Sanayi 4.0 uygulamalarını hayata geçirmek için dijitalleşme yolculuğu, üretim hattı otomasyonundan çok daha fazlası anlamına geliyor. Gerçek zamanlı sonuç tahmini ve operasyon optimizasyonu, fiziksel varlık ve süreçlerin hassas dijital modellerini gerektiriyor.
Geleneksel otomasyon çerçevelerinden geleceğe hazırlayan siber-fiziksel sistemlere başarılı bir geçiş içinse fiziksel üretim hatlarını dijital ikizine bağlayarak kapalı devre kontrolü sağlayan yeni nesil ağ teknolojisi şart. Japonya merkezli CLPA (CC-Link Partner Association) gerçek zamanlı kontrol ve veri bütünlüğünü sağlayan endüstriyel haberleşme protokolleri ile tüm makine ve sistemlerin birbiriyle çok hızlı bir şekilde haberleşmesini mümkün kılarak şirketlere küresel pazarlarda rekabet edebilme avantajı sunuyor.
Sanayi 4.0’da kuralları; otomasyon, mekatronik ve kontrol sistemlerinde sıklıkla kullanılan cihazların kendi aralarında ya da bilgisayarlarla iletişim halinde olduğu endüstriyel haberleşme protokolleri belirliyor. Dünya standartlarında akıllı üretime adım atmayı hedefleyen şirketler için gerekli alt yapıyı sunan bu protokollerin seçimi ise firmanın üretim kapasitesine, dijital olgunluğuna, ihtiyaç ve beklentilerine göre değişiklik gösteriyor.
Dijitalleşmeyi, endüstriyel haberleşmenin temel unsurlarından biri olarak gördüklerini belirten CLPA (CC-Link Partner Association) Türkiye Müdürü Tolga Bizel, haberleşme sistemi konusunda seçim yapılırken dikkat edilmesi gereken hususları açıkladı.
Gerçeği, dijital simülasyonlar ortaya koyuyor
Şirketlerin her geçen gün üretim hatlarında kullandıkları varlık, makine, sistem ve proseslerle uyum sağlayan dijital modeller geliştirerek hayata geçirdiklerini söyleyen Tolga Bizel; “Bu noktada öne çıkan yeniliklerin başında dijital ikizler geliyor. Yaratılan sanal ikizler, kontrol ve ürün yaşam döngüsü yönetimi (PLM) veya bileşenler ile bileşen aşınma hızı ve arızalar arasındaki etkileşimleri gibi gerçek dünyada olabileceklerin bir simülasyonunu yapmak için eşsiz bir araç görevi görüyor. Her iki durumda da dijitalleşme süreci, üretim operasyonları için anlamlı ve uygulanabilir bilgilere ulaşmayı sağlıyor. Böylece üreticiler etkili ve verimli bir fabrika yönetimi ve şeffaf bir sistem oluşturma imkânı elde ediyor. Dijital modellerin üretimi desteklemek için fiziksel ikizlerine doğrudan bağlanması zorunlu olmamakla birlikte, bu iki dünya arasındaki gerçek zamanlı geri besleme döngüsü, akıllı ve esnek fabrikaların oluşturulmasına büyük bir katkıda bulunuyor” dedi.
Sanayi 4.0’a entegre olmanın yolu doğru endüstriyel ağdan geçiyor
Gerçekte, sadece fiziksel ve sanal dünyaların birbirleriyle iletişim kurmasını sağlayarak, üretim hattındaki süreçlerin modellerin tahminleriyle uyuşup uyuşmadığını kontrol etmenin mümkün olduğunu belirten Bizel, şunları söyledi: “Bu yüzden üreticilerin, Sanayi 4.0'a adapte olabilmek için dijitalleşme stratejileri kapsamında uygun endüstriyel ağ teknolojilerini etraflıca değerlendirmesi gerekiyor. Üreticiler endüstriyel otomasyonları için CLPA gibi ağ konusunda lider uzmanları ve ürünlerini seçtiklerinde sürekli değişen ihtiyaçları karşılayarak büyümelerini destekleyen son teknoloji çözümlere güvenle ulaşabilir. CLPA’nın en yeni açık ağ teknolojisi olan CC-Link IE TSN, yenilikçi Zamana Duyarlı Ağ (TSN) teknolojisiyle gigabit Ethernet'i birleştirerek siber-fiziksel sistemlerde sensörler ve modellerin ürettiği yüksek hacimli veriyi işleyebiliyor. Bu iki temel unsur, işletmelere mevcut otomasyon çözümlerini geleceğin teknolojisine hazırlamak için bir fırsat sunuyor. Sonuç olarak böyle bir ağ, üreticilerin geleceğe hazırlanmasına imkân tanırken mevcut süreçlerini maksimum uyumlulukla yürütebilmelerini de sağlıyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.