• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Bursa 9 °C
  • İstanbul 6 °C
  • Ankara 14 °C

Akut stres bozukluğuna dikkat!

Akut stres bozukluğuna dikkat!
Travma Sonrası Neler Yaşıyoruz...

‘Yaşamımızı, yaşam şeklimizi değiştiren kriz olarak adlandırdığımız her türlü olay ya da durumu travma olarak adlandırabiliriz. Ancak her kriz travma sonrası stres bozukluğu oluşturacak diye bir durum söz konusu değildir.’

Şu anda hepimiz doğrudan ya da dolaylı olarak travmaya maruz kalıyoruz. Travma yaşadıklarımızın fazla gelme, taşıyamama hali olarak tanımlayabiliriz. Akut kriz anında gösterdiğimiz tutumlar ya da duygusal değişimler doğrudan TSSB yaşadığımız ya da yaşayacağımız anlamına gelmez. Aniden gelişen deprem gibi beklenmedik kriz durumları karşısında bazı tepkiler gösterebiliriz. Sinir sistemimiz bu aniden gelişen durum karşısında zorlanabilir. Bu zorlanma normalden farklı olarak kalp çarpıntısı, nefes darlığı, göğüste sıkışma gibi fizyolojik tepkiler ya da ağlama nöbeti, öfke krizi, donup kalma, üzüntü, korku, keyifsizlik, suçluluk gibi duygusal tepkiler göstermemize neden olabilir. Tüm bunlar bu süreçte son derece normaldir. 

‘Akut stres belirtilerinden ziyade travmayı nasıl işlediğimiz TSSB ‘min oluşumunda belirleyici bir faktördür’

Çalışmalar deprem gibi afet olaylarında üç ve dördüncü haftadan sonra gösterdiğimiz belirtilerin TSSB oluşumuna dair ilk işaretler olduğunu göstermektedir. TSSB’nun sinyalleri çoğunlukla kriz anının sonlandığı noktada başlamaktadır. Ancak halen bir kriz anı içerisindeyiz ve bu kriz henüz sonlanmadı. Artçı depremler, enkaz altında kalan insanlar, hasar gören binaların başında bekliyoruz. Hepimizi doğrudan ya da dolaylı yoldan bu krize şahit oluyoruz. 

İkincil Travmanın Oluşumunda Koruyucu Önlemler Nelerdir?

Gördüğümüz, duyduğumuz ve izlediklerimiz ‘’İkincil Travma’’ oluşumuna neden olabilmektedir. Travmanın işlenmesi TSSB önlemede oldukça önemlidir. Her yaş grubu için travmayı işlemede yardımcı olacak önlemleri şu şekilde özetleyebilirim:

Güvendesin mesajı verin:

Günlük rutinlerimizle kendimize özellikle şu dönemde en çok ihtiyaç duyduğumuz ‘’güvendesin mesajını’’ verebiliriz. Rutinlerinize devam etmek için çabalayın: Rutinler içinde bulunduğumuz yoğun belirsizlik halini bir nebze belirli hale getirerek kişinin kendisini güvende hissetmesini sağlar.   Belirli bir yerde ve saatte yemek yemek, temizlik yapmak, sohbet etmek, çocuğunuzla ilgilenmek, belirli bir yerde yürüyüş yapmak vb. günlük rutinlerinizi bu süreçte yeniden oluşturmaya çalışın.

Sosyal medya ve haber kanallarına aşırı maruz kalmaktan kaçının:

Bu süreçte belirsizliğin oluşturduğu kaygıyla baş edebilmek için sosyal medya ve haber kanallarına sürekli olarak kendinizi maruz bırakıyor olabilirsiniz. Bu noktada bilgi edinecek ve yardımcı olacak kadar sosyal medyayı kullanmak ikincil travmanın oluşumunu önlemek açısından oldukça önemli.  

Duyguları ifade edin ve temas halinde olun:

Gün içerisinde yakınlarınızla ‘’Ne hissediyorum?, Hangi görüntüden nasıl etkilendim?, Neyden korktum? Aklımdan çıkmayan görüntü ne?‘’ vb. duygu ve düşüncelerinizi paylaşmak travmanın izlerini silmeye yardımcı olacaktır. Tam tersi ‘’Erkek adam ağlamaz. Kocaman adam oldun. Güçlü ol. Güçlü olmalısın.’’ gibi ifadelerden kaçının. Bu ifadeler kişinin duygularını bastırmasına ve travmayı işlemede zorlanmasına neden olacaktır. Benzer şekilde çocuğun duygularını ifade etmesine izin vermek, yaşına ve gelişim düzeyine uygun somutlaştırmalar yapmak travmayı işlemesine yardımcı olacaktır. Afet bölgelerine bireysel ve toplumsal destek vermek psikolojik iyi olma halimize yardımcı olacaktır.

Ruh ve beden bir bütündür.

Fiziksel sağlığınızı ihmal etmeyin:

Dengeli beslenme, düzenli uyku ve varsa kullanılan ilaçların takibi bu süreçte oldukça önemli.

Yas tutma sürecinize izin verin:

Unutulmamalıdır ki herkesin yas tutma süreci biriciktir. Bu zorlu süreçte yargılayıcı dilden ziyade kapsayıcı dili kullanmaya ihtiyacımız var. Kullanalım ki bireysel ve toplumsal ruh sağlığımızı koruyabilelim. 

Psikolojik destek almaktan çekinmeyin:

Hissettiğiniz duygu durum giderek artıyor ve baş etmekte güçlük oluşturuyorsa bir ruh sağlığı uzmanından destek alın. 

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Retina dekolmanı kör edebiliyor!13 Kasım 2024 Çarşamba 20:36
  • Çocuklarda baş ağrısının nedeni Bruksizm olabilir13 Kasım 2024 Çarşamba 20:35
  • Soğuk duş sizi kışa hazırlıyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:22
  • Haktan Akdoğan’dan “Kozmik Yankı13 Kasım 2024 Çarşamba 20:17
  • İşte migreni tetikleyen nedenler11 Kasım 2024 Pazartesi 13:41
  • Geçmeyen öksürük ihmale gelmez11 Kasım 2024 Pazartesi 13:34
  • Doom Spending Sendromu olabilirsiniz!11 Kasım 2024 Pazartesi 13:22
  • Lösemi ilk 5 yaşta daha sık görülüyor06 Kasım 2024 Çarşamba 17:31
  • Hipospadias mutlaka tedavi edilmeli06 Kasım 2024 Çarşamba 17:21
  • Kasıktan dize inen ağrıya dikkat!06 Kasım 2024 Çarşamba 17:14
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43