Oruç binlerce yıldır farklı toplumlarda farklı inanç ve dinler arasında var olan bir uygulamadır. Eski büyük filozoflar, düşünürler ve şifacılar sağlık ve tedavi amacıyla orucu kullanmışlardır. Örneğin Hipokrat, Platon, Sokrates, Aristo ve Galen gibi düşünürlerin hepsi orucun faydalarından bahsetmişlerdir.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Araştırma Merkezi öğretim üyesi Doç.Dr. Mağfiret Abduveli, orucun yaşam süresini arttırdığını ve geleneksel tıp uygulamalarının en önemli tedavi yöntemlerinden birisi olduğunu açıkladı.
Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesinde doğan ve doktorasını Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'daki Birleşmiş Milletler Üniversitesi,Tamamlayıcı Tıptan mezun olarak yapan Doç.Dr. Mağfiret Abduveli, eski tedavi sanatlarında orucun, canlandırıcı ve gençleştirici bir güç olarak tanımlandığını belirtti.
Batı tıbbının önemli bilim insanlarından Paracelsus'un , "oruç içinde doktor olan büyük bir tedavidir" diye ifade ettiğini söyleyen Abduveli, orucun uygulama şekli, toplumların dini inanışlarına ve kültürlerine göre farklılık gösterdiğini vurguladı.
Mağfiret Abduveli " İslam, Budizm, Hinduizm, Hristiyanlık, Yahudilik, Gnostisizm, Güney ve Kuzey Amerikan yerlileri gibi inanan çoğu insan, ruhun saflaşması veya ruhi derinliklere inmek amacıyla oruç tutarlar. Binlerce yıllık geçmişi olan Yoga uygulamalarında da oruç bu amaçla kullanılmaktadır.Binlerce yıldır orucun şifa için doğal bir yöntem olduğuna inanılmaktadır. Bugüne kadar gelen, Ayurveda antik şifa uygulamalarında da bir tedavi olarak oruç önerilmektedir. Oruç, ABD'de 1700'lerden bu yana doktorlar tarafından hastalıkların tedavisi amacıyla kullanılmaktadır. En eski geleneksel tıp uygulamalarına sahip olan Uygur geleneksel tıbbında da oruç hastalıkların tedavisinde asırlardır kullanılmaktadır. Bu uygulamaların İslam öncesi mi yoksa İslam sonrası mı başladığı net olarak bilinmemektedir. " diye konuştu.
RAMAZAN ORUCUNUN İNANILMAZ FAYDALARI
İslam'da oruç uygulamasının diğer dini inançlardan ve diyet programlarından farklı olduğunu belirten Abduveli, "İslam dininde oruç diğer dinler ve inançlardan farklı olarak yeterli ve dengeli beslenmeye önem vermektedir. Ramazan boyunca ölçülü bir şekilde tüm gıdaların yenilmesi serbesttir. Herhangi katı bir diyet programı gibi değildir. Yapılan çalışmalarda genel olarak Ramazan boyunca Müslümanların kalori alımı, besinsel gereksinim rehberlerine göre biraz düşük olduğu tespit edilmiştir. Yine yapılan bazı çalışmalarda %30 - 40 kalori kısıtlamasının, yaşam süresini artırdığı gösterilmiştir." dedi.
Orucun kan şekeri, LDL kolesterol, trigliserit, insülin seviyelerini, kan basıncını düşürdüğünü ifade eden Mağfiret Abuveli, " Bu durum hafif-orta tip II diyabet, obezite ve esansiyel hipertansiyon için ideal bir öneridir. Ayrıca kalp hastalıkları ile diyabet riskine karşı koruma sağlar.Orucun psikolojik etkileri de vardır. Ramazanda oruçlu kişilerle yapılan birçok bilimsel çalışmada stres düzeylerinin düştüğü, kendini gerçekleştirme ve öfke kontrolünün daha yoğun olduğu görülmüştür. Bu dönemde kişisel düşmanlık ve suç oranı azalır. Çünkü Müslümanlar, "Oruçluyken biri sana iftira ederse veya sataşırsa, ben oruçluyum diye cevap ver" diyen Hz. Muhammet'ten (SAV) öğüt alırlar. Ramazan ayında oruç tutanlar barış ve huzur içinde yaşarlar. " diye konuştu.
"Yağ dokusu toksinler için en sık depolanma yeridir." diyen Abduveli, " Bu doku oruç sırasında kullanılan ana enerji kaynaklarından birisidir, yağ dokusu yıkıma uğradığı zaman bazı toksinler salınır ve karaciğere gönderilir. Karaciğerin faz I ve II detoksifikasyon sistemi bu toksinleri işler. Yediğimiz birçok işlenmiş gıda, hücrelerin içindeki toksinler gibi uzun zamanda vücudumuz tarafından saklanabilen kimyasallar içerir. Oruç bu toksinleri temizlemek için vücudumuza yardım eder." ifadelerini kullandı.
Abduveli, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çalışmalarda, oruç esnasında insan büyüme hormonunun, kan değerlerinin arttığı görülmüştür. Bu hormon, yüksek seviyelerde yağ yakımını ve kas yapımını kolaylaştırır ve sayısız faydaları vardır. Ramazan bağımlılıkları yenmek için mükemmel bir fırsat sağlar, kendine hâkim olmayı öğretir. Oruç, bağışıklık fonksiyonunu artırır, virüsler, bakteriler gibi yabancı işgalcilere karşı daha büyük ve iyi yanıt sağlar. Bir çalışmada, açlığın kanser hücrelerini öldürdüğü ve bağışıklığı artırdığı ortaya çıkmıştır. Oruç sırasında, CRP (C-reaktif protein) ve ESH (eritrosit sedimentasyon hızı) gibi vücudun inflamatuvar belirteçleri düşer. Bu nedenle, oruç romatoid artrit (RA) tedavisi için popülerlik kazanmıştır. Oruç; birkaç gün içinde romatoid artritli hastalarda, eklem ağrısı, şişlik, sabah tutukluğu ve diğer romatizmal belirtilerde önemli bir azalmaya neden olur."
RAMAZANDA YEMEK ÖNERİLERİ
Doç. Dr. Mağfiret Abuveli, ramazanda yemek önerilerinde de bulundu. İşte öneriler :
-İftar esnasında önemli bir rahatsızlığınız yoksa bol su eşliğinde normal günlük yemeklerinizi yiyebilirsiniz.
-Her türlü meyve, meyve suyu, taze sebzeler, salatalar yenilebilir.
-Hafif ve lifli yemekleri özellikle tavsiye ediyorum.
-Sahurda ise yoğurt, süt, hurma, üzüm, incir, yumurta, yulaf ezmesi, avokado, salata ile chia tohumu gibi besin ve meyveler insanı tok tutar.
-Susuzluğu önlemek için hünnap ve anason tohumu çayı, kimyon çayı. Altın çilek suyu ya da çayı ile 1 kaşık bal ve nane çayı son derece faydalıdır.
-Acı-tatlı yemekler, tuzlu yemekler, kahve, çay, turşu, tuzlu peynir, gazlı içeceklerden uzak durmalı ve güneş ışığına maruz kalınmamalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.