Günlük yaşamın hızı içerisinde bazı uyarılara yeterince dikkat etmeyebiliyoruz. Hele ki son dönemlerde artan sıkıntılar ile birlikte her şeyi strese bağlamak neredeyse moda haline geldi. Ama kalbimizde hissettiğimiz ağrı ve sıkışmalara gereken önemi vermemek bize çok pahallıya hatta hayatımıza mal olabilir.
Kalp vücut fonksiyonlarının yerine getirilebilmesi için kritik öneme sahip bir organdır ve düzensiz çalışması sonucunda hem kendisine hem de diğer organlara zarar vermeye başlar.
Üstelik kalp rahatsızlıkları hastaların yaşam kalitesini düşürür ve çoğu zaman hastalar günlük hayatlarında yaptıkları aktiviteleri yapmakta bile zorlanabilir. Birkaç basamak çıkmaktan tutunda düz yolda yürümek bile neredeyse imkansız hale gelebilir. Peki bunlara engel olmak ne derece mümkün ? Kardiyoloji Kalp ve Damar Cerrahisi Doç. Dr. Ali Rıza Cenal ameliyatı ile ilgili merak edilenleri ve ameliyat sonrası süreci anlattı.
ByPass ameliyatı nedir ve hangi durumlarda yapılır?
Anjina (angina) adı verilen kalbim atardamarlar zaman içinde daralır ve kalbe yeteri kadar oksijen ve kanın gitmesini önler. Sonucunda anjina pektoris ( göğüs ağrıları ) adı verilen klinik ortaya çıkar. Böylece kalp görevini yerine getiremeyecek şekilde zayıflamaya başlar. Bu durumun sonucunda hasta göğüs sıkışması gibi hafif belirtiler ile birlikte doğrudan kalp krizide geçirebilmektedir.
Bu rahatsızlığın doğurduğu riskleri ve sorunları ortadan kaldırmak için gerektiren durumlarda yapılan operasyona Bypass ya da Koroner arter Bypass ameliyatı denilmektedir.
Koroner Bypass ameliyatının riski nedir?
Hastanın Bypass ameliyatı olmasına karar verildikten sonra bir gün öncesinde hastaneye yatırılır,bu süreçte gerekli olan tetkikler yapılır. Özellikle ameliyat olacak kişinin yaşı ve daha önceden geçirmiş olduğu rahatsızlıkları ile devam eden hastalıkları incelenir.
Yaş faktörü: (Genel olarak birçok ameliyat öncesi hastanın yaşı operasyon için uygun olup olmadığına karar vermede önemli bir etkendir. ) Bypass ameliyatı yapılırken 60 yaş ve üzeri kadın hastalar risk grubuna girebilmektedir.
Şeker hastalığı: Şeker hastası olan kişiler özellikle insülin kullananlar risk grubunda yer alabilmektedir.
Daha önce geçirilmiş operasyon ve rahatsızlıklar:Ameliyata alınacak hastanın daha önce kalp ve damar rahatsızlığı ile ilgili rahatsızlığı olması enfarktüs denilen damar tıkanmaları sonucu kan pıhtılaşması veya kalp kaslarının düzgün çalışmaması gibi faktörler ameliyat öncesi riskler arasında sayılabilir.
Hastanın daha önce kalp krizi veya kalp ameliyatı geçirmesi:Kalp krizi geçiren hastaların kalp kaslarında hasar oluşur. Bu nedenle kalp krizi geçirmiş bir kişinin bypass ameliyatı olması kalbin işlev kapasitesinin azalması sebebiyle ameliyat sırasında riskli olabilmektedir.
Sigara kullanımı ve akciğer yetmezliği:Sigara kullanan kişilerin akciğer solunum fonksiyonlarında hasar bulunma olasılığı olduğu için ameliyat sonrası solunum sorunu yaşayabilirler. Bu sebeple akciğer kapasitesini ölçmek için solunum fonksiyon testi ameliyat öncesi yapılmalıdır.
Günümüz bypass ameliyatlarında risk %1-3 arasında değişiyor
Günümüz teknolojilerinin sağladığı imkanlar ile yapılan koroner bypass ameliyatlarında ölüm riski bazı hastalarda %1’in altındayken bazıları için bu risk %3’ün üzerine çıkabilmektedir.
Kalp krizi geçirmeden ameliyat olmak çok önemli!
Hasta damar tıkanıklığı sıkıntısı yaşıyor ise bir an önce doktora gitmelidir. Kalp rahatsızlıkları zamanla kalp krizine neden olabileceği gibi bypass ameliyatının kalp krizi geçirmeden yapılması sonrasında yaşanılacak sıkıntıları daha aza indirmektedir.
Ameliyat sonrası nelere dikkat edilmeli?
Diğer ameliyatlara göre bypass ameliyatı geçiren hastanın hareket etmesi iyileşme sürecinde daha iyi olacaktır. Kısa yürüyüşler yapılması önerilen fiziksel aktivitelerdendir.Solunum fizyoteramin büyük önem taşımaktadır. Bazı hastaların önceki yaşam tarzını değiştirmesi gerekebilir.
Ameliyat geçiren kişi beslenme alışkanlığına dikkat etmelidir. Ameliyat sonrası beslenme ve diyet uzmanlarından destek alması ve bu diyete uyum sağlaması gerekir. Daha çok sebze ağırlıklı ve beyaz et tercih edilmelidir. Kilo alımına ayrıca önem gösterilmesi gerekiyor.
Eğer hasta sigara ve alkol kullanıyor ise bypass ameliyatı geçirdikten sonra bu alışkanlıklarını bırakması gerekmektedir.
Verilen ilaçların mutlaka düzenli bir şekilde kullanılması gerekir. Tansiyon takibi yapılmalı ve verilen tansiyon ilaçlarının kullanımına dikkat edilmelidir. Rutin kardiyolojik muayeneler aksatılmamalıdır.
Hasta operasyon sonrasında bazı psikolojik rahatsızlıklar yaşayabilir. Hayat tarzının bir anda değişmesi gibi nedenler bunu etkilemektedir. Ameliyat sonrası hastaların büyük bir çoğunluğu bu dönemi sorunsuz bir şekilde atlatır fakat bazı durumlarda psikolojik yardım gerekebilir.
Ameliyat sonrası göğüs bölgesindeki yaraların iyileşmesi için geçirilen ilk ay çok önem teşkil ediyor bu nedenle ilk ay kişinin ani hareketlerden kaçınması önerilir.
( Ameliyat sonrası reflekslerde azalmalar yaşandığı için 2 ay hastanın araba kullanmamasına dikkat edilmelidir. )
Günümüz modern ameliyat teknikleri ile bypass ameliyatı sorunsuz bir şekilde yapılabilmekte, hasta günlük hayatına kısa bir süre içinde devam edebilmektedir. Her ameliyat gibi bu ameliyat sonrasında da diyet programına, egzersizlere ve diğer uyulması gerekenlere dikkat edildiği sürece kişi normal hayatına hızlı bir şekilde dönecektir. Önemli olan hastalığın yeniden tekrarlanmasına neden olan faktörleri yaşam tarzındaki değişiklikler ile en aza indirgemektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.