Katolik Kilisesi lideri ve Vatikan Şehir Devleti Başkanı Papa Francesco, din devletlerinin sonunun kötü olduğunu, laik devletin din devletlerinden daha iyi bir yapı olduğunu söyledi.
Belçika'da yayımlanan Katolik "Tertio" dergisine konuşan Papa Francesco, bugün Avrupa'da görülen savaş karşıtlığının samimi olmadığını savundu.
Dünya savaşlarının ardından "Savaşa hayır" sloganı etrafında Avrupa siyasetinde etkin bir rol oynamaya başlayan siyasi anlayışla ilgili bir soru üzerine Papa Francesco, politikalarını bu anlayış etrafına kuran eski liderlerin samimi davrandıklarını belirterek, şunları söyledi:
"Avrupa, geçmişte 'Savaşa hayır!' sözünü samimi olarak söylemişti. (Eski Fransa Başbakanı Robert) Schumann, (İtalya'nın ilk başbakanı Alcide) De Gasperi, (Eski Batı Almanya Başbakanı Konrad) Adenauer bunu samimiyetle söylemişti. Fakat sonrasında... Bugün lider kalmadı; Avrupa'nın liderlere ihtiyacı var, ileri doğru adım atacak liderlere..."
Papa, "Dilimiz 'Savaşa hayır' derken bir yandan da silah üretip satıyoruz, hem de birbiriyle savaşan taraflara satıyoruz" diye konuştu.
"Bütçe sorunu yaşayan devletlerin bütçelerini denkleştirmek için savaşa girdiğini" öne süren ekonomi teorilerinden bahseden Papa, "Zenginlik sağlamak için en kolay yollardan biri. Fakat bedeli çok ağır: Kan!" eleştirisinde bulundu.
Papa Francesco, terörün din bağlantısıyla ilgili bir soruya yanıt verirken de "Hiçbir din savaş ilan etmez. Bunu ancak bazı deformasyonlar yapabilir. Tüm dinlerde köktenci gruplar vardır. Hepsinde. Bizimkinde de. Ancak bunlar, kendi dinlerini deforme eden, kendi dinlerine hastalık yayan küçük gruplar" diye konuştu.
'Din devletlerinin sonu kötü olur'
Derginin, Belçika'da dinin kamusal hayattan çıkarılmasıyla ilgili bir sorusuna Papa'nın cevabı ise şöyle oldu:
"Bir sağlıklı laiklik vardır, örneğin devletin laikliği. Genel olarak, devletlerin laik olması iyi bir şeydir, inanç üzerine kurulu olmasından daha iyidir çünkü dini devletlerin sonu kötü olur. Ancak laiklik ile laisizm arasında fark var. Laisizm fizik ötesine kapıları kapar... Ancak fizik ötesine açık olmak insanın özünde vardır."
Papa, medyanın toplumsal rolü konusundaki bir soruyu da yanıtladı ve iletişim kurumlarının "toplumun inşasında" önemli bir yeri olduğunu ancak kamuoyunu yanlış yönlendirecek dezenformasyondan kaçınmaları gerektiğini söyledi.
Katoliklerin ruhani lideri bu konuda, "Herhangi bir durum karşısında gerçeğin yalnızca bir kısmını söyleyip diğer kısmını söylememek dezenformasyondur. Dezenformasyon muhtemelen bir basın organının yapabileceği en büyük kötülüktür" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.