Arka Sokaklar dizisinde polis memuru Hüsnü Çoban karakterine hayat veren Özgür Ozan, "435 bölümde, 800 kişiyi mefta ettim herhalde." dedi.
Diziye ve kendisine gösterilen ilgiden memnun olduğunu da die getiren Ozan,". Bir gün kafede otururken yakında kaza oldu. Adamın teki, "Neden ilgilenmiyorsun" dedi. Bir de, 'Arka Sokaklar'da hemen çözüyorlar, siz neden halledemiyorsunuz' diye polislere söylenenler oluyormuş. Arabasını çaldıran bize geliyor." diye konuştu.
Posta gazetesinden Nazenin Tokuşoğlu'nun sorularını yanıtlayan Özgür Ozan'ın açıklamaları şöyle:
Nasıl başladı Hüsnü Çoban macerası?
Oğlum Derin 2006 Mart'ında, yani dizinin başladığı yıl doğdu. Biraz sorunlu bir doğumdu, ben de oğlumun stresinden gelen işi reddettim. Meğer Arka Sokakları reddetmişim. Ama kendime gelince mutlulukla kabul ettim. Yine uzun soluklu Çocuklar Duymasın'da Light Selami karakterine hayat vermiştim. Selami silaha dokunamaz bile. O açıdan da büyük riskti.
Gerçekten alakasız iki karakter…
Tabii canım. Selami bir çocuk için yıllarca uğraştı, Hüsnü'nün beş tane oldu. Tabii çocuklar da diziyle beraber büyüyor, ergen oluyorlar. Onların büyümesinden anlıyoruz geçen zamanı.
İlk bölümleri izleyince gülüyor musunuz?
Genç olmanıza, acemiliklerinize… Silahı o kadar komik tutuyormuşum ki! Polisler koltuk altına takıyor ya silahı, onlara özenip takmıştım hemen. Baktım hiç pratik değil. Sonra öğrendim ki, polisler de çok kullanmıyormuş bu yöntemi. Dizilerde hoş gözüküyor sadece. İlk üniformalarımız dönem kıyafeti gibi oldu. Kaç kere değiştiler 10 yılda.
Hakikaten o kadar yıl poliste ne değişim olduysa sizde de olmuş…
Artık prova mı, sahne mi derken bölüm bitiveriyor. O kadar alıştık ki. İkinci tekrarı bile çekmiyoruz. Senarist Ozan Yurdakul inanılmaz. Oğlum geniz eti ameliyatı olduğunda, dizideki oğluma da geniz ameliyatı sahnesi yazdı. Başıma daha yeni gelmiş bir olayı rahat rahat oynadım.
Arka Sokaklar'ın senaryosu zaman zaman hayatta yaşadıklarımızla da paralel.
Tabii, gündemden de besleniyoruz. İnşallah bu olaylar biter ve beslenecek gündemimiz kalmaz.
Şehit polislerimizle ilgili bölümler çok etkileyiciydi, yaşadıklarımızı unutmamak adına…
Şehit polislerimizin yaşadıklarını anlatmak ve meslekle empati kurmak konusunda görevli hissediyoruz. Bunu yapabilecek tek dizi içeriği bizde. Geçen bölümlerde Reina saldırısını işledik. Orada şehit olan polis stat olayından son anda kurtulan bir polisti. Dahası, abisi de teröristi yakalamaya çalışan ekipteydi. Olayların haberlerde gördüklerimizin dışında, insana dokunan tarafını da işliyoruz. Acı da olsa yaşadıklarımızı hafızamızda tutuyoruz.
Çekildikten kaç hafta sonra yayınlanıyor?
Biraz önden gidiyoruz. Gündem geçmiş olsa da bir hatırlatma oluyor. Mesela patlama anını değil de sonrasını farklı bir şekilde işliyoruz. Kimin evi biraz daha iyiyse orada çiğ köfte partileri yapılırmış. Uykudan uyandırılmak en sinir oldukları şeymiş, çünkü dinlenmeye çok ihtiyaçları var. Hepsinin lakabı varmış. Tüm bu detayları kullanıyoruz.
