Kızamık vakaları artış gösteriyor. Salgının en büyük nedenlerinden aşı karşıtlığı. Düşen aşılama oranları nedeniyle yalnızca aşısız çocuklar değil aşı olanlar da risk altında. Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Servet Öztürk açıklamalarda bulundu.
Kızamık virüsü genellikle çocukluk çağında görülen ateşli, döküntülü, bulaşıcı, viral bir hastalıktır. Genellikle hasta kişinin solunum yolu partiküllerinin solunmasıyla yani inhalasyon yoluyla bulaşabileceği gibi temas ile de bulaşabilir. Genellikle virüsün bulamasından 7-14 gün içerisinde semptomlar başlar.
Başlangıç semptomları ateş yüksekliği, burun akıntısı, boğaz ağrısı, gözlerde kızarıklık ve öksürük olarak özetlenebilir. Başlangıç semptomlarından birkaç gün sonra önce ağızda beyaz lekeler daha sonra vücutta küçük milimetrik boyutta ancak çok yaygın döküntüler meydana gelir. Döküntüler genellikle baş ve saçlı deriden başlayıp vücuda yayılır. Komplikasyon olarak kulak enfeksiyonu, akciğer enfeksiyonu ve bağırsak enfeksiyonu gözlemlenebilir. Nadir olarak menenjit, beyin enfeksiyonu ve nöbetlere de neden olabilir. Sıklıkla çocukluk yaş grubunda görülür. Ciddi bir bağışıklık yetersizliği olmayan sağlıklı insanlarda bir defa geçirilir ve ömür boyu bağışıklık sağlanır.
Bu kişilerde daha ağır seyrediyor!
Çocukluk çağında kızamık olmayan ve kızamık aşısı olmayan erişkinlerde hastalık genellikle daha ağır seyreder. Virüse etkinliği kanıtlanmış henüz bir ilaç yoktur. Tedavi genellikle semptomatik ve komplikasyonları önlemeye yöneltir.
‘Etken tek silah kızamık aşısı’
Hastalık tanısı Kızamık virüsüne karşı meydana gelen antikor( Kızamık IgM) veya Kızamık virüsünün kendisinin (Kızmamık PCR) tespit edilmesiyle konur.
Kızamık hastalığı yüzyıllar boyunca milyonlarca kişinin ölümüne neden olmuştur. Etkin bir tedavisi olmayan hastalıkta koruyucu tek silah yüksek koruyuculuk sağlayan Kızamık aşısıdır( Sadece kızamık aşısı olmayıp ülkemizde ve dünyada Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak aşıları uygulanmaktadır). Kızamık aşısı hastalığı önlemede oldukça etkilidir.
Dünya çapında 2000 ile 2020 yılları arasında yapılan Kızamık aşılama kampanyaları sayesinde Kızamık vakaları %80’den fazla azalma gözlenmiştir. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 1980 yılında dünyada yaklaşık 2.5 milyon kişi hayatını kaybetmiştir. Aşılama kampanyaları sayesinde kaybedilen insan sayısı 2015 yılında 100.000’in altına indirilmiştir. Bu azalmaya rağmen 2017 yılından sonra tüm dünyada bağışıklamadaki azalmalar, aşı karşıtlığı, göç hareketleri gibi nedenlerle Kızamık vakaları artmaya başlanmıştır.
Dünyada Afrika, Uzak Asya ve Batı Pasifik ülkeleri hastalıktan en fazla etkilenen bölgelerdir. Ülkemizde yoğun Kızamık aşılama kampanyası sayesinde 2008-2010 yılları arasında Kızamık vakasına rastlanmamışken 2019 yılında 2905 vakaya tanı konulmuştur. Bu vaka artışlarının en önemli sebebinin aşı karşıtlığının artışı, aşılanmamış göçmen ve turist sayılarının artışı olduğu düşünülmektedir. Pandemi sonrası sosyal kapanma sonrası açılmanın da vaka sayıları üzerine olumsuz etkisi olduğu söylenebilir.
Enfeksiyon Hastalıklarından ve Kardiyovasküler rahatsızlıklardan korunmak için Akdeniz diyeti ile beslenin, sigara ve alkolden uzak durun, aktif olun, erişkin yaş aşılamaları için doktorunuza başvurmayı unutmayın.. Ateş yüksekliği, vücutta döküntü, gözlerde kızarma gibi semptomların olması halinde kendinizi izole etmeyi ve doktorunuza başvurmayı unutmayın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.