkanlığı makamına hep saygı gösterdik. Neden? Şunu söylemişti. Parlamentoya geldi milletvekilleri önünde yemin etti. Ne dedi? "Tarafsızlığım konusunda namusum ve şerefim üzerine and içerim, tarafsız davranacağım" dedi. Şimdi tarafsız davranmıyor. Suriye konusunda bizim ne dediğimizi anlamadan tıpkı Rus uçağında olduğu gibi 10 dakika önce başka, 10 dakika sonra başka, bizi suçladı. Ana muhalefet partisini suçladı. Cumhurbaşkanı isen otur oturduğun yerde, cumhurbaşkanı değilsen çıkarsın karşıma. Bu kadar açık. Namus ve şeref kavramı bu toplum için çok önemlidir. İmbikten süzülmüştür bu iki kavram, namus ve şeref kavramı. O kadar ki, çocuklarımıza şeref adını veriyoruz. Bir kişi çıkıp parlamentoda bütün milletvekillerinin önünde, 78 milyon insanın huzurunda "Tarafsız davranacağıma dair namusum ve şerefim üzerine and içerim" dedikten sonra namus ve şeref kavramını çöp sepetine atıp tarafsızlığını korumazsa, söyleyecek çok şeyim var daha. Kendisine okuma yazma bilmeyen bir vatandaşın bile anlayacağı dilde bir soru sormak istiyorum. Sayın Erdoğan "Senin için namus ve şeref kavramı ne demek? Çık Allah aşkına anlat da öğrenelim."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.