• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Bursa 9 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 12 °C

Kumar bağımlılığında yaş düşüyor!

Kumar bağımlılığında yaş düşüyor!
Artık kadınlarda da görülüyor...
Kumar bağımlılığında başlangıç yaşının 15'e kadar düştüğüne dikkat çeken uzmanlar, bir dönem daha çok erkeklerde görülen bağımlılığın artık kadınlarda da görüldüğünü söylüyor. Uzmanlara göre mutlaka psikiyatrik bir hastalıkla seyreden kumar bağımlılığının en büyük sebeplerinden biri depresyon.
 
 
 
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Gül Eryılmaz, kumar bağımlılığının başlangıç yaşının 20'li yaşların altına kadar düştüğüne dikkat çekti.
 
 
 
 
Başka hastalıklar eşlik ediyor
 
 
 
Kumar bağımlılığında mutlaka psikiyatrik bir hastalığın eşlik ettiğini belirten Doç. Dr. Gül Eryılmaz, şunları söyledi: "Özellikle ergenlikte dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğun kumar bağımlılığıyla çok yakın bir ilişkisi vardır. Yani kumar bağımlılığında başka psikiyatrik hastalıklar da çok sık görülmektedir. Alkol ve madde bağımlılığı çok sık gözükmektedir. Özetle ikincil bir hastalık da çok sık gözükmektedir o yüzden kumar bağımlılığı tedavisi, bütüncül olarak ele alınması gereken bir hastalık grubudur. Obsesif Kompulsif dediğimiz takıntı bozukluğu çok sık gözükmektedir. O nedenle bu bozuklukların tedavi edilmesi, bağımlılığın tedavisine katkıda bulunmaktadır. Bu hastalıklar tedavi edilmediği sürece de tedavi eksik kalacaktır."
 
 
 
 
Kumar bağımlılığının başlangıç yaşı, 20'li yaşların altı
 
 
 
Ülkemizde kumar bağımlılığının giderek artan bir hastalık olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Gül Eryılmaz, "Bu rahatsızlıkta en önemli faktörlerden bir tanesi; başlangıç yaşı genellikle 20'li yaşların altındadır. Ergenlik dönemi, kumar bağımlılığın başlangıç ve gelişimi açısından önemli bir dönemdir. Ergenlerin bu anlamda daha dikkatli olması, hem ailelerin hem de kendilerinin bilgilerinin olması gerekmektedir. Başlangıç yaşı 15 ile 19 yaşına kadar düşmektedir. Çoğu kumar bağımlılığının başlangıç yaşı bu civardadır. Genellikle erkeklerde fazladır ama son yıllarda kadınlarda da giderek artmaktadır. Değişen dünya düzeni ile ilgili olabilir ya da ulaşılabilirliğin kolaylığın ile ilgili birçok neden söylenebilir" dedi.
 
 
 
 
 
Bağımlılık irade sorunu değil, bir hastalık
 
 
 
Bağımlılığın bir beyin hastalığı olduğunu belirten Doç. Dr. Gül Eryılmaz, şunları söyledi:
 
"Bağımlılık beyni ilgilendiren bir hastalıktır. Her ne kadar bize gelen hastalarımız ve ailelerimiz bir irade sorunu olarak tanımlasalar da 'Bu hastanın iradesi yok, kendine sahip olamıyor' ya da kendilerini 'Artık ben iyileştim, farkındayım, kendi iradem güçlüdür' şeklinde tanımlasalar da bu bir irade sorunu değil, bir hastalık olarak kabul edilmektedir. Hem psikolojik hem de biyolojik nedenleri vardır. Beyindeki bazı kimyasallardan kaynaklanan nedenlerle ya da bazı psikolojik sorunlar nedeniyle de bu hastalık oluşabilir. Hatta bazı ilaçların yan etkisi olarak da karşımıza çıkabilmektedir. Yani bir hastalığın tedavi sürecinde de hiç olmayan bir şekilde böyle bir hastalığa yakalanabilir. Dolayısıyla bağımlılığın nedenleri birçok nedenle ilişkilendirilebilir. Niye özellikle altı böyle çizilmektedir? Çünkü bu faktörler ortaya çıkarılıp tedavi edilirlerse ancak o zaman bu hastalığın tedavisi mümkündür diyebiliriz. Tedavisi olan bir hastalık grubudur ama nedenlerinin iyi araştırılması belki de birçok faktör bir aradaysa bütün faktörlere yönelik de ayrı ayrı tedavileri hem kişisel terapi hem aile terapileri hem de beyindeki o rahatsızlık anlamında yapılabilir" diye konuştu.
 
