Bursa'da işitme ve konuşma engelli bireylerin gittikleri kafelerde garsonlarla iletişim kurmakta zorlandığını fark eden Hacı Özkan (22), bu bireylerin kendini rahat hissedebilecekleri ‘İşaret Dili Atölye Kafe’yi açtı. Tüm çalışanların işaret dili bildiği kafede, işaret dili öğrenmek isteyen kişilere 3 kitap getirmesi karşılığında ders veriliyor.
Bursa haber...
Bursa’da yolda selam verdiği işitme ve konuşma engelli bireyler ile iletişim kuramayınca bunu kendinde bir eksiklik olarak gören üniversite öğrencisi Hacı Özkan, işaret dili eğitimi alarak bu alanda kendini geliştirdi. İşaret dili eğitimi verebilecek seviyeye ulaşan Özkan, 2018 yılında ‘Bakkal Seven Çocuklar Derneği’ni kurarak burada birçok insana, ihtiyacı olan çocuklara bağışlanmak üzere 5 lira karşılığında işaret dili eğitimi kursları verdi.
Bu süreçte tanıştığı işitme ve konuşma engelli bireylerin gittikleri kafelerde garsonlarla iletişim kurmakta zorlandığını fark eden Özkan, bu bireylerin kendini rahat hissedebilecekleri bir sosyal ortamı oluşturmanın hayalini kurdu. Bu hayalin peşini bırakmayan Özkan, Nilüfer ilçesi Görükle semtinde dekorasyonunu tamamen çöplerden topladığı eşyalarla yaptığı ‘İşaret Dili Atölye Kafe’yi açtı.
Tüm çalışanların işaret dili bildiği kafeye gelen işitme ve konuşma engelli bireyler, siparişlerini kolaylıkla verirken aynı zamanda engellerin kalktığı bir ortamda sosyalleşme imkanı buluyor. Özkan, kafenin kütüphanesine 3 kitap bağışlayan herkese ücretsiz işaret dili eğitimi veriyor. 5 yıl önce İstanbul'dan Bursa'ya taşındığı zamanlarda psikolojik olarak zor dönemler geçirdiğini belirten Hacı Özkan, “İlk geldiğimde 3 ay içime kapandım ama bir şeyler yapmam gerekiyordu. Yolda yürürken sağır arkadaşlara denk geldim. Onlarla muhabbet etmeye çalıştım ama yalnızca biriyle selamlaşabildim. Biraz işaret dili biliyorum ama iletişim kuramadık. Ben bunu kendimde büyük eksiklik olarak gördüm. 'Bu dili öğrenmem lazım' diyerek onlarla arkadaş oldum. Biraz pratik yaparak biraz da kurslarda eğitim görerek kendimi geliştirdim ve hoca oldum. 5 yıldır da gönüllü olarak eğitim veriyorum. Çünkü insanların işaret dili bilmesi gerekiyor, sağır arkadaşların buna çok ihtiyacı var. Üniversitede özellikle topluluklara verdiğim eğitimlerde kişi başı 5-10 lira gibi sembolik ücretler alıp bu paralarla da gelir düzeyi düşük bölgelerdeki okul ve öğrencilere çeşitli yardımlar yaptık” dedi.
Bursa haber...
‘İŞARET DİLİ ÖĞRENENLERİN PRATİK YAPMASI LAZIM’
İnsanlara işaret dili eğitimi verdiğini ancak bu dili kullamadıkları takdirde unuttuklarını belirten Özkan, “Bu dile pratik yapmak için bir alan lazımdı. İkincisi ise sağır arkadaşlarımızın benimseyebileceği ortamlara ihtiyaçları var. Benim ev arkadaşım da sağır. Kendi evlerinde gibi hissedecekler. İşaret dili konuşulurken kimse ayıplamayacak ama normal olarak sesli konuşanlar ayıplanacak. Yani bir yer değiştirme söz konusu olacak. Temel amacım buydu. Tam 5 yıl önce bu hayali kurmuştum ve bugün gerçekleştirdim” dedi.
3 KİTAP KARŞILIĞINDA İŞARET DİLİ EĞİTİMİ
Kafedeki ‘atölye’ anlayışının çok önemli olduğunu belirten Özkan, “İşaret Dili Atölye Kafe ismindeki 'atölye', değişimi ve ileriye gitmeyi sembolize ediyor. Sanat atölyelerinde müzikten felsefeye kadar her ortam oluşturulabiliyor. Ayrıca burada yine atölye kısmında 3 kitap karşılığında işaret dili eğitimi vereceğiz. Önce kendi kitaplığımızı oluşturup ardından artanları yine köy okullarına göndereceğiz” dedi.
'SABAH OKULA GİTTİK AKŞAMLARI KAFENİN TADİLATINI YAPTIK'
Genç yaşına ve öğrenci olmasına rağmen hayalini gerçekleştirmek için elinden gelen bütün çabayı sarf eden Özkan, “Yaptığım kafenin en sevdiğim özelliklerinden biri, bir çok malzemeyi çöpten toplamış olmamdır. Bütün işleri arkadaşlarımızla yaptık. 1 buçuk ay boyunca gündüzleri üniversitede derslerimize gidip akşamları tadilatlarımızı tamamladık. Hiç usta eli değmedi. Bu süreçte ailem de arkamda durarak bana destek oldu. Çevreden çok güzel tepkiler aldık. İnsanlar hep, 'Buna ihtiyaç vardı, böyle bir mekanın olması lazımdı' dediler. Herkes duyarlı, herkes farkında ama iş uygulamaya gelince ne yazık ki herkes geride duruyor. Bu iş hep böyleydi ama biz ısrar edip başardık” dedi.
‘İŞARET DİLİNİ HERKES BİLMELİ’
Amacının bu engele sahip insanların sadece belli dönemlerde değil daima insanların aklında ve bilincinde olması gerektiğini söyleyen Özkan, “Örneğin hastanelerde doktorların, sağlık görevlilerinin dil bilmesi gerektiğini, belediye başkanının dil bilmesi gerektiğini, televizyonda konuşan herkesin bir tercümanı olması gerektiğini insanlara göstermektir. Amacımız para kazanmak değildir, insanları bu çerçevenin içine alıp birlikte yürüyebilmektir” dedi.
'BURADA ÇALIŞMAKTAN ÇOK MUTLUYUM'
Kafe çalışanı Mert Açar(22), "Bu kafede konuşarak çalışmaktan dolayı çok mutluyum. Bunu sağlayan herkese çok teşekkür ederim. İnşallah Türkiye'nin her yerine böyle kafeler açılır" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.