• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Bursa 8 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 11 °C

Çocuklarda Artikülasyon

Çocuklarda Artikülasyon
Konuşurken sevimli olsa da hatasını pekiştirmeyin...

Konuşurken kullanılan dil, dişler, damak, küçük dil, çene gibi organların düzenli olarak birbirini takip eden hareketleri gerçekleştirememesi nedeniyle artikülasyon olarak da adlandırılan sesletim bozukluğu ortaya çıkıyor.  Sesletim bozukluğunun sıklıkla çocukluk döneminde görüldüğünü belirten uzmanlar, çocuğun konuşma anlaşılırlığı belirlenen sınırların altında kalıyorsa uzmana başvurulması gerektiğini ifade ediyor. Uzmanlar, çocuk R yerine Y veya Ğ çıkararak cümle kurduğunda sevimli de görünse hatasının pekiştirilmemesini ve düzeltmesi için doğru model olunmasını tavsiye ediyor.

Dil ve Konuşma Terapisti Hazel Ezgi Dündar, bazı seslerin olması gerektiği gibi çıkarılamaması şeklinde görülen artikülasyon problemi hakkında önemli bilgiler ve tavsiyeler paylaştı.

Çocukluk döneminde sık karşılaşılıyor

Bazı çocuklar bazı sesleri doğru şekilde söyleyemediklerini belirten Dil ve Konuşma Terapisti Hazel Ezgi Dündar, “Örneğin ‘R’ harfi bazıları tarafından ‘Y’, bazıları tarafından ‘Ğ’ şeklinde çıkarılabiliyor. Bazı yetişkinlerde de benzer seslerin çıktığını görüyoruz. Çocukluk döneminde sıkça karşılaştığımız ve zaman zaman yetişkinlerde de görülebilen bir ya da birden çok sesi/harfi söyleyememe veya yanlış söyleme durumuna sesletim yani artikülasyon bozukluğu diyoruz.” ifadelerini kullandı.

Nörolojik bozukluklar da artikülasyona yol açabiliyor

Sesletim bozukluğunun konuşurken kullanılan dil, dişler, damak, küçük dil, çene gibi organların olması gerektiği şekilde düzenli olarak birbirini takip eden hareketleri gerçekleştirememesi nedeniyle ortaya çıktığını ifade eden Dündar, “Bu durum yanlış öğrenme, yapısal bozukluklar, işitme engeli, yarık dudak-damak ve ağız-yüz anomalileri, ortodontik anomaliler, işitme kaybı, zihin engeli, nörolojik kökenli bozukluklar gibi nedenlerle ortaya çıkabiliyor.” dedi.

Konuşurken anlaşılırlığına dikkat edilmeli

Beklenilen konuşma anlaşılırlığının 2 yaşında yüzde 50, 3 yaşında yüzde 75 ve 4 yaşında ise yüzde 100 şeklinde olması gerektiğini vurgulayan Dil ve Konuşma Terapisti Hazel Ezgi Dündar, “Bu oranları düşünürken ebeveynler tarafından değil çevredekiler tarafından anlaşılıyor olma durumunu dikkate almalıyız. Çocuğumuzun anlaşılırlığı bu sınırların altında kalıyor ise bir uzman tarafından değerlendirilmeli ve uygun terapi sürecine başlanmalı. Terapi sürecine girildiğinde sesletim bozukluğu terapileri diğer dil ve konuşma bozuklukları içinde en fazla verim alınan terapilerdendir.” diye konuştu.

İlk aşamada tekrarlarla pekiştirme yapılıyor

Sesletim bozukluğu terapilerinde hedef sesin doğru üretimi için kullanılması gereken organların doğru şekilde konumlanması ve beklenen hareketlerin yapılmasının sağlandığını belirten Dündar, “Bu durum işitsel, görsel, dokunsal ipuçlarıyla ya da yardımcı materyallerle sağlanabilir. Hedeflenen ses bu yolla üretilip tekrarlarla pekiştirildikten sonraki aşamada ise bu sesin sözcük ve cümle içinde doğru kullanımı pekiştiriliyor. Son olarak ise edinilen sesin günlük konuşma içinde genellenmesi sağlanıyor.” dedi.

Uyararak düzeltmek yerine model olunmalı

Dil ve Konuşma Terapisti Hazel Ezgi Dündar, ‘Ebeveynlerin burada ilk olarak yapması gereken ne kadar sevimli gelse de çocuğun hatalı üretimlerini pekiştirmemek olmalı’ diyerek sözlerini şöyle tamamladı: 

“Örneğin çocuğumuz “arı” yerine “ayı” diyorsa, bu durumda çoğunlukla aileler de gelişebilecek diyalogların daha eğlenceli gelmesi sebebiyle çocuğun hatalı üretimini taklit edebilir ya da çocuk bu üretimi yaptığında eğlendiklerini çocuğa göstererek bu hatalı üretimi pekiştirebilirler. Bunun yerine çocuğun hatalı üretiminin hemen arkasından “Aa evet bu bir arı” gibi bir kullanımla sözcüğün doğru haline model olunmalı. Bu noktada model olmak ile çocuğu devamlı düzeltmeye zorlamak karıştırılmamalı. Sesi doğru şekilde edinmemiş bir çocuğu uyararak yıpratmak yerine gelecek yıllarda daha büyük sorunlara neden olabilecek bu bozukluğun doğru çözümüne ulaşmak için uzman desteğine başvurulması gerekiyor.”

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Retina dekolmanı kör edebiliyor!13 Kasım 2024 Çarşamba 20:36
  • Çocuklarda baş ağrısının nedeni Bruksizm olabilir13 Kasım 2024 Çarşamba 20:35
  • Soğuk duş sizi kışa hazırlıyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:22
  • Haktan Akdoğan’dan “Kozmik Yankı13 Kasım 2024 Çarşamba 20:17
  • İşte migreni tetikleyen nedenler11 Kasım 2024 Pazartesi 13:41
  • Geçmeyen öksürük ihmale gelmez11 Kasım 2024 Pazartesi 13:34
  • Doom Spending Sendromu olabilirsiniz!11 Kasım 2024 Pazartesi 13:22
  • Lösemi ilk 5 yaşta daha sık görülüyor06 Kasım 2024 Çarşamba 17:31
  • Hipospadias mutlaka tedavi edilmeli06 Kasım 2024 Çarşamba 17:21
  • Kasıktan dize inen ağrıya dikkat!06 Kasım 2024 Çarşamba 17:14
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43