İstanbul 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Fadıl Akgündüz ve yeğeni Mehmet Salih Obut cezaevinden getirilirken, Akgündüz’ün ablası tutuksuz sanıklar Avniye Obut, eniştesi İbrahim Obut da duruşmada hazır bulundu. Duruşmaya yüze yakın müşteki de katıldı. Duruşmanın başlamasının ardından tutuklu sanık Fadıl Akgündüz’ün ifadesine geçildi.
Bayrampaşa projesinin uluslararası çapta büyük bir proje olduğunu kaydeden Akgündüz, “Bayrampaşa projesi 5 yıllık bir çalışma sonucu hazırlandı. Dünyada ilk 7 hilal sertifikası verilen projedir. Dünyada ilk kez her odasına ayrı ayrı tapu çıkartılan otel olma niteliğini taşıyor. Tapular 8 bin 400 kişiye satılmıştır. Arsa yatırımının tamamı şirketin kendi kaynakları ile karşılanmıştır. Arsa üzerine bina yapımını fonlamak için yüzde 20'si satışa çıkartılmıştır” dedi.
“GAZETELERDE HAKKIMDA HABER ÇIKINCA SATIŞLAR DURDU”
Projenin bitmemesini Türkiye’de ekonominin son iki yılda girdiği sıkıntıya bağlayan Akgündüz, “Şu anda proje beklemektedir. Projenin faaliyete geçmesi için 70 milyon euroya ihtiyaç vardır. 1 Kasım'dan sonra piyasaların istikrara geçmesi ile projeye ilgi artmıştır. Projeye artan ilgi üzerine 13 Aralık 2015'de yurt dışına gittim. Yapılan görüşmelerde 100 milyon dolarlık bir satışta mutabakata varıldı. Ertesi gün gazetelerde hakkımda yakalama kararı bulunduğuna dair haberler çıkınca satış durduruldu” diye konuştu.
“DEVLET ONAYI İLE YAPILAN PROJENİN KİRACILARI ARASINDA MİLLETVEKİLLERİ DE VARDIR”
Hakkındaki yakalama kararı iddialarının gerçeği yansıtmadığını kaydeden Akgündüz, “Böyle bir yakalama kararı yoktu. Türkiye'ye döndüm ifade vermek için savcıya gittim, tutuklandım. Proje için 37 ayrı onay alınmıştır. Küçük bir proje değildir. Devlet onayı ile yapılan projenin kiracıları arasında milletvekilleri de vardır. Ticaret Bakanlığı müfettişlerinin raporunda bazı affedilmez hatalar var. Dolandırıcılık niyetinde olan bir şirket 350 milyon lira değerindeki arsasını yatırımcıların parasını bir projeye yatırıp, projeyi de yüzde 85 seviyesine getirir mi?” ifadelerini kullandı.
“MALDİVLER PROJESİNDE PARALARIN YÜZDE 59’UNU İADE ETTİK”
Dosyada yüzlerce şikayetçi olduğunu hatırlatan Akgündüz, “Maldivler'de otel yapmamın sebebi, muhafazakarlara olsun, Hollywood starlarına olsun müstakil bir plajda tatil yapma imkanı sunmaktır. Bunun için otel yapmaya karar verdik. Maldivler’den yüzde 65 seviyesinde olan ancak bitirilemeyen bir proje geldi. Görüşmeye gittik, anlaşma yaptık. Yüzde 15 hissesi Caprice Gold’a devredilmesi gerekirken Maldivler’deki şirket bize hisse devrini yapmadı. Ayrıca ödeme yapılan paraları da sürekli çektiler.
Oyalama yoluna gittiklerini görünce projeden vazgeçtiğimizi belirterek ödediğimiz 3,5 milyon doların geri ödenmesini istedik. 30 gün içerisinde paranın iade edilmesi gerekirken, bunlar bize ihtar çekerek projeden biz ayrıldığımız için parayı iade etmeyeceklerini söylediler. Maldivler projesinde bugüne kadar paraların yüzde 59’unu iade ettik. Ödemeler hala devam ediyor. Maldivler projesinde toplam 19 milyon 316 bin lira iade edilmiştir” dedi.
Dava dosyasındaki şikayetçilerin dolandırıldıkları için değil tahsilatlarını hızlandırmak için ceza davası açma yoluna gittiklerini öne süren Akgündüz, “Bizim proje için gönderdiğimiz para adadaki inşaata gitmemiş. Orada zaten dolandırıldığımızı anladık. Maldivler’de şirketimizin 15 milyon dolar zarar ettiğini belirtmek isterim. Müfettişlerin raporunu reddediyorum. Mahkemeden bir bilirkişi heyeti oluşturarak gerçeği ortaya çıkartmasını istiyorum. Caprice Grubu'nun şu an bankalara tek kuruş kredi borcu yoktur. Sadece bekleyen bir projesi var” ifadelerini kullandı.
“BERAATİMİ İSTİYORUM”
İfadesinde dava dosyasındaki şikayetçilere yüklenen Akgündüz, “Yaptıkları şikayetlerle tutuklanmama neden olan şikayetçiler hem kendi yatırımlarını hem de 9 bin 600 kişinin yatırımlarını bekletmeye almışlardır. Hayatım boyunca ülkemin kalkınması ve refahı için çalıştım. Doğuda otomobil fabrikaları açtım. Ülkeye faydalı olmaya çalışırken, şahısların haklarına hukuklarına nasıl zarar verebilirim. Bu ülkenin benden yararlanması lazım ama 4 aydır cezaevindeyim. Sayın mahkemeden bu mağduriyetin giderilmesi için beraatime, eğer yargılama devam edecek ise tahliyeme karar vermesini istiyorum” dedi.
Duruşmada savunma yapan diğer 3 sanık, suçlamaları kabul etmeyerek beraat talebinde bulundu. Duruşmada dinlenen şikayetçiler ise projelere yatırdıkları paraları geri alamadıklarını belirterek, şikayetlerinin devam ettiğini söylediler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.