• BIST 9549.89
  • Altın 3005.985
  • Dolar 34.5383
  • Euro 35.9979
  • Bursa 5 °C
  • İstanbul 8 °C
  • Ankara 2 °C

Adnan Oktar’a 43,5 yıl hapis talebi

Adnan Oktar’a 43,5 yıl hapis talebi
Adnan Oktar örgütünün güncel yapılanmasına yönelik soruşturma tamamlandı...

Örgüt yöneticisi Adnan Oktar’ın cezaevinde örgütsel faaliyetlerine devam ederek özellikle avukatlar aracılığıyla örgütü diri tutmaya çalıştığı ve örgüte üye kazandırmayı amaçladığı iddiasıyla ‘güncel yapılanma'ya yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede Oktar’ın 43,5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.   

Silahlı suç örgütü yöneticisi Adnan Oktar’ın cezaevinden örgütsel faaliyetlerine devam ederek özellikle avukatlar aracılığıyla örgütü diri tutmaya çalıştığı, ayrıca deşifre olan örgüt üyelerinin yerine yenilerini kazandırmayı amaçladığı iddiasıyla örgütün ‘güncel yapılanması’na yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, aralarında Adnan Oktar’ın da bulunduğu 20 kişi ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, şüpheli Adnan Oktar’ın mahkeme kararlarıyla silahlı suç örgütünün yöneticisi olarak kabul edildiği ve cezaevinde bulunduğu fakat cezaevinde bulunduğu süreç içerisinde örgütsel faaliyetlerine devam ettiği aktarıldı. İddianamede, şüpheli Oktar’ın özellikle avukatları ve diğer örgüt yöneticileri Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna aracılığıyla örgütü diri tutmaya çalıştığı, talimatlarının cezaevi dışında yayılmasını sağladığı, bunu yaparken de özellikle diğer örgüt yöneticileri vasıtasıyla yargılamanın kumpas olduğuna ilişkin kamuoyu oluşturma ve siyasi lobi desteğini alma faaliyetlerine giriştiği kaydedildi. 

Dışarıdaki işlem gören veya görmeyen örgüt üyelerinin bir arada kalması yönünde talimat verdiği kaydedildi. Şüpheli Oktar’ın ana çatı dosyada ceza alan ve cezaevinde bulunan örgüt üyeleriyle mektup ve avukatlar aracılığıyla iletişim kurduğunun aktarıldığı iddianamede, şüphelinin etkin pişman olmak isteyen örgüt üyelerini engellemeye çalıştığı, özellikle içeride ve dışarıda bulunan örgüt üyeleri üzerindeki etkinliğini devam ettirmeye çalıştığı, ayrıca dışarıda olup işlem gören veya görmeyen örgüt üyelerinin bir arada kalması yönünde talimat verdiği belirtildi. 

15 günde 200 avukatla olağandışı görüşmeleri tespit edildi 

Hazırlanan iddianamede, şüpheli Oktar’ın cezaevinde kaldığı dönemde özellikle 15 gün gibi kısa sürede yaklaşık 200 avukat ile görüşerek olağan akışa uygun olmayacak şekilde hukuki yardım adı altında görüşmeler gerçekleştirdiği, bu görüşmelerinde örgüte üye kazandırmayı amaçladığı, cezaevine giriş çıkışı kanuni sınırlar çerçevesinde serbest olan avukatlık mesleğinden faydalanmak üzere cezaevi dışındaki örgütsel tavır ve davranışları yönlendirmeye çalıştığı, bu tespit sonucundaysa şüpheli hakkında avukat görüşlerinin kısıtlanması yoluna gidildiği kaydedildi. 
  Örgütsel iletişimin sağlanması noktasında örgüt lider ve yöneticileriyle yapılan hayatın olağan akışına aykırı sayıda ve sürede görüşmelerin aslında avukat-müvekkil görüşmeleri motifi altında örgüt lider ve yöneticilerinin el yazılı talimatlarının cezaevinde bulunmayan örgüt üyelerine iletilmesi adına örtülü bir örgütsel iletişim stratejisi olarak uygulandığının belirtildiği iddianamede, el yazılı talimatların ise tek merkezde toplanması adına sözde hukuk birimi sorumlusu kişiye ulaştırılarak arşivlendiği, böylece cezaeviyle dışarısı arasındaki örgütsel iletişimin örgütün avukat yapılanması üzerinden örtülü görüşmeler yoluyla sağlanmış olduğu kaydedildi. 

Oktar’a mektup yazmaya teşvik edildiği, yazmayanların takip edildiği belirtildi 

Özellikle ve önemle üzerinde durulan mektuplaşma ile her sanığın hem Adnan Oktar’a hem de birbirlerine mektup yazmaya teşvik ve telkin edildiğinin aktarıldığı iddianamede, mektup yazmayanların takip edildiği, mektuplarla örgütten kopmaların önüne geçilmesine çalışıldığı, bu mektupların ileride delil olarak kullanılmak amacıyla saklandığı, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyenlerin olması durumunda kendi tabirleriyle ‘sevgi dolu’ mektupların delil olarak sunulup ‘bu kişi bizi çok sever, korkutulduğu ve kandırıldığı için etkin olmuştur’ denilmesi için yapıldığı da kaydedildi. 

