Ramazan ayı ile birlikte öğün sayılarının azaldığını belirten uzmanlar, bayramla birlikte bu düzendeki ani değişikliğin bazı rahatsızlıklara yol açabileceğini söyledi.
Hayatın her döneminde yeterli ve dengeli beslenme en önemli faktörlerden biri olduğunu belirten uzmanlar, Ramazan ayı boyunca günlük öğün sayılarının azalmasının ardından bayramda normal beslenme düzenine psikolojik olarak fazla besin tüketimi eğilimine sebep olmaktadır. Bayram sonrası aşırı yemek yeme ile ilgili problemler kaçınılmazdır. Bayramda bir anda aşırı yemek yemek, ağır hamur işleri, tatlıların aşırı tüketilmesi sindirim sistemimiz başta olmak üzere diğer organlarımızda da çeşitli rahatsızlıklara yol açacaktır. Bu sebeple kişilerin bayram ziyaretlerinde sunulan ikramlara dikkat ederek şuurlu bir şekilde tüketim yapmaları gerekmektedir. diyor.
Hayatın her döneminde yeterli ve dengeli beslenme sağlığın korunması için esas olduğunu belirten uzmanlar, 'Bu sebeple dört besin grubunda bulunan besinlerden 3 ana, 3 ara öğünde yeterli ve dengeli bir miktarda alınmalıdır. Ramazan ayının sonlanması ile beraber tüketilecek besinlerin miktarını aniden arttırmayınız. Az ve sık beslenilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Bayram sabahı hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalıdır. Kızartma ve kavurma yöntemi ile pişirilen besinler tüketilmemelidir. Besinler iyi çiğnenmeli ve yavaş yavaş yenilmelidir. Ramazan bayramı boyunca etrafındakilerin ısrarcı tavırlarına rağmen aşırı besin tüketiminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır. Özellikle bayramda tatlı tüketimi çok isteniyorsa, tatlı, çikolata, hamurlu, şerbetli tatlılar tüketmek yerine, tercihinizi sütlü tatlılar ve meyve salatası tarzında tatlılardan yana kullanabilirsiniz. Ramazan ayı boyunca su ve sıvı tüketiminin azalmasından dolayı vücutta oluşabilen sıvı kaybının yerine konması için günde ortalama 2-2,5 litre su içilmeli, sıvı tüketimini artırmak amacıyla öğünlerde ayran, az şekerli komposto gibi sıvı gıdalar eklenmelidir. Yetişkin bireyler için günde 5 porsiyon sebze-meyve tüketimi olmalıdır. Ramazan ayı boyunca oruç tutma sebebiyle yaşanan kabızlık gibi sindirim sistemi rahatsızlıkların önlenmesinde faydası olacaktır. Sindirim sisteminin düzenli çalışması ve kabızlıktan korunmak için lif (posa) içeriği yüksek olan sebze, meyve ve kurubaklagiller tüketilmelidir. Lif (posa) içeriği yüksek bu besinler aynı zamanda kan şekerinin de hızla yükselmesini engeller diye' uyarıda bulunuyorlar.
Diyabet (şeker), kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon gibi kronik hastalığı olanların sürdürdükleri diyete bayram süresince de özen göstermeleri oldukça önemli olduğunu ifade eden uzmanlar, "Özellikle yaşlılar ve tansiyon hastalarının gün boyu çay kahve tüketimlerine dikkat etmeleri, günde 2 fincandan fazla kahve tüketmekten kaçınmaları ve bitki çayları tüketmeleri önerilmektedir. Her gün düzenli yapılan fiziksel aktivite, fiziksel ve zihinsel sağlığı olumlu yönde etkilemektedir. Oruç tutma nedeni ile yavaşlayan metabolizma hızının artmasına yardımcı olmaktadır. Bayramda şeker ve şekerli ürünleri aşırıya kaçmayacak miktarlarda almaya ve satın alırken Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan izinli olmasına, son kullanma tarihinin geçmemiş ve ambalajının bozulmamış olmasına dikkat edilmelidir" diyerek uyarıda bulunuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.