AK Parti'nin itirazı doğrultusunda YSK tarafından iptal edilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) seçimi nihayet tamamlandı. Peki kim kazandı?
İktidarın; Bursa'dan Urfa'ya, Edirne'den Kars'a dek tüm teşkilatlarıyla asıldığı, başta valiler olmak üzere, tarafsız olması gereken devletin bürokratlarının seferberlik ilan ettiği, bakanların bir güne 3-4 miting sığdırdığı seçim, AK Parti için hüsranla sonuçlandı.
İskenderağa, Cübbeli Ahmet gibi cemaat, tarikat liderlerinin iktidara oy kazandırabilmek adına fetvalar verdiği, Güneydoğu ve Doğu'dan getirilen 'melle' ve şeyhlerin oy toplamak için sahaya sürüldüğü seçimde, yapılan din istismarı işe yaramadı. "Burayı kaybedersek Kudüs'ü, İslam'ı ve Mekke’yi kaybederiz" şeklindeki propagandalar tepki çekti.
"Hiç bir şey olmasa bile, bir şeyler oldu" ile başlayan, "Oylar çalındı" ile devam eden, gözümüzün içine baka baka söylenen yalan dolanlar da seçmeni ikna etmeye yetmedi.
Yapılan indirimler, bol keseden dağıtılan hediyeler gibi verilen seçim rüşvetleri de iktidarın kazanmasını sağlayamadı.
Seçim gününe sayılı günler kala, terör örgütü elebaşı Öcalan'ın devreye sokulması, mektubu, TRT röportajı da, Binali Yıldırım'ın "Kürdistan" açılımı da geri tepti.
İstanbul'a mehter marşı ile giriş yapan Bahçeli'nin "mitili atması" da lafta kaldı.
İmamaoğlu için koro halinde söylenen Rum, Pontus, Yunan benzetmeleri, PKK, FETÖ gibi terör örgütü ile ilişkilendirmeler, "ABD projesidir", "İngilizlerin adamdır" gibi söylemler de seçmende karşılık bulmadı.
İBB'den aldıkları büyük paralarla beslenen sözde medyanın attığı manşetler de, TV programlarında yaptıkları çığırtkanlıklar da sonucu değiştiremedi.
31 Mart seçimlerinden önce ismini pek çok kimsenin duymadığı bir isim olan Ekrem İmamoğlu, 84 gün arayla ikinci kez İBB Başkanı seçildi. Hem de rakibine büyük bir fark atarak.
Başa dönersek, kim kazandı diye sormuştuk.
İmamoğlu yukarıda saydığımız koşullardaki bir seçimde, elbette ki büyük bir başarıya imza attı ve başkan seçildi. Ama hiç kuşkusuz kazanan Türkiye oldu. Halk; yalana, dolana, iftiraya, haksızlığa, karalamaya, din istismarına prim vermedi.
Kazanan demokrasimiz oldu!