Dışarıda olan olayların sebebini kendisinin tutuklu olmasına bağladığı ve dini atıflarla delillendirme çabasında olduğu vurgulandı 

Şüpheli Adnan Oktar’ın avukatlarla görüşmesi esnasında Türkiye ve dünya gündemindeki siyasi olaylar, doğa olayları gibi konularda olayların sebebini kendisinin tutuklu olmasına bağlayarak bunu dini atıflarla delillendirme çabası içerisinde olduğunun aktarıldığı iddianamede, bunu içerideki ve dışarıdaki örgüt mensuplarına aktarımını sağlayarak telkin ettiği, bu delillendirme çabası içerisinde mehdilik kavramına atıflar yaptığı, sosyal medyada mehdiliği gündemde tutmak için talimatlar verdiği belirtildi. 

Oktar’dan ‘müvekkil’ ve ‘yazar’ olarak bahsedildiği belirtildi 

Güncel yapılanmada yer alan kişilerin ağırlıklı olarak k cezaevinden tahliye edilen örgüt üyeleri ile örgütle iltisaklı olup, henüz işlem görmeyen kişilerden oluştuğu kaydedildiği iddianamede, örgütün bir yandan yeni üyeler edinme yolunda amacına ulaştığı girişimlerinin bulunduğu belirtilirken, 2019-2020 tarihleri arasında kurulmuş bir iletişim ağının olduğu, bu iletişim ağının içerisinde yer alan şahısların kendilerini ‘İstanbul’ - ‘Hukuk Grubu’ olarak adlandırdıkları ve Adnan Oktar’dan ‘müvekkil’ ve ‘yazar’ olarak bahsedildiği kaydedildi. 

‘Arkadaşlarına Mektuplar’ isimli klasörün incelemesine yer verilen iddianamede, cezaevi kaşesi ve görüldüsünün bulunmadığı, bir kısmının bilgisayarda oluşturulmak suretiyle hazırlandığı, dolayısıyla cezaevinde hazırlanmasının mümkün olmadığı, bu mektupların örgütün güncel yapılanması içerisinde avukatlar tarafından hazırlandığı ve şüphelilere ulaştırıldığı, şüphelilerin mektupları okuyarak bu mektuplara cevap verdiği, dolayısıyla avukatlar vasıtasıyla herhangi bir denetime takılmadan örgütsel bilgi akışının sağlandığı kaydedildi. 

Oktar’a 43,5 yıla kadar hapis talebi 

Hazırlanan iddianamede, şüpheliler Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ suçundan 5’er yıldan 12'şer yıla kadar hapis cezasına çarptırılması, ayrıca Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesi uyarınca örgüt üyelerinin örgütün faaliyeti çerçevesinde işlediği bütün suçlardan dolayı fail olarak cezalandırılması talep edildi. Şüphelilerin bu çerçevede ‘örgütün veya amacının propagandasını yapma’ suçundan 10,5’ar yıldan 31,5’ar yıla kadar hapis cezası olmak üzere toplamda 15,5’ar yıldan 43,5’ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. 

İddianamede, diğer 17 şüphelinin ise ‘suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma’, ‘örgüte yardım’ ve ‘örgütün veya amacının propagandasını yapma’ gibi suçlardan değişen oranlarda hapisle cezalandırılması talep edildi. 
Şüphelilerin yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nce başlanacak. 

Etiketler: , , ,
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Ahu Tuğba'nın cenazesi İstanbul'a getirildi27 Eylül 2024 Cuma 18:49
  • Özge Günaydın ilk sergisini açıyor25 Eylül 2024 Çarşamba 10:59
  • 1,5 yaşındaki bebeğe alkol içirmişler18 Eylül 2024 Çarşamba 16:25
  • Bu Cuma Vizyonda Yer Alacak Filmler18 Eylül 2024 Çarşamba 16:20
  • Hande Yener Bursa'yı coşturdu16 Eylül 2024 Pazartesi 18:22
  • Şevval Sam Bursalılarla buluştu13 Eylül 2024 Cuma 10:25
  • Miss Turkey 2024 birincisi belli oldu12 Eylül 2024 Perşembe 12:00
  • Candan kardeşler hakim karşısında11 Eylül 2024 Çarşamba 13:07
  • Öykü Çelik: Sevgiyle besleniyorum11 Eylül 2024 Çarşamba 12:31
  • Polatların davasında tahliye itirazına ret09 Eylül 2024 Pazartesi 16:28
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2015 Bursa Bakış | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : Haber İhbar Hattı: 0544.201 80 43 Faks : 0544.201 80 43