 
 
 
Artık kadınlarda da görülüyor
 
 
 
Kumar bağımlılığının genellikle erkeklerde görüldüğünü ancak son dönemlerde kadınlarda da ortaya çıktığını ifade eden Doç. Dr. Gül Eryılmaz, "Bu durum, kumar bağımlılığının artık genel popülasyonda oldukça fazla ilerlediğini bize düşündürmektedir" dedi.
 
 
 
 
En önemli psikolojik neden: Depresyon
 
 
 
Kumar bağımlılığının pek çok nedenleri olduğunu belirten Doç. Dr. Gül Eryılmaz, "Bir tanesi psikolojik nedenler ki en önemli psikolojik nedenlerin başında da depresyon sayılabilir. Yani mutsuzluk, keyifsizlik, boşta kalma, kendini ifade etme ile ilgili sıkıntılar kumar bağımlılığına itebilir. Özellikle genetik faktörler serotonin seviyesini düzenleyememe, bazı dopamin reseptörleri gibi kimyasal reseptörlerin bozukluğu da bu rahatsızlık için önemli bir biyolojik sebep olarak gösterilebilir.Bir diğer sebep olarak Parkinson gibi önemli nörolojik hastalıkların tedavisinde kullanılan bazı ilaçların da kumar bağımlılığına neden olabiliyor. Bunun gibi birçok faktörün neden olduğu söylenebilir" diye konuştu.
 
 
 
 
Kumar bağımlılığı 4 evreden oluşuyor
 
 
 
Kumar bağımlılığının genellikle dört evre ile seyrettiğini belirten Doç. Dr. Gül Eryılmaz, şunları söyledi:
 
"İlk evre; kazanç evresidir. Bu kazanç evresinde genellikle de bir kazanç hikayesi vardır. Hastalar tarafından 'Evet hocam bir kere çok iyi kazanmıştım ve hala onu kazanabileceğimi düşünerek oynuyorum' şeklinde söylenir. Kazanç evresinin sonrasındaki evre ise; kaybetme evresi. Ardından da gelişen tükenme evresi. Çünkü maddi ve manevi ciddi kayıplar olurken, ailelerin de aynı anda maddi ve manevi tükenmeleri olmaktadır. Yalan söylemeler, depresyon, kendine zarar verme bu evrede çok sık gözükmektedir. Tükenme evresinden sonra da vazgeçme evresi görülür. 'Vazgeçme' kelime itibarıyla artık bitirme ve tedavi olma, hastanın 'Ben oynamayacağım' dediği evredir; ama düzensiz aralıklarla tekrar oyunların ve bununla beraber tekrar kayıpların olduğu dönemdir. En çok da tedavi aşamasına bu aşamada gelinir ne yazık ki."
 
 
 
 
Tedavide ailenin görevi önemli
 
 
 
Kumar bağımlılığı tedavisinde psikolojik ve biyolojik faktörler kadar ailenin de önemli olduğunu belirten Doç. Dr. Gül Eryılmaz, "Ailelerin tutumları değişmediği sürece kumar bağımlılığının tedavisi hep bir eksik kalır. Anne-baba ya da aileden herhangi biri gerekenleri yaptığı sürece o zaman tedavi üçüncü ayağını tamamlamış olmaktadır. Psikolojik faktörler tek tek ele alınmakta, ele alınmadığı zaman da hep eksik kalmaktadır. Sadece ilaç tedavisi ile olacak bir davranışsal bağımlılık türü değildir" dedi.
 
 
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Retina dekolmanı kör edebiliyor!13 Kasım 2024 Çarşamba 20:36
  • Çocuklarda baş ağrısının nedeni Bruksizm olabilir13 Kasım 2024 Çarşamba 20:35
  • Soğuk duş sizi kışa hazırlıyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:22
  • Haktan Akdoğan’dan “Kozmik Yankı13 Kasım 2024 Çarşamba 20:17
  • İşte migreni tetikleyen nedenler11 Kasım 2024 Pazartesi 13:41
  • Geçmeyen öksürük ihmale gelmez11 Kasım 2024 Pazartesi 13:34
  • Doom Spending Sendromu olabilirsiniz!11 Kasım 2024 Pazartesi 13:22
  • Lösemi ilk 5 yaşta daha sık görülüyor06 Kasım 2024 Çarşamba 17:31
  • Hipospadias mutlaka tedavi edilmeli06 Kasım 2024 Çarşamba 17:21
  • Kasıktan dize inen ağrıya dikkat!06 Kasım 2024 Çarşamba 17:14
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43