• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Bursa 8 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 11 °C

Hava kirliliği kanser riskini artırıyor

Hava kirliliği kanser riskini artırıyor
Birçok kronik hastalığa neden oluyor

Gelişen teknoloji ve sanayileşmeye bağlı olarak hem dünyada hem de özellik büyük şehirlerde hava kirliliği giderek yaygınlaşıyor.

Ciddi boyutlara ulaşan hava kirliliğinin ise sağlığımız üzerinde olumsuz etkileri büyük. Uzmanlara göre hava kirliliği, birçok kronik hastalığa neden olan faktörlerin başında geliyor.

Hızlı ve çarpık kentleşme, nüfusun hızla artışı ve yoğun trafik gibi etmenlerin havayı kirleterek insan vücudunu olumsuz etkilediğini belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hişam Alahdab, “Hava kirliliği kısa vadede solunum yolu başta olmak üzere cilt, göz, sinir sistemini ve ruh sağlığını olumsuz etkilerken, uzun vadede ise bronşit, astım, kalp hastalıklarından kansere kadar çeşitli kronik hastalıkların ortaya çıkma riskini de arttırıyor” açıklamasında bulundu.

Atmosferde oluşup tabaka haline gelen toz, duman, gaz ve su buharı şeklindeki kirleticilerin insan sağlığını olumsuz etkilediğini söyleyen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hişam Alahdab, “Hava kirliliğinin yarattığı insan sağlığı üzerinde yarattığı olumsuz etkileri kısa ve uzun vadeli olarak ikiye ayrılıyor. Kısa vadeli etkiler alerjik reaksiyon şeklinde ortaya çıkıp geri dönüşümü olabiliyor. Örneğin havanın çok kirli olduğu günlerde nefes almada zorlanma, gözlerin kaşınıp kızarması, insanların sürekli olarak hapşırması ve öksürmesi gibi reaksiyonlara neden oluyor. Ancak bu etkilerin kalıcı hasar bırakma riski çok düşük” şeklinde konuştu.

Uzun vadeli etkilerin ise maruz kalınan havanın içindeki kirlilik yoğunluğuna ve süreye bağlı olarak ortaya çıktığını belirten Dr. Hişam Alahdab, “Hava kirliliğinin yoğun ve sürekli olduğu bölgelerde yaşayan insanlarda öksürükten bronşit ve astıma, kalp hastalıklarından kansere kadar çeşitli kronik hastalıkların ortaya çıkma riski de artıyor” dedi.

 

 

Solunum sistemi kendini korumaya alıyor

Soluma işlevi gerçekleştiğinde havanın, burun yoluyla akciğerlere kadar girdiğini ve bu yol üstünde birkaç kontrol mekanizması olduğunu söylen Dr. Alahdab, “Burnun içindeki kıllar büyük partiküllerin girmesine engel oluyor. Üst solunum yollarını geçip alt solunum yollarına giderken ana nefes borusunun ve ana bronşların içinde ‘silya’ denilen, yukarıya doğru süpürme hareketi yapan yapılar bulunuyor. Silyalar, üzerilerine takılan uygun büyüklükteki her türlü partikülü dışarı atmayı sağlıyor. Bu mekanizmaları geçen partiküller ise akciğerlerin içindeki hava keseciklerine kadar ulaşabiliyor” şeklinde konuştu.

Hava kirliliği en çok çocukları ve yaşlıları etkiliyor

Hava kirliliğinin her yaş grubunu farklı etkilediğini belirten Dr. Alahdab, özellikle çocukların, yaşlıların, gebelerin ve kronik hastalığı olanların kirlilikten daha fazla etkilendiğini belirterek, “Bağışıklık sistemleri ile akciğerlerinin gelişiminin devam ettiği çocuklar daha hızlı nefes alıp verdikleri ve dışarıda çok zaman geçirdikleri için bu grupta risk artıyor. Savunma mekanizmalarının zayıf hale gelmesi ve kronik hastalıkların artması nedeniyle yaşlılar da kirlilikten fazlaca etkileniyor” açıklamasında bulundu.

 

 

Hava kirliliğini engellemek için alınabilecek önlemler

Sanayi tesislerinin baca gazı sınır değerlerine uymaları sağlanmalı.

Isınmada yüksek kalorili kömürler kullanılmalı, her yıl bacalar ve soba boruları temizlenmeli ve binalarda ısı yalıtımına önem verilmeli.

Kullanılan sobalar ve kalorifer kazanları kriterlere uygun olmalı.

Doğalgaz kullanımı yaygınlaştırılarak özendirilmeli.

Kalorifer ve doğalgaz kazanlarının periyodik olarak bakımı yapılmalı.

Yeni yerleşim yerlerinde bölgesel ısıtma sistemleri kullanılmalı.

Kent içi ulaşımda uygun meyilli alanlarda bisiklet yolları, park yerleri, kiralama sistemi oluşturulmalı, kamuoyu bilgilendirmesi de sağlayarak bisiklet kullanımı yaygınlaştırılmalı.

Isınma ve geri kazanım için atık yakmanın önüne geçilmesi amacıyla, atıklar geri kazanılarak değerlendirilmeli veya uygun atık yakma tesislerinde yakılarak bertaraf edilmeli.

Yerleşim alanları dışında ve hakim rüzgâr yönü dikkate alınarak sanayi tesislerinin yer seçimi yapılmalı, imar planlarında bu alanların çevresinde yapılaşmalar önlenmeli.

Emisyonları düşük motorlu taşıtlar tercih edilmeli veya desteklenmeli; elektrikli ve/veya hibrit araç kullanımı teşvik edilmeli.

Toplu taşıma araçları yaygınlaştırılmalı.

Araçların egzoz emisyon ölçümleri periyodik olarak yapılmalı.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Retina dekolmanı kör edebiliyor!13 Kasım 2024 Çarşamba 20:36
  • Çocuklarda baş ağrısının nedeni Bruksizm olabilir13 Kasım 2024 Çarşamba 20:35
  • Soğuk duş sizi kışa hazırlıyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:22
  • Haktan Akdoğan’dan “Kozmik Yankı13 Kasım 2024 Çarşamba 20:17
  • İşte migreni tetikleyen nedenler11 Kasım 2024 Pazartesi 13:41
  • Geçmeyen öksürük ihmale gelmez11 Kasım 2024 Pazartesi 13:34
  • Doom Spending Sendromu olabilirsiniz!11 Kasım 2024 Pazartesi 13:22
  • Lösemi ilk 5 yaşta daha sık görülüyor06 Kasım 2024 Çarşamba 17:31
  • Hipospadias mutlaka tedavi edilmeli06 Kasım 2024 Çarşamba 17:21
  • Kasıktan dize inen ağrıya dikkat!06 Kasım 2024 Çarşamba 17:14
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43