Uluslararası Mermer ve Doğal Taş Kongresi’nde konuşan Başkan Erdem, Türkiye’nin doğal taş rezervinin zengin olmasının sevindirici olduğuna dikkat çekerek, madencilik faaliyetlerinde çevresel kirlilik oluşturmamaya özen gösterilmesini istedi.
Bursa haber...
TMMOB Maden Mühendisleri Odası tarafından Bursa’da düzenlenen Türkiye 10. Uluslararası Mermer ve Doğal Taş Kongresi yoğun katılımla başladı. Mermer ve doğal taş üretimindeki sorunların ve sektördeki gelişmelerin ele alınacağı Kongre’nin açılışında bir konuşma yapan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, madencilik faaliyetlerinin özellikle de mermer ocaklarının çevreye etkilerine dikkat çekti.
BAOB Akademik Odalar Yerleşkesi’nde gerçekleşen etkinliğe Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, geçmiş dönem Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel, Türkiye İhracatçılar Meclisi Maden Sektör Kurulu Başkanı Aydın Dinçer ile çok sayıda sektör temsilcisi, akademisyen de katıldı.
Türkiye 10. Uluslararası Mermer ve Doğal Taş Kongresi (MERSEM) Yürütme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Murat Yurdakul’un açılış konuşmalarıyla başlayan etkinlikte, Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de bir konuşma yaparak, kent yöneticisi olarak konunun çevresel etkilerini gündeme getirdi.
Türkiye’nin dünyanın en eski mermer üreticilerinden biri olduğunu vurgulayan Başkan Turgay Erdem, “Doğal taş bakımından, jeolojik yapısı itibarıyla zengin bir potansiyele sahip olan Türkiye’nin sahip olduğu rezerv, ülkemizin doğal taş sektöründe uluslararası bir oyuncu olmasını sağlıyor. Dünya doğal taş rezervinin yaklaşık yüzde 40'ı bizim ülkemizde. Mermeri hem çıkaran, hem de işleyerek ihraç eden ülkelerin başında geliyoruz. Bu tablo elbette gurur verici. Dünya pazarlarında önemli bir yere sahip olan bu sektör ülkemiz için çok önemli bir istihdam kaynağı. Ancak işin tedbirli olunması gereken yönlerine de dikkat çekmek gerekiyor. İş güvenliği ve çevre gibi önemli konuların da ele alınması gerekir” dedi.
Mermer üretimi ile işletmeciliğinin çevre sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çeken Başkan Erdem, “Biliyorsunuz mermer üretiminde ülkemizde genellikle açık ocak işletmeciliği yapılıyor. Üretim sürecinde topografyanın değişikliğe uğraması, yeraltı suyunun bozulması, hava kirliliği gibi sonuçlar doğabiliyor. Üretim esnasında ortaya çıkan mermer tozu yaklaşık 800 metrelik bir mesafeye yayılabiliyor. Mermer tozlarının rüzgar vasıtasıyla tarımsal üretim yapılan çevreye yayılması da tarım, hayvancılık açısından olumsuz sonuçlar doğurabiliyor ve ekosistemde yaşayan canlılar için de hayati risk oluşturabiliyor. Bu konuda önlem alınabilir, üretim faaliyetleri öncesinde ağaç dikerek kuşaklama perdesi gibi bazı basit önlemler alınabilir. Ekosistemde meydana gelen her değişiklik yeryüzünde yaşayan her canlıya yansıyor. Yani bugün çevreye verdiğimiz her zararın bize geri döneceğini unutmamalıyız. Çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakmak hepimizin sorumluluğu” diye konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık da Türkiye’nin maden rezervi açısından zenginliğine dikkat çekti. Doğal kaynakların doğru kullanılmasına değinen Lale Karabıyık, sektörün sorunlarını yakından bildiklerini ifade ederek, doğru planlamayla çözümlere ulaşılabileceğini ifade etti.
CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu da Türkiye ekonomisi için önemli yer tutan madencilik sektörünün çevresel sorunları da beraberinde getirdiğine işaret etti. Kayışoğlu, madencilik faaliyeti yürütülen bölgelerde bulunan halkın çevresel yönden büyük zarar gördüklerini belirterek, hep birlikte duyarlı olmaya ve çözüm bulunmasına işaret etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.