Disiplin, çocuğa güvenli bir ortam sunmayı amaçlayan, kontrollü davranmayı ve istenen davranış alışkanlıklarını öğretmeyi hedefleyen bir eğitim aracı olarak kullanılıyor. Disiplinin ebeveyn ve çocuk arasında sağlıklı ileşimim kurulmasında temel yapı taşlarından biri olduğunu vurgulayan uzmanlar, çocuğun gösterdiği davranış ve uyum sorunlarına genellikle ev ortamında ailenin uygunsuz disiplin kurallarının yol açtığını ifade ediyor. Uzmanlar, disiplinin çocuğa ceza verme yöntemi olarak kullanılmamasını, ebeveynlerin rol model olmalarını ve çocukların haklarına saygı gösterilmesini tavsiye ediyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Nuran Günana, çocuklarda disiplinin önemine değindi ve ailelere tavsiyelerde bulundu.
Disiplin çocuk eğitiminin en önemli parçası
Disiplinin çocuğa güvenli bir ortam sunmayı amaçlayan, kontrollü davranmayı, istenen davranış alışkanlıklarını öğretmeyi hedefleyen ve olumlu benlik duygusu ile iç denetimi geliştirmesine yardımcı olan bir eğitim aracı olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Nuran Günana, “Disiplinin aynı zamanda aile içerisindeki denge ve düzenin oluşturulmasının yanı sıra ebeveyn-çocuk arasında sağlıklı iletişimin kurulmasındaki temel yapı taşlarından biri olduğunu söyleyebiliriz. Disiplin dışsal zorlamalarla veya çocuğa yaptırımlarla sağlanacak bir yapı değildir. Burada önemli olan disiplin vasıtasıyla çocuğa içselleştirilmiş sorumluluk duygusu kazandırmaktır. Disiplin çocuk eğitiminin en önemli parçası olarak kabul edilmeli.” dedi.
Uygunsuz disiplin kuralları uyum sorununa yol açıyor
Çocuğun gösterdiği davranış ve uyum sorunlarına genellikle ev ortamında ailenin uygunsuz disiplin kurallarının yol açtığını vurgulayan Günana, “Bazı aile ortamlarında disiplin olmadığı için çocuğun tüm davranışları olumlu ve hoşgörü ile karşılanıyor. Çocuğa sınırsız haklar tanınıyor. Diğer taraftan bazı aile ortamlarında aşırı hoşgörüsüz ve katı disiplin uygulanıyor. Bu tarz ailelerde disiplin anlayışı eğitici olmaktan ziyade cezalandırıcı oluyor. Bu tarz anne ve babalar olay olduğunda dinlemek veya anlayış göstermekten ziyade tepkisel olarak yaklaşıyorlar. Bazı ebeveyn tutumları ise aşırı hoşgörü ve cezalandırıcı davranış şekilleri arasında gidip gelebiliyor. Bu tip aile ortamlarında disiplinin ne zaman ve nerede uygulanacağı belirgin olamıyor.” diye konuştu.
Tutarsız disiplin uygulamaları aile içi çatışmalara yol açıyor
Ebeveynler kendi ruhsal durumlarına göre disiplin oluşturabildiklerini ifade eden Nuran Günana, “Normalde izin verilmeyen bir davranış, sadece anne ve babanın zamanı olmadığı için veya çevresel koşullar nedeniyle görmezlikten gelinebiliyor. Bir gün görmezlikten gelinen davranış ertesi gün cezalandırıldığında çocuk da uygulanması amaçlanan davranış şeklini anlayamayabiliyor. Bu tür tutarsız disiplin kuralları çocukların sorumluluk almalarına engel olacağı gibi birçok aile içi çatışmalara neden oluyor ve ilişkiyi zedeliyor.” dedi.
Disiplin ceza yöntemi olarak uygulanmamalı
Disiplinsiz ve kuralsız ortamda yetişen çocukların kendilerini güvensiz ve kaybolmuş hissedebileceğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Nuran Günana, “Aşırı kurallı ve katı disiplinin olduğu bir ailede yetişen çocuklar kendileri için gereken özsaygıyı ve kendilik değerini geliştiremeden büyüyorlar. Disiplin çocuğa uygulanan bir ceza yöntemi anlamına ya da çocuğun kişiliğini yok saymak anlamına gelmemeli. Çocuklar sınırlarını bilerek dünyaya gelmezler, disiplin sonradan aile içerisinde öğrenilir. Ebeveynlerin en önemli sorumluluklarından birisi çocuğa öz disiplin yöntemini öğretmektir. Bu da sağlıklı kuralların olduğu bir ortamda sağlanabilir.” ifadelerini kullandı.
Çocuklara rol model olmak disiplin açısından önemli
Çocuklara model olmanın da önemli disiplin çeşitlerinden biri olduğunun altını çizen Günana, “Ebeveynlerin çocuklarının duygusal ve fiziksel ihtiyaçları iyi bilmeleri, davranışlarını iyi gözlemlemeleri gerekir. Çocukların hangi davranışlar karşısında hangi tepkileri verdikleri de iyi bilinmeli. Aksi takdirde hatalı disiplin uygulamaları ortaya çıkabilir. Çocukların duygularını ifade etmeleri konusunda model olunmalı. Çocuğu neyin incittiği veya kızdırdığı iyi bilinmeli ve üzerine karşılıklı konuşmalar yapılmalı.” dedi.
Çocuğun haklarına saygı gösterilmeli
Ebeveynlerin çocuklarının yapmamasını istedikleri olumsuz davranışları önlemek için kendilerinin de bu tür davranışları yapmamaları gerektiğini vurgulayan Günana, “Çocuğun ailenin bir uzantısı olmadığı, bir birey olduğu unutulmamalı. Çocuğun bir birey olduğu unutularak sürekli bağırmak, kızmak, reddetmek veya dövmek bir disiplin yöntemi değildir. Aksine çocuğun bu tip durumlar karşısında bağırmasına, kızmasına veya şiddet uygulamayı öğrenmesine neden olur. Çocuğun haklarına saygı gösterilmesi ve aynı zamanda ebeveynlerin kendi haklarına ve diğerlerinin haklarına saygı göstermeleri gerekiyor.” diye konuştu.
Ev içi kurallar ve sınırlar net olmalı
Çocuğun başka bireylerle kıyaslanmaması ve yaşına uygun sorumluluklar verilmesi önemli olduğunu ifade eden Uzman Klinik Psikolog Nuran Günana, “Ev içi kuralların ve sınırların net olması, mutlaka kararlı bir şekilde koyulan kuralların arkasında durulması gerekiyor. Çocuğun olumsuz davranışı karşısında ebeveynlerin bu davranışı onaylamadıklarını göstermeleri gerekiyor. Ebeveynlerin her zaman tutarlı ve kararlı bir şekilde aynı tepkileri vermeleri de önem kazanıyor. Kurallar varsa nedenleri de olmalı. Bu nedenler de çocuğa anlatılmalı. Çocuklara koyulan kurallar açıklanmalı ve bu kuralların neden koyulduğu hakkında bilgi verilmeli.” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.