Marmara Üniversitesinden Bilişim Uzmanı Doç. Dr. Şevki Işıklı üniversitede yaptığı konuşmada teknoloji ile beraber gelecekteki insanın süper insan olabileceğini öne sürdü. Doç. Dr. Işıklı: “Bugün insanlık, yedinci nesil bilgisayarları, 4. nesil interneti yaygın olarak kullanıyor. Öngörülebilir yakın gelecekte kuantum bilgisayarlar, kuantum şifreleme ve veri aktarma teknolojileri ellerinin altında olacak. Fakat insanlar hala aynı mı kalacaklar? Hegel’in bir sözü var, “İnsan zihni eşyayla girdiği diyalektik ilişkide dönüşür, bir üst aşamaya geçer” diye. Teknolojiyle girdiğimiz ilişki, bu sefer farklı bir sonuç doğurmak üzere”dedi.
Gelecekte İkinci Nesil İnsanlar
Teknolojik destek, donanımın gelecek nesilleri yeni bir türe dönüştüreceğini belirten Doç. Dr. Işıklı şunları söyledi: “Gelecekte yeni bir tür insanla karşı karşıya kalabiliriz. Bunlara “ikinci nesil insanlar” diyoruz. Mağaralardan çıkıp Afrika’dan tüm dünyaya yayılan 122 bin yıllık modern insanlık, birinci nesildi. Aynı bedeni, aynı duyu organlarını, aynı araç gereçleri kulandılar aşağı yukarı. Bedenlerini, zihinlerini ve yaşamlarını tümüyle değiştirecek mutasyonel bir devrim yaşamadılar. Bizler, şuan çevrenizde gördüğünüz tüm insanlar birinci nesiliz. Yunus’un dediği gibiyiz: “Biraz et ve kan, biraz da can”. Mobil ve giyilebilir teknolojiler taşısak da, göz ve böbrek gibi yapay organlara kavuşmuş olsak da aynı insanız. Yemek yiyip çoğalıyoruz, ortalama bir asra yakın yaşayıp ölüyoruz. Kazalar, hastalıklar, stres ve yaşlanma bizlerin başlıca ölüm nedenleri. Çok kaliteli bir yaşam sürdüğümüz de söylenemez. Birbirimizi yiyip duruyoruz. Kısacak ömrümüzü de gönlümüzce yaşayamıyoruz.
Mutant İnsanlar mı geliyor?
Gelecek olan ikinci nesil insanlar ise muhtemelen birer mutant olacağının altını çizen Işıklı: “Bu insanlar birer biyonik olacaklar. Daha hızlı düşünecek, daha hızlı koşacak, daha yükseğe sıçrayabilecekler. Hastalıklara, yaşlanmaya ve darbelere karşı dayanıklı olacaklar. Yorulmayacaklar örneğin, bizim günlerce uğraştığımız işleri, beyin ve bedenlerine entegre edilmiş yapay zeka ve yapay organlarla daha kısa sürede yapacaklar. Uykuya, açlığa, sıcak ve soğua karşı onlarca kez daha dayanıklı olabilir bu süper-insanlar. İnsanlık, üst-insan seviyesinde bu süper biyoniklerle temsil edilecek.”
Kalıtsal Hastalıklara Önlem Alınabilecek
DNA çözümlemesini içeren GENOM projesine vurgu yapan Bilişim Uzmanı Işıklı sözlerine şöyle devam etti: “Genom projesi tasarım bebekleri gerçeğe dönüştürmeye başladı. Canlıların türsel çokluğunu ve çeşitliliğini açıklayabilmenin o kadar da zor olmadığı görüldü. Sadece 22 bin gen taşıdığımız ortaya çıktı. 29 harfle tüm kitapları yazabildiğimiz, 108 elementle fiziki evreni inşa edebildiğimiz gibi, 22 bin genle canlılığı yeniden oluşturabiliyoruz. Kalıtsal hastalıklara karşı önlem alınabilecek. Zayıf genler, henüz embriyo oluşmadan elimini edilerek saf dışı bırakılabilecek. AIDS ve kanser gibi çaresiz hastalıklara yapay zeka destekli genetik farmakoloji tarafından kesin çareler bulunabilecek. 80’li yaşlarda organ yetmezliğinden kaynaklanan ölümler önlenebilecek. Beyin faaliyetlerini artırıp hızlandıracak ilaçlar; şimdiden stresi, depresyonu ve zeka yetmezliğini önleyebiliyorlar.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.