40'la 50 yaş arası Arka Sokaklar'da geçti. Başka ne yapardım dediniz mi?
Bitse de, başka şey oynasam kaygım hiç olmadı. Ama o dönemde gelecek rollerin hepsi de yaşım gereği geçti. Başka hangi karakteri iyi oynardım dedim tabii. Ama hep olumlu yaşamaya çalışıyorum. Hasta olduğumda bile hemen ayağa kalkmanın yollarını arıyorum. Selami ve Hüsnü'den sonra ne gelecek çok da merak ediyorum. Kaçırdığım bir şey olduğunu düşünmüyorum.
Polisliğin yeni yeni benimsenen bir meslek olması da şansınıza…
Polisler eskiye göre daha çok seviliyor. Onların hayatını da veriyoruz dizide. Bir bölümde uyuşturucu bağımlısı bir suçluyu işliyoruz, bir diğerinde oğlu uyuşturucu batağına saplanmış bir polisin yaşadıklarını… Rozeti, silahı Emniyet'te bırakıp tepki verdiğimiz yerler oluyor. 11 yıldır aynı şeyi yapıyor gibi gözüksek de, işin aslı hayatı anlatıyoruz biz.
Bir de suçlu tarafı var.
Ağzımdan aldın. Bir terörist beline bağlanan bombayla ortalığı yıkıyor. Peki bu çocuk nasıl kandırılmış? Annesi anlatıyor, "Önce uyuşturucuya alıştırdılar, sonra beynini yıkadılar, canlı bomba yaptılar oğlumu…" Babası kayıp ilanı veriyor, hikaye öyle başlıyor. Onu suça iten nedenleri de veriyoruz.
Silahlar gerçek mi?
Silahlar gerçek polislerin kullandığıyla aynı ama mermi yok tabii. Türk tasarımcıların yaptığı silahlar geliyor. Birkaç ay sonra onları kullanacağız. Daha karizmatik, av silahı gibi, biraz büyük. Silah danışmanları var ama biz de çözdük artık. Ama eve asla sokmam. Silah eve girerse kullanma ihtimaliniz olur.
Kaç kişi öldürdünüz?
435 bölümde, bombadan ölenler hariç 800 kişiyi mefta ettim herhalde. O istatistiklere girersek çıkamayız. Kaç mermi kullanıldı, kimler evlendi, kaç çocuk doğdu…
11 yılda iki kere vuruldunuz değil mi?
Evet, ilki 134. bölümde, ikincisi de geçen sene. Dizi sanırım geçen seneki vurulma olayı sayesinde devam etti. O kadar büyük olay oldu ki.
Eleştiri geliyor mu?
Tek eleştiri, "Bu kadar başkomiserin olduğu ekip olur mu?" Ona bakarsan Süpermen de uçmuyor, değil mi? Polisler arada sete gelip gidiyor. Yardım istediğimiz zamanlar oluyor, "Şu operasyona nasıl gidelim" gibi konularda…
Trafikte farklı davranıyorlar mı?
Geçen durdurdu polis. "Hüsnü başkomiserim nasılsınız" diye sordu. "İyiyim" demeye kalmadan "90'ı geçmişsiniz ceza yazıyorum" dedi ve yazdı. Üstüne de fotoğraf çektirdi benimle. Elime ceza kağıdını tutuşturdu, uğurladı.
Fotoğraf 100 lira deseydiniz.
Şaka bir yana, çoğu konuda yardımcı oluyorlar sağ olsunlar. Halk daha enteresan. Bir gün kafede otururken yakında kaza oldu. Adamın teki, "Neden ilgilenmiyorsun" dedi. Bir de, "Arka Sokaklar'da hemen çözüyorlar, siz neden halledemiyorsunuz" diye polislere söylenenler oluyormuş. Arabasını çaldıran bize geliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.