Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Bir ülkede 8 milyondan fazla dava var, cezaevlerinde binlerce insan var. İki kişi ile ilgileniyorlar (Demirtaş ve Kavala). Adil midir bu? Gel bana başkalarını da sor. Bunu yapmıyorlar” dedi.
Adalet Bakanı Bozdağ, 13’üncü Büyükelçiler Konferansı’nda konuştu. Yapılan büyük reformlar ile askeri yargının kaldırıldığını söyleyen Bozdağ, yargıda birliğin sağlandığını ve artık Türkiye’de tek yargının olduğunu söyledi.
Cumhuriyet savcılıklarındaki dosyaların sayılarını paylaşan Bakan Bozdağ, “Tam 9 milyon 856 bin 642 dosya veya kişiyle ilgili işlem yapılmış. Yani yaklaşık 10 milyon. Hukuk mahkemelerinde 4 milyon 331 bin 680. Ceza mahkemelerinde 3 milyon 290 bin 125 olmak üzere toplamda 2021 yılında 7 milyon 621 bin 783 dava görüldü. Hakimlerimiz, savcılarımız bu kadar iş yükü altında ne yapıyor? Bütün davaları 2021 yılında görüşmüşler, değerlendirmişler, karar süreçlerini işletmişler. Şimdi ben soruyorum; Türkiye’yi eleştirenler, 7 milyon 621 bin 783 davadan kaç tane davayı gündeme getiriyor? Adalet yok diye bağıranların gündeme getirdikleri dava sayısını say dediğinizde beşten fazlasını sayan çıkmıyor. O beş tanesini de biliyorlar mı? Bilmiyorlar. Dosyayı bilmiyorlar, delilleri bilmiyorlar. Sadece taraftarlıklarına göre dosyayı görmeden, delilleri görmeden, taraftarlarının yazdıklarına inanarak o dosyada görev yapan hakim ve savcıları mahkum eden yaklaşımları ortaya koyuyorlar" diye konuştu.
"Bir ülke düşünün, 8 milyona yakın her yıl mahkemelerinde davalar görüşülüyor, karara bağlanıyor. İdari yargı da bunun içinde yok. Onu koyduğumuzda bu rakam daha da büyüyor. Ama tartışılan dava sayısı üç" diyen Bozdağ şöyle devam etti:
"O davalar da terörle ilgili davalarla alakalı. Peki biz hüküm verirken 8 milyon dosyadan iki tane dosya tartışılıyor, eleştiriliyor diye 8 milyon dosyada verilmiş hakkaniyete uygun bütün bu kararları göz ardı mı edeceğiz? Bu ülkenin yargısını iki tane dosya üzerinden yargılayıp, bu ülkenin adalet anlayışını iki siyasal taraftarlığa göre yargılama yapan sosyal medya veya siyasetçilere göre değerlendirip dosyayı delili bilmeden Türkiye’nin adalet sistemini ve yargısını, yargı görevini yapanları mahkum etmek adil midir? Adil değildir. O yüzden ben hakim ve savcılarımızın üzerine haksız bir şekilde eleştiriler yönelten, siyasi taraftarlığa göre yargı kararlarını değerlendirip siyasi anlayışlarının terazisinde tartıp dosya ve delil bilmeksizin karalayanları buradan kınadığımı ifade etmek istiyorum.“
“Bir ülkede 8 milyondan fazla dava var, iki kişi ile ilgileniyorlar”
Bakan Bozdağ, yurt dışından gelen kişilerin kendisine iki kişiyi sorduğunu dile getirerek, “Bu adil bir durum değil. Önce onlar kendi vicdanlarındaki adalete baksınlar. Bir ülkede 8 milyondan fazla dava var, cezaevlerinde binlerce insan var (Demirtaş ve Kavala). İki kişi ile ilgileniyorlar. Adil midir bu? Gel bana başkalarını da sor. Bunu yapmıyorlar” dedi.
