BİR ANNENİN BAKIŞLARINDA, GÖZYAŞLARINDA SAKLIYDI SESSİZ ÇIĞLIKLARI
ACIYAN YERLERİNE DOKUNUYORDU MASUM ELLERİ
YILLARIN YÜKÜ OTURMUŞTU GÖZ KAPAKLARINA
SIZIYORDU YAŞAYAMADIKLARI GÖZ ALTLARINA
KORKU SİNMİŞTİ ÇARESİZ BEDENİNE
SESLER ÜRKÜTÜYOR
KONUŞTUKÇA EĞİLİP BÜKÜLÜYOR
KÜÇÜLDÜKÇE KÜÇÜLÜYORDU
KİMSE ONU GÖRMESİN İSTİYORDU SANKİ
BULAMAMIŞTI YİYECEK ÇOCUKLARINI DOYURMAYA
ZORLA UYUTMUŞTU ONLARI KAYBOLAN RUHUYLA
CEHENNEM BUDUR! DİYORDU USULCA...
SÖZLERLE, YAZILARLA, EYLEMLERLE KARANLIK DÜNYALARINA HAPSEDİLEN VE İNSANIN OLMAZSA OLMAZ YARISI, ANASI, SEVDALISI KADINLAR YÜREKLERİNDE NE ÇOK ŞEY BİRİKTİRİR.
ÇOCUKLUĞUNU, HAYALLERİNİ BİRİKTİRİR.
YÜZ BİRİKTİRİR.
AŞK İÇİNDE KAYBOLDUĞU GENÇLİĞİNİ
AŞKIN ÇOŞKUSUNU, KAPANMAZ SINIRLARINI BİRİKTİRİR.
SICACIK BİR YUVANIN ÖZLEMİNİ
DOĞACAK ÇOCUĞUNUN GELECEĞİNİ
SICACIK, MUTLU BİR YUVA BİRİKTİRİR.
KADININ CENNETİ, SEVDİKLERİNE CAN VERDİĞİ VE SEVDİKLERİNDEN CAN ALDIĞI YERDİR.
Kadınlara yönelik şiddet, kadınların ve kızların insan haklarının ihlalidir; maddi ve manevi bütünlük hakkı, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı, ifade özgürlüğü ve evleneceği kişiyi seçme hakkı gibi hakları ihlal eder.
Şiddet, işkenceye, zalimane, insanlık dışı ve onur kırıcı muameleye kadar varan hareketlere yol açabilir ve uç vakalarda yaşam hakkını ihlal edebilir. Kadınlara yönelik şiddet, sağlık ve çalışma hakkı gibi temel hak ve özgürlüklerden tam olarak yararlanmayı engeller.
Her 3 kadından 1’i evde kocasının ya da sevgilisinin fiziksel şiddetine maruz kalmaktadır. Kadına yönelik şiddet bütün dünyada en yaygın insan hakkı ihlalleri arasındadır. 1960’lı yıllardan beri kadın hareketleri buna karşı mücadele vermektedir. Şiddetin kaynağında toplumun her yanında izlerini görebileceğimiz erkek egemenliğinin yattığı düşünülmektedir.
Erkeklerin egemenliklerini tehdit altında görmeleri, ya da bu egemenliği güçlendirmek istemeleri şiddet davranışına yol açmaktadır.
Aile içinde kadına yönelik şiddetle çocuklara yönelik şiddet arasında sıkı bir ilişki bulunmaktadır. Yani bir evde aile içi şiddet varsa, o evde yüksek ihtimalle çocuklar da şiddet görmektedir.
Aile içindeki şiddetin çocuklar üzerinde bir başka etkisi tanık olmaları nedeniyledir. Pek çok anne şiddeti çocuğundan gizleyebildiğini düşünse de, çocukların yüzde 80-90 gibi çok büyük bir kısmı bu durumun farkındadır.
Okul çağındaki çocuklar ise depresyon, kaygı, korku gibi farklı psikolojik problemler yaşayabilirler, akranlarına karşı şiddet gibi sorunlu davranışlar gösterebilirler.
Şiddet görerek büyüyen çocuklar, ileriki yaşamlarında problemli ilişkiler yaşama riskiyle karşı karşıyadır.
Onların gelecekte kuracakları ilişkilerde şiddetin ve istismarın yaşanma olasılığı, akranlarına oranla daha fazladır.
Ancak aile içindeki şiddetin yoğunluğuna ve duruma erken müdahale edilmesine bağlı olarak birçok çocuk şiddetle sağlıklı bir şekilde baş etme yollarını bulmakta ve sağlıklı bireyler olarak yaşamlarına devam etmektedirler.
Çocukların şiddete tanık olduğu ya da maruz kaldığı ailelerde duruma erken müdahale edilmesi çok önemlidir. Erken müdahale, şiddetin çocuğun yaşamında yarattığı olumsuz izlerin silinmesini sağlar.
Daha sağlıklı düşünen, özgür, mutlu bir toplum için, bizi doğuran ve büyüten o kadınlar için, Peygamber efendimizin ‘’ cennet anaların ayaklarının altındadır ‘’ sözü ile kıymet biçemediği o kadınlar için gelin kadına şiddete HAYIR diyelim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.