CHP Bursa İl Başkanı Şadi Özdemir AKP iktidarının eğitim alanında sınıfta kaldığını belirterek, özellikle Bursa'da ciddi sorunların yaşandığına dikkat çekti. Özdemir, Suriyeli öğrencilere pek çok ayrıcalık tanındığını ancak devletin kendi vatandaşından kayıt parası, kağıt, temizlik malzemesi gibi taleplerde bulunduğunu ifade ederek; "Eğitim, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin her bir vatandaşı için yasal bir haktır. Devlet bunu vatandaşından tek bir kalem bile talep etmeden yapmak zorundadır" dedi.
CHP Bursa İl Başkanı Şadi Özdemir AKP iktidarının eğitim alanında sınıfta kaldığını belirterek, özellikle Bursa'da yaşanan sorunlara ilişkin açıklamada bulundu. Özdemir, AKP iktidarının eğitim sistemini 15 yılda işlemez hale getirdiğine dikkat çekerek; "Bu konuda da her yıl sınıfta kaldıkları ortada. Her yıl müfredatın değiştiği, Atatürk'ün, ilke ve devrimlerinin müfredatlardan çıkarılmaya çalışıldığı bir eğitim sistemi var. Müfredatın her yıl değişmesi, her yıl yeni ders kitapları basılması anlamına geliyor. Paraları ödenen kitaplar çöpe gidiyor. Birilerine para kazandırıldığını anlamak zor değil" dedi. Eğitim alanında yaşanan sorunlara son yıllarda Suriyeli mültecilerle ilgili yanlış uygulamaların getirdiği problemlerin de eklendiğini belirten Özdemir; "Özellikle Bursa'da yüzünü hiç göremediğimiz İl Milli Eğitim Müdürü'nün uygulamaları, velileri isyan ettirmektedir. Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü Suriyeli öğrencilere ilişkin 17 Ağustos 2017 tarih ve 17387293-235-E.12376545 sayılı İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderdiği talimatla, Suriyeli öğrencilerin istedikleri okula adres şartı aranmaksızın kaydedilmelerini, bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmesini istemiştir. Çocuklarını istedikleri okula kaydettiremeyen aileler, Suriyeli ailelere tanınan bu ayrıcalığa haklı olarak tepki göstermektedir. Bunlara ilaveten öğrenciler İmam Hatip Okullarına gitmeye de dolaylı olarak zorlanmaktadır. Bursa'da 34 bini aşkın 9. Sınıf kontenjanından 10 bini bile bulmayan bir rakam Anadolu Lisesi kontenjanıdır. Düz lise okumak isteyen öğrenciler, puanları yüksek olmasına rağmen Meslek Lisesi ya da İmam Hatip tercihi arasında sıkıştırılmakta, hatta Meslek Liselerinin bile kontenjan sayıları düşürülerek İmam Hatip okulu dayatılmaktadır. Yine, emsal artışı nedeniyle yıkılan okulların öğrenci ve öğretmenleri, evlerinden çok daha uzak yerlere inşa edilen okullara gitmek zorunda bırakıldılar " değerlendirmesinde bulundu.
TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
"Okula kayıt olabilmek için gerekli olan belgelerin yanında istenen kağıt, temizlik malzemesi gibi talepler, büyük zorluk içinde çocuk okutmaya çalışan insanları çileden çıkarmaktadır" diyen Şadi Özdemir, bu konuda çok sayıda şikayet aldıklarını ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı: "Kayıt parası istendiği iddiaları da insanı hayrete düşürüyor. Eğitim, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin her bir vatandaşı için yasal bir haktır. Devlet bunu vatandaşından tek bir kalem bile talep etmeden yapmak zorundadır. Suç işliyorlar. Devlet okuluna gidenler zaten işçi, memur çocukları. Halkımız, garibanın parasına böylesine göz diken, devletin bütün kurumlarının işleyişini liyakatsiz idarecilerle bitiren, okulları bile ticarethaneye dönüştüren bu zihniyetten bir gün mutlaka bu yapılanların hesabını soracaktır. Bursa İl Milli Eğitim Müdürü, görev aldığı süre boyunca velilerden, öğrenci ve hatta öğretmenlerden yükselen çığlığa kulaklarını tıkamış, bir kukla gibi masasında oturmaktan, talimat beklemekten başka hiçbir iş yapmamıştır. İl Milli Eğitim Müdürlüğü gibi bu kadar önemli bir görevin, bu ellerde olmasından büyük üzüntü duyuyoruz. Bursa'daki eğitim sorunlarında öğrenci ve velilerimizden yana bir mücadele içinde olacağımızı bilsin. Bu sorunların takipçisi olacağız. Yaşanan bütün sorunlara rağmen 2017-2018 Eğitim-Öğretim döneminde tüm öğrencilerimize Atatürk ilke ve devrimlerinin ışığında, başarılı bir eğitim yılı diliyorum. Bütün ümidimizin onlar da olduğunu unutmasınlar."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.