“Fethullah Gülen ile ilgili ABD’ye sunduğumuz dosya dünyanın yeterli delil bakımından en donanımlı dosyasıdır”
Bakan Bozdağ, Amerika Birleşik Devletleri’nden terör suçlarından aranan 236 kişinin iadesini talep ettiklerini belirterek, “Şu ana kadar 20 tanesine ret vermişler. Hiçbir tanesini kabul etmemişler. Söz konusu adli yardımlaşmada teröristler ve terör suçları ile ilgili iade talepleri olduğu zaman Avrupa maalesef Türkiye’nin taleplerine kör ve sağır kalıyor. Terör suçlularını, terör örgütlerinin argümanları ile muhafaza ettiği gibi Türkiye’ye karşı da müdafaa ediyorlar. Burada büyük bir haksızlık var. Terörist başı Fethullah Gülen ile ilgili ABD’ye sunduğumuz dosya dünyanın yeterli delil bakımından en donanımlı dosyasıdır. ABD’nin yetkililerine Bakanımız (Mevlüt Çavuşoğlu) da defalarca söylemiştir. Ben de bizzat gittiğimde muhataplarına söyledim. Bu dosyadan iade yapılmazsa başka hiçbir dosyadan iade yapılmaz. Bu dosyadaki deliller yeterli görülmezse başka hiçbir dosyada deliller yeterli görülmez. Bize, 'Biz iade için adli makamlara göndermiyoruz, dosyayı reddederler. Biz Türkiye’yi koruyoruz’ dediler. ‘Yahu siz gönderin adli makamlara, korumayın Türkiye’yi. ABD adli makamlarına gönderin, bu delilleri görünce onlar ne karar verecek hep beraber görelim. Adli süreçleri biz takip ederiz’ dedik. Bizim istememize rağmen Türkiye’yi korumak için adli makamlara göndermediğini iddia eden bir anlayış var” dedi.
“Osman Kavala hakkında AİHM’in verdiği hak ihlali kararını da Türk mahkemesi uygulamış ve uymuştur”
Bakan Bozdağ, bugüne kadar AİHM kararlarına uyduklarını ve uyguladıklarının altını çizerek, “Osman Kavala hakkında AİHM’in verdiği hak ihlali kararını da Türk mahkemesi uygulamış ve uymuştur. Başka bir suç nedeniyle yargılama nedeniyle tutuklamış, yargılaması devam etmiş ve yargılaması devam etmiştir. Şimdi hüküm özlüdür. Eğer AİHM, uyguladığı ve uyduğu sözleşmeye uymuş olsaydı bu şekli bir denetimdir. Çünkü karar var, uymuş mu uymuş. Bitti. Siz niyet okuyarak, başka bir kararı önceki kararı yok sayan bir karar olarak değerlendiremezsiniz. Başka bir ihlal iddiası başvurusuna konu olabilir. Önüne geldiğinde de mahkeme bunu değerlendirip karara bağlayabilir. Ama uygulanmış bir karara uygulanmamış diyemez. Bizim Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği kurumlarından beklediğimiz şey Türkiye’ye karşı adil ve tarafsız olmalarıdır” açıklamasında bulundu.
“Bize karşı adil ve tarafsız bir yaklaşım ortaya koymadılar”
Hak ihlali kararlarını Avrupa ülkelerinin yerine getirmediğine ilişkin örnekler veren Bakan Bozdağ, “Osman Kavala konusunda Türkiye kararı uyguladığı halde Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine müracaat edildiğinde Bakanlar Komitesi yıllar yılı bekleyen bu dosyaların hepsini görmezden geldi. Nerede adaletleri? Hemen toplandılar, karar aldılar. AİHM’e görüş sordular. AİHM de buna maalesef jet hızı ile karar verdi. Bizim istediğimiz eğer bir ihlal varsa elbette Türkiye uyacaktır. Ama başkalarına yaptığınız muameleyi Türkiye’ye yapmamalarıdır. Maalesef bize karşı adil ve tarafsız bir yaklaşım ortaya koymadıklarını buradan açıklıkla ifade etmek isterim" şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.