Ankara Garı saldırısıyla ilgili 36 kişi hakkında açılan davanın klasörlerindeki fotoğraflarda, DEAŞ'ın "hücre evi" olduğu belirtilen daireye, sanıkların yanı sıra emniyet fezlekesinde "X17" olarak tanımlanan bir kişinin daha girip çıktığı görülüyor.
Ankara Garı önünde 10 Ekim 2015'te gerçekleştirilen terör saldırısıyla ilgili 36 kişi hakkında açılan davanın klasörlerindeki fotoğraflarda, DEAŞ'ın "hücre evi" olduğu belirtilen daireye, sanıkların yanı sıra Emniyet fezlekesinde "X17" olarak tanımlanan bir kişinin daha girip çıktığı görülüyor.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın klasörlerinde, Gaziantep'teki hücre evi olduğu belirtilen binanın güvenlik kamerasından elde edilen fotoğrafların yanı sıra patlayıcıların konulduğu deponun önünde bazı sanıkların kaydedilen görüntüleri de yer alıyor.
Fotoğrafların altında, saldırıyı planladığı kaydedilen ve Gaziantep'te polis baskını esnasında üzerindeki bombaları patlatan Yunus Durmaz, saldırıda canlı bombaları Ankara'ya taşıdığı belirtilen ve yine polis operasyonunda üzerindeki bombaları patlatan Halil İbrahim Durgun'un yanı sıra davanın tutuklu sanıklarından Hacı Ali Durmaz, Talha Güneş, Abdülmuttalip Demir, Metin Akaltın, firari sanıklardan Deniz Büyükçelebi ile bazı kimliği belirlenemeyen şahıslar gösterilerek, sanıkların bazılarının buralara gelip gittiği belirtiliyor.
"X17"
Görüntülerde, terör örgütü DEAŞ'ın hücre evi olarak kullandığı kaydedilen eve giren bir kişi "X17" olarak tanımlanıyor. Eve birçok kez gelip gittiği belirlenen kişinin, bomba yapımında kullanıldığı sanılan malzemeler taşıdığı da fotoğrafların açıklamasında ifade ediliyor.
Davanın müşteki avukatlarından Özcan Karakoç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "X17" olarak tanımlanan kişinin kimliğinin bilinmediğini belirterek, "X17 şaibeli birisi. Hücre evleri ve depolar dahil olmak üzere her yere girip çıkma yetkisi olan birisi ama teşhise elverişli fotoğrafı yok. Oysa çok sayıda kamera görüntüsü var." dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.