DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan yeniden deprem bölgesine gitti. Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde incelemelerini sürdüren Babacan burada KRT TV’ye bağlandı. Babacan, daha önce eylem planlarını tamamladığını açıklayan partisinin depremin yaralarını sarmak amacıyla yeni bir eylem planı hazırladığını duyurdu.
Babacan şöyle konuştu:
‘Uzmanlarla ve partimizdeki çok yetkin arkadaşlarımızla çalışıyoruz’
“Şu anda iyi bir çalışma yapıyoruz. İyi bir eylem planı hazırlıyoruz. Bizim her alanı kapsayan 22 tane eylem planımız var. Bu depremin yaraları nasıl sarılacak? Ülke ekonomik ve sosyal enkazın altından nasıl kalkacak? Pek çok yerde insanlık faciası var. On binlerce vatandaşımızı kaybettik. Hem insani açıdan hem de ekonomik açıdan bu bölgeleri nasıl ayağa kaldıracağız? Çok iyi çalışmalar gerekiyor. Biz de uzmanlarla ve partimizdeki çok yetkin arkadaşlarımızla beraber çalışıyoruz.”
‘Cumhurbaşkanı’nı, TBMM’yi, YSK’yı Anayasa’nın hükümlerine harfiyen bağlı kalmaya davet ediyorum’
“Anayasa hükümleri çok açık. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti olmak zorundadır. Hukukun üstünlüğü esastır. Anayasa’nın hükümleri çok açıktır. Hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuk devleti niteliğini bozacak, hukuk devleti niteliğine zarar getirecek yaklaşımları aklının ucundan bile geçirmesin. Anayasa’da seçim takvimi de bellidir, başka çözümlerin de yolu yordamı bellidir. İktidarı, yani ülkenin cumhurbaşkanını, TBMM’yi, YSK’yı Anayasa’nın hükümlerine harfiyen bağlı kalmaya davet ediyorum.”
‘Senaryo çalışmaları neden uygulamaya sokulamadı?’
“Kaza ‘Geliyorum’ demez ama deprem ‘Geliyorum’ diyor. Bunu bile bile tedbir almamak gerçekten çok büyük bir zafiyet. Ama depremden sonraki ilk birkaç gün niye gecikildi? Ne oldu? Niye sistem işlemedi? Bu kadar senaryo çalışmaları varken neden bunlar uygulamaya sokulamadı? Bunların ayrıca masaya yatırılması gerekiyor gerçekten.”
‘Hızlı hareket etmek yerinden yönetim anlayışıyla mümkün’
“Özellikle 2017 sistem değişikliğiyle, 2018’den bu yana kurumlar çok zayıfladı. Kurumların kendi başına inisiyatif alma özellikleri zayıfladı. Kurumların başındaki insanlar, talimat almadan, kendi kendine hareket etme kabiliyetlerini yitirdiler. Merkezden talimat almadan hiç kimse hiçbir şey yapamaz hale geldi. Dolayısıyla hızlı hareket etmek ancak ve ancak yerinden yönetim anlayışıyla mümkün.”
‘Bu ülke meşru demokratik siyaset eliyle düzelecek’
“Bu ülke meşru demokratik siyaset eliyle düzelecek. Siyaset; ülkeyi yönetmek veya ülkeyi yönetmeye talip olmak demek. Siyaset yapmaya başlayan iktidarın kendisi oldu. Sayın Cumhurbaşkanı öfke, nefret diliyle konuşmaya başladı. Tehditler savurmaya başladı. Bunu unutmayalım, unutmayacağız.”
“‘Cumhur İttifakı olarak sahadayız’ demek siyaset yapmak değil mi?”
“Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamalarına bakın, AK Parti’nin sözcüsüne bakın. ‘Biz Cumhur İttifakı olarak sahadayız’ dedi. Bu, muhalefetin belediyelerini dışlamak demek. ‘Kimse karışmasın, biz bunu sadece iktidar partisi olarak çözeceğiz’ demek. Bu, siyaset yapmak demek değil mi? Eğer bu sorunu birlik beraberlik içerisinde, milletçe, omuz omuza aşacaksak burada sorumluluk öncelikle hükûmetin, iktidar partilerinin üzerindedir.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.