İleri yaşların hastalığı olarak bilinen kanser, son yıllarda gençlerde daha saldırgan bir şekilde ilerliyor. Özellikle gençleri sigara ve güneşin zararlı ışınlarından uzak durmaları konusunda uyaran Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Er, "Egzersiz ve beslenmeyle ideal kiloyu koruduğumuzda kanser riskini yüzde 50 oranında azaltabiliyoruz." dedi.
Avrupa çapında yürütülen bir araştırmada, gençler arasında kanserden ölümlerin endişe verici boyutta olduğunu ortaya koydu. Araştırmada, çocukların lösemi teşhisinden sonraki 5 yıl içinde hayatta kalma oranı yüzde 85 iken, gençlerde bu oran yüzde 56 olarak açıklandı. Prof. Dr. Özlem Er, kanserin gençlerde, yaşlılar ve çocuklara oranlar biyolojik açıdan daha saldırgan ilerlediğini belirtti.
Kanserin ileri yaşların hastalığı olarak bilindiği ifade eden Prof. Dr. Özlem Er, yaşlanan nüfusla birlikte dünyada ve Türkiye'de kanser oranlarının arttığını söyledi. Prof. Dr. Er, son yapılan araştırmadan hareketle özellikle çocuklarda görülen löseminin (kan kanseri) genç yaşlarda görülmesinde hayatta kalma oranlarının daha düşük olduğu aktararak, "Lösemi, çocuklarda görüldüğünde tedavi ve başarı oranları çok yüksek. Ancak, gençlik yaşına geçildiğinde kanser hücreleri daha saldırgan bir özellik kazanıyor. Hastaların biyolojik özelliklerinden dolayı. Sağ kalım ve başarı oranları daha düşük görülüyor. Meme ve bağırsak kanserleri ileri yaşlarda görülmesine rağmen özellikle ülkemizde daha genç yaşlarda da görülebiliyor. Burada en önemli sorun, hastalık beklenmediği için tanıda gecikmeler oluyor. Bu da tedavi başarısını düşüyor. Genetik özellikler de önem taşıyor. Bu hastalıklar ne kadar genç yaşta görülürse genetik yük o kadar fazla demektir." dedi.
Erken yaşlarda görülen kanserlerde, kişinin çok fazla kimyasala ya da radyoaktif maddeye maruz kalmış olabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Özlem Er, "Genç yaşlarda bir kanser görülüyorsa, hem o kişinin tedavisi hem de ailenin tedavisi özellik arz eder." diye konuştu.
EGZERSİZ YAPIN DENGELİ BESLENİN
Gençlerde lösemi, lenfoma gibi kan ağırlıklı kanserlerin sıklıkla görüldüğünü vurgulayan Prof. Dr. Er, genç erkeklerde testis kanseri görülebileceğini ifade etti. Çocukluktan itibaren genç yaşlarda, sağlığımıza çok özenli olmalıyız diyen Er, kanserden korunmak için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: "Dengeli beslenme çok önemli. Günde 5 porsiyon sebze ya da meyve öğünlerimizde mutlaka olmalı. Genç yaşlardan itibaren bunu alışkanlık haline getirmeliyiz. Yürüyüş, yüzme gibi günlük aktiviteler şeklinde yapılabilecek sporları haftada en az 3 gün 45 dakikalık tempolu yürüyüş olarak yorumluyoruz. Günlük hayatımıza uygulayabileceğimiz sporlar yapmalıyız. Sigaradan mutlaka uzak durmalıyız. Kapalı yerlerde sigara içilmesi kontrol edildiğinden bu yana sigara içimi gençlerde daha azaldı. Bu sevindirici bir durum. Alkolün de sınırlandırılması önemli.5 maddeyi kısaca sıralayacak olursak. Bir sigara, iki egzersiz, üç beslenme, dört güneşten uzak durma ve beş ideal kiloyu koruma. Bu noktalara dikkat ettiğimizde kanser riskimizi yüzde 50 oranında azaltabiliyoruz."
TEKNOLOJİ DE DOLAYLI YOLDAN ETKİLİ
Teknolojinin en önemli zararının hareketsiz yaşam olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özlem Er, "Hareket etmiyoruz. Bir sürü şey parmaklarımızın ucunda. Alışverişimizi bile oturduğumuz yerden yapıyoruz. Teknolojinin etkileri arasında manyetik alan zararlı mı? soruları aklımıza geliyor. O konuyla ilgili net bir yanıt yok. Cep telefonunu fazla kullanan daha fazla kanser olur diye bir bilgimiz yok. Ancak manyetik alandan uzak durmakta yarar var